Karar Künyesi
Fiyat Farkı Ödenen Hakedişlerden Ek Kesin Teminat Kesintisi Yapılmaması
Fiyat farkı ödenmesi öngörülen ihalelerin hakedişlerinden ek kesin teminat kesintisi yapılmadığı görülmüştür.
4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’nun “Ek kesin teminat” başlıklı 12’nci maddesinde; “Fiyat fiyat farkı ödenmesi öngörülerek ihale edilen işlerde fiyat farkı olarak ödenecek bedelin, sözleşme bedelinde artış meydana gelmesi halinde bu artış tutarının %6’sı oranında teminat olarak kabul edilen değerler üzerinden ek kesin teminat alınır. Fiyat farkı olarak ödenecek bedel üzerinden hesaplanan ek kesin teminat hakedişlerden kesinti yapılmak suretiyle de karşılanabilir.” denilmektedir.
Bahsedilen hüküm çerçevesinde, fiyat farkı ödenmesi öngörülen işlerde fiyat farkı olarak ödenecek bedelden ek kesin teminat kesintisi yapılması gerekmektedir.
İdare tarafından 2023 yılında ihale edilen birtakım işlere ilişkin sözleşmelerde fiyat farkı ödeneceği belirlenmiş ancak bu fiyat farkı ödemesi üzerinden %6 oranında ek kesin teminat kesintisi yapılmadığı görülmüştür.
Kamu İdaresi cevabında, söz konusu işlemin mevzuat hükümlerine göre yapılacağı belirtilmektedir.
Sonuç olarak, yapılan sözleşmeler ile fiyat farkı ödeneceği hüküm altına alınmış ihalelere ilişkin artış tutarından ek kesin teminat kesintisi yapılması gerekmektedir.
Doğrudan Temin Yöntemi ile Yapılan Mal Alımlarında Belirlenen Üst Sınırın Aşılması
Doğrudan temin usulü ile yapılan mal alımlarında, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 62'nci maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendinde öngörülen %10'luk sınırın aşılmış olmasına rağmen, aşan kısım için Kamu İhale Kurulundan uygun görüş alınmadığı görülmüştür.
Genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri ile özel bütçeli idareler, il özel idareleri ve belediyelerin kullanımında bulunan her türlü kaynaktan karşılanan mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinin ihaleleri 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu hükümlerine göre yürütülmektedir. Bu Kanun’un 22’nci maddesi hükümlerine göre idarelerin, belirlenen sınırlar dahilinde mal ve hizmet alımları ile yapım işlerini ihale yetkilisince görevlendirilecek kişi veya kişiler tarafından piyasada fiyat araştırması yapılarak karşılamaları mümkün bulunmaktadır. Ancak, aynı Kanun’un “İdarelerce uyulması gereken diğer kurallar” başlıklı 62'nci maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendinde, “Pazarlık usulü” başlıklı 21'inci maddesi ve “Doğrudan temin” başlıklı 22'nci maddesindeki parasal limitler dahilinde yapılacak harcamaların yıllık toplamının, idarelerin bütçelerine bu amaçla konulacak ödeneklerin %10'unu Kamu İhale Kurulunun uygun görüşü olmadıkça aşılamayacağı ifade edilmiştir.
Kamu İhale Genel Tebliği'nin “4734 sayılı Kanunun 62'nci maddesinin (ı) bendinin uygulanmasına ilişkin açıklamalar” başlıklı 21'inci maddesinde madde metni daha ayrıntılı olarak ele alınmış olup özetle; kurumların 21 (f) pazarlık ve 22 (d) doğrudan temin usulü (temsil ağırlama faaliyetleri kapsamındaki alımlar hariç) ile yapacakları harcamalardaki %10'luk sınırın hesaplamasında, yıllık bütçelerinde belirlenen toplam ödenek miktarının dikkate alınacağı ve kurum ve kuruluşların, mal alımı, hizmet alımı veya yapım işleri için bütçelerine konulan yıllık toplam ödenekleri üzerinden her biri için ayrı ayrı %10 oranını hesaplayacakları belirtilmiştir. Ayrıca Kanun kapsamındaki kurum ve kuruluşların, ihale ve harcama yapmaya yetkili birimlerinin pazarlık ve doğrudan temin kapsamında yaptıkları harcamalarının, toplam ödeneklerinin %10 oranını aşıp aşmadıklarını takip etmeleri gerektiği ve kurumların mal ve hizmet alımı ile yapım işleri ödeneklerinin aktarılması ile ilgili işlemleri yaparken veya bunların harcamalarını belirlerken bu durumu göz önünde bulundurması gerektikleri hususu da hükme bağlanmıştır.
Yukarıda ifade edilen mevzuat hükümleri çerçevesinde, kurumların pazarlık usulü ve temsil ağırlama faaliyetleri kapsamında yapılacak harcamalar hariç doğrudan temin usulü ile yapacakları alımların yıllık toplamının, Kamu İhale Kurulunun uygun görüşü olmaksızın bütçelerine bu amaçla konulan ödeneklerin %10'unu aşmaları mümkün bulunmamaktadır.
Aşağıdaki tablodan görüleceği üzere, Belediyenin 2023 yılı ödeneğine göre Kamu İhale Kurulundan izin alınmaksızın mal alımları için doğrudan temin yöntemiyle harcama yapabileceği sınırın 14.365.301,00 TL olduğu görülmektedir. Ancak Kurum tarafından yıl içinde doğrudan temin usulü kapsamında 35.904.545,09 TL tutarında mal alımı yapılarak bütçeye bu amaçla konulan ödeneğinin %10'unu 21.538.045,09 TL kadar aştığı anlaşılmaktadır.
Tablo :10 Doğrudan Temin Usulü İle Mal Alımlarında %10 Limiti Aşan Tutarlar
Başlangıç Ödeneği (ek bütçe dahil) (TL) | 143.665.000,00 |
Başlangıç Ödeneğinin %10'u | 14.366.500,00 |
Doğrudan Temin Mal Alımı toplamı (TL) | 35.904.545,09 |
Sınırı Aşan Tutar (TL) | 21.538.045,09 |
Kamu İdaresi cevabında, söz konusu işlemin mevzuat hükümlerine göre yapılacağı belirtilmektedir.
Sonuç olarak, doğrudan temin usulü ile mal alımlarında bütçeye bu amaçla konulan ödeneğin %10’unu aşan kısım için Kamu İhale Kurulundan izin alınması gerekmektedir.
C- Doğrudan Temin Yöntemi ile Yapılan Alımlarda Yasaklılık Kontrolünün Yapılmaması
4734 sayılı Kanun’un 22/d maddesi kapsamında yapılan alımlarda yasaklılık kontrolünün yapılmadığı tespit edilmiştir.
Kamu İhale Genel Tebliği’nin “Teyit işlemleri” başlıklı 30.5.4. maddesinde “4734 sayılı Kanunun 22. maddesi uyarınca doğrudan temin yoluyla alım yapılması halinde alım yapılacak kişi ya da firmanın ihalelere katılmaktan yasaklı olup olmadığı teyit ettirilmeyecektir. Ancak, anılan Kanunun 22’nci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde belirtilen parasal limit dahilinde yapılan alımlarda, alım yapılacak gerçek veya tüzel kişinin Kurumun internet sayfasındaki yasaklılar listesinde bulunup bulunmadığının kontrol edilmesi ve yasaklı olduğunun belirlenmesi durumunda, söz konusu kişiden alım yapılmaması gerekmektedir.” denilmektedir. Tebliğ hükümleri çerçevesinde, doğrudan temin yöntemiyle alım yapılacak kişi veya firmanın ihalelere katılmaktan yasaklı olup olmadığı teyit edilmeli, söz konusu kişi veya firmaların yasaklılar listesinde olduğu belirlenirse söz konusu alımın yasaklı kişi veya firmadan yapılmaması gerekmektedir.
Yapılan incelemede doğrudan temin yöntemiyle alım yapılacak kişi veya firmaya ilişkin yasaklılık kontrolünün yapılmadan söz konusu kişilerden alım yapıldığı görülmüştür.
Kamu İdaresi cevabında, söz konusu işlemin mevzuat hükümlerine göre yapılacağı belirtilmektedir.
Açıklanan mevzuat hükmü gereğince idarenin doğrudan temin yöntemiyle yaptığı alımlarda yasaklılık kontrolünü yapması gerekmektedir.
D) Doğrudan Temin Kapsamında Yapılan Bazı Alımların Belli Bir Süreyi İhtiva Etmesine Rağmen Sözleşmeye Bağlanmaması
Belediyenin yapmış olduğu doğrudan temin alımları belli bir süreyi içermesine rağmen söz konusu alımlarla ilgili sözleşme yapılmadığı görülmüştür.
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “Doğrudan temin” başlıklı 22’nci maddesinde, Kanun’un kapsamına giren idarelerin hangi hallerde ihtiyaçlarını ilan yapılmaksızın ve teminat alınmaksızın doğrudan temin usulüyle temin edebileceği tahdidi olarak sayılmıştır.
Kamu İhale Genel Tebliği’nin “Doğrudan temine ilişkin açıklamalar” başlıklı 22’nci maddesinin 22.1.1.3 numaralı alt bendinde, “Bu madde kapsamında alımı yapılacak malın teslimi veya hizmetin ya da yapım işinin belli bir süreyi gerektirmesi durumunda, alımın bir sözleşmeye bağlanması zorunlu olup bir defada yapılacak alımlarda sözleşme yapılması idarelerin takdirindedir. Buna karşılık, 22’nci maddenin (c) bendi kapsamında yapılan alımlarda ise madde metninde belirtildiği üzere sözleşme yapılması zorunludur.” hükmü yer almaktadır.
Yapılan incelemede, doğrudan teminle yapılan bazı alımların belli bir süreyi ihtiva ettiği ancak bu alımlar için herhangi bir sözleşme imzalanmadığı görülmüştür.
Kamu İdaresi cevabında, söz konusu işlemin mevzuat hükümlerine göre yapılacağı belirtilmektedir.
Sonuç olarak, Belediyenin doğrudan teminle yapmış olduğu alımlardan belli bir süreyi içerenlerle ilgili sözleşme yapılması gerekmektedir.