Karar Künyesi
İşyeri açma izni olmadan İdarenin yetki alanında faaliyette bulunan işletmelere ilişkin idari para cezasının uygulanmadığı görülmüştür.
İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik’in "İşyeri açılması" başlıklı 6'ncı maddesinde;
“Yetkili idarelerden usulüne uygun olarak işyeri açma ve çalışma ruhsatı alınmadan işyeri açılamaz ve çalıştırılamaz. İşyerlerine bu Yönetmelikte belirtilen yetkili idareler dışında diğer kamu kurum ve kuruluşları ile ilgili meslek kuruluşları tarafından özel mevzuatına göre verilen izinler ile tescil ve benzeri işlemler bu Yönetmelik hükümlerine göre ruhsat alma mükellefiyetini ortadan kaldırmaz. İşyeri açma ve çalışma ruhsatı alınmadan açılan işyerleri yetkili idareler tarafından kapatılır...” düzenlemesi yapılmış ve 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun “Emre aykırı davranış” başlıklı 32'nci maddesinin birinci fıkrasında, “Yetkili makamlar tarafından adlî işlemler nedeniyle ya da kamu güvenliği, kamu düzeni veya genel sağlığın korunması amacıyla, hukuka uygun olarak verilen emre aykırı hareket eden kişiye yüz Türk Lirası (2023 yılı için 1.295 TL) idarî para cezası verilir. Bu cezaya emri veren makam tarafından karar verilir.” hükmüne yer verilmiştir.
1608 sayılı Umuru Belediyeye Müteallik Ahkâmı Cezaiye Hakkında 16 Nisan 1340 Tarih ve 486 Numaralı Kanunun Bazı Maddelerini Muaddil Kanun’un 1'inci maddesinde; “Belediye meclis ve encümenlerinin kendilerine kanun, nizam ve talimatnamelerin verdiği vazife ve salahiyet dairesinde ittihaz ettikleri kararlara muhalif hareket edenlerle belediye kanun ve nizam ve talimatnamelerinin men veya emrettiği fiilleri işleyenlere veya yapmayanlara belediye encümenince Kabahatler Kanunu’nun 32 nci maddesi hükmüne göre idarî para cezası ve yasaklanan faaliyetin menine karar verilir.
…
Bu madde hükümleri ilgili kanunda ayrıca hüküm bulunmayan hâllerde uygulanır.” denilerek belediye kanun, nizam ve talimatnamelerinin men veya emrettiği fiilleri işleyenlere veya yapmayanlara belediye encümenince yasaklanan faaliyetin menine karar verileceği gibi bunun yanında bu fiili işleyenlere idarî para cezasının verileceği hüküm altına alınmıştır.
Diğer taraftan 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu’nun 6’ncı maddesinde;
Umuma açık istirahat ve eğlence yerlerinden;
Faaliyetten geçici olarak men edildiği halde süresinden önce açılan,
Açık ve kapalı bulunacağı saatlere uymayan,
Bu Kanunun 12 nci maddesinde belirtilen yasaklara uymadığı tespit edilen,
Mevzuat hükümlerine aykırı olarak işletilen,
İş yerlerinin işletmecilerine beşyüzmilyon Türk Lirası ile birmilyar Türk Lirası arasında (2023 yılı için 6.636TL ile -13.364 TL arasında) <i>idarî para cezası verilir.</i>
Bu maddede öngörülen idarî para cezaları, belediye sınırları içinde belediye encümeni, belediye sınırları dışında il daimi encümeni tarafından verilir. Verilen idarî para cezalarına dair kararlar ilgililere 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilir. Bu cezalara karşı tebliğ tarihinden itibaren en geç yedi gün içinde yetkili idare mahkemesine itiraz edilebilir. İtiraz, idarece verilen cezanın yerine getirilmesini durdurmaz. İtiraz üzerine verilen karar kesindir. İtiraz, zaruret görülmeyen hallerde evrak üzerinde inceleme yapılarak en kısa sürede sonuçlandırılır. İdarî para cezaları 6183 sayılı Âmme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil olunur.
Bu maddede belirtilen aynı fiillerin bir yıl içinde tekrarı halinde, en son uygulanan para cezası bir kat artırılarak uygulanır.” hükmü yer almaktadır.
İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmeliğin;
“Geçici süreyle faaliyetten men ve idarî para cezası” başlıklı 39’uncu maddesinin ikinci fıkrasında;
“36 ncı maddeye aykırılığın veya 2559 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinde belirtilen hususların tespiti hâlinde, yetkili idare tarafından 2559 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinde belirtilen usûle göre idarî para cezası uygulanır.” amir hükmü bulunmaktadır.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinden anlaşılacağı üzere; İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatı almadan işyeri açılması ve çalıştırılması yasaklandığından, ruhsatı almadan faaliyetlerini sürdüren işyerlerine ilişkin Kabahatler Kanunun 32’nci maddesi ve 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu’nun 6’ncı maddesi kapsamında belediye encümenince idari para cezasının verilmesi gerekmektedir.
Yapılan incelemede, İdarenin Ruhsat ve Denetim Müdürlüğü tarafından 2023 yılı içinde gerçekleştirilen denetimlerde; işyeri açma ve çalışma ruhsatı olmadan faaliyet gösteren 1.067 adet iş yerine ilişkin tutanak düzenlenmesine rağmen herhangi bir idari para cezası uygulanmadığı tespit edilmiştir.
Yukarıda yer alan denetim tespiti üzerine, İdare tarafından; belediyenin sorumluluk alanında kalan işyerlerinin hem Zabıta Müdürlüğü hem de Ruhsat ve Denetim Müdürlüğü tarafından koordineli olarak düzenli bir şekilde denetlendiği, ruhsatsız faaliyet gösteren işyerlerinin mühürlenerek faaliyetten men edildiği, mühür fekki yaparak faaliyetine devam eden işyerlerinin sorumluları hakkında Cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunulduğu, bu kişilere ayrıca idari para cezası verilmediği, Türk Ceza Kanunu’nun bir kişiye bir eylemi nedeniyle iki defa ceza verilmesini yasakladığı, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde de bir kişi hakkında işlediği bir fiilden ötürü iki kez yasal işlem başlatılmasının insan hakkı ihlali olarak kabul edildiği, faaliyetten men edilerek kapatılan bir yer için doktrin gereğince ayrıca idari para cezası uygulanamayacağı ifade edilmiş, bununla birlikte bulguda belirtilen hususların dikkate alınarak mevzuatın öngördüğü şekilde hassasiyletle hareket edileceği belirtilmiştir.
Öncelikle belirtmek gerekir ki, İş yeri açma ve çalışma ruhsatı alınmadan açılan işyerlerinin yetkili idareler tarafından herhangi bir süre tanımadan ve karar almaksızın kapatılması, ayrıca söz konusu işyerine 1608 sayılı Kanun gereği belediye encümenince 5326 sayılı Kanun’un 32’nci maddesine göre idari para cezası verilmesi gerekmektedir. Bu hususun Türk Ceza Kanunu ile veya aynı suça birden fazla ceza kesilmemesi ilkesi olan ne bis in idem ilkesi ile herhangi bir bağı yoktur.
Ne bis in idem- Aynı Suça Birden Fazla Ceza Kesilmemesi ilkesi- kişilerin belirli bir eylemi nedeniyle sürekli olarak ceza tehdidiyle karşı karşıya kalmalarının engellenmesi amacını güder. Bu ilke Türk Ceza Kanunu’ndaki bazı düzenlemelerde de hayat bulmuştur. Bu ilke uyarınca hiç kimse; bir devletin ceza yargılaması usulüne ve yasaya uygun olarak “kesin bir hükümle” mahkum edildiği ya da beraat ettiği bir suçtan dolayı aynı devletin yargısal yetkisi altındaki yargılama usulleri çerçevesinde yeniden yargılanamaz veya mahkum edilemez.
Bir işletmenin ruhsatsız olarak faaliyet göstermesi TCK kapsamında suç sayılmamıştır. Bu açıdan bu şekilde faaliyet gösteren işletmelere idari para cezası verilmesi aynı fiile birden fazla ceza verilmesi sonucunu da doğurmayacaktır.
Bununla birlikte TCK’nun 203’üncü maddesi uyarınca mühür fekki (mühür bozma) bir suçtur. Kanun’da söz konusu fiili işleyenler hakkında öngörülen adli yaptırımların uygulanacağı belirtilmiştir. Mühür bozma eyleminin aynı zamanda bir idari yaptırıma tabi olması söz konusu ise bu durum Ne bis in idem ilkesinin ihlali sayılmayacaktır. Zira mühür bozma suçu Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenen ve adli yargının konusuna giren bir husus, bu eylem karşılığında idari yaptırım uygulanması ise idari yargının görev alanına giren bir husus olarak değerlendirilmelidir. Uygulanan idari yaptırım, Türk Ceza Kanunu’ndan düzenlenen ceza niteliğinde değildir.
Nitekim, Anayasa Mahkemesi’nin 2014/124 Esas sayılı, 2015/24 karar sayılı, 05.03.2015 tarihli kararında “Hukuk devleti ilkesi ve ceza hukukunun temel ilkeleri arasında yer alan “aynı fiilden dolayı iki kez yargılama olmaz (ne bis in idem) ilkesi gereğince, kişi aynı eylem nedeniyle birden fazla yargılanamaz ve cezalandırılamaz. Ancak, bu ilke mutlak olmayıp, konu bakımından birbirine benzeseler dahi, korunan hukuki yararı, unsurları, amacı ve neticesi farklı olması nedeniyle aynı fiilin ayrı hukuk disiplinleri kapsamında farklı şekillerde mütalaa edilmesi mümkündür. Bir fiilin söz konusu hukuk disiplinlerinin öngördüğü farklı yaptırımlarla cezalandırılması hukuk devleti ve “aynı fiilden dolayı iki kez yargılama olmaz” ilkesine aykırılık teşkil etmez.” denilerek TCK kapsamında suç sayılan bir fiil için idari yaptırım uygulanmasının Anayasa’ya ve söz konusu ilkeye aykırı olmadığına karar vermiştir.
Yukarıda da izah edildiği üzere, iş yeri açma ve çalışma ruhsatı alınmadan açılan işyerlerinin yetkili idareler tarafından herhangi bir süre tanımadan ve karar almaksızın kapatılması, ayrıca söz konusu işyerine 1608 sayılı Kanun gereği belediye encümenince 5326 sayılı Kanun’un 32’nci maddesine göre idari para cezası verilmesi gerekmektedir. Aksi uygulama mevzuat hükümlerine aykırılık teşkil edeceği gibi, tahakkuk edilmeyen gelirlerin zamanaşımına uğratılması halinde kamu zararı ile karşılaşılması riskini barındırmaktadır.