Karar Künyesi
MARSU’da kadrolu işçi pozisyonunda istihdam edilen personelin yıllık izinlerinin 4857 sayılı İş Kanunu’na uygun şekilde düzenli olarak kullandırılmadığı, bunun sonucunda kullanılmayan izinlerin biriktiği ve yıllık izin sürelerine ait ücretlerin toplu olarak ödenme riskinin olduğu görülmüştür.
Anayasası’nın 50’nci maddesinde dinlenmenin; çalışanlar için bir hak olduğu ve ücretli hafta ve bayram tatili ile ücretli yıllık izin hakları ve bunların şartlarının kanunla düzenleneceği hüküm altına alınmıştır.
İşçilerin yıllık izinler 4857 sayılı İş Kanunu’nda düzenlenmiştir. Anılan Kanun’un;
53'üncü maddesinde, işçilere yıllık izin verileceği ve yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilemeyeceği,
56'ncı maddesinde, yılık iznin 53'üncü maddede gösterilen süreler içinde işveren tarafından sürekli bir şekilde verilmesinin zorunlu olduğu,
59'uncu maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde işçinin hak kazanıp da kullanmadığı yıllık izin sürelerine ait ücretin sözleşmenin sona erdiği tarihteki ücreti üzerinden kendisine veya hak sahiplerine ödeneceği, belirtilmiştir.
Aynı Kanun’un 60'ıncı maddesi gereği çıkarılan ve 03.03.2004 tarih ve 25391 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliği'nde de, yıllık izinlerin kullanımı ile ilgili Kanun hükümlerine paralel düzenlemeler yapılmıştır.
Yapılan incelemede, 2020 yılı sonu itibariyle, toplam 101 işçinin 89’unun birikmiş 100 iş gününden fazla yıllık ücretli izin hakkı olduğu, bazı işçilerin 667, 657, 582, 522 ve 510 gün gibi kullanmadığı birikmiş izinlerinin olduğu görülmüştür.
Oysa yukarıda yer alan yasal düzenlemelere göre, işçiler yıllık izin haklarından feragat edemezler. Anayasal bir hak olan yıllık izinlerin kullandırılmaması veya eksik kullandırılması durumunda ise, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 103’üncü maddesi gereğince, işveren veya işveren vekiline idari para cezası uygulanması gerekmektedir.
Bununla birlikte; işçilerin yıllık izin hakları, mevzuat hükümleri gereği, emekli olduklarında veya herhangi bir şekilde iş akitleri sona erdiğinde yıllık izin ücretine dönüşmektedir. Yıllık izin karşılığı olan bu ödeme, işçinin son ücreti üzerinden hesaplanacağı için yüksek miktarlara ulaşmaktadır. Bu uygulama işçilerin, yıllık izinlerini kullanmaktan vazgeçip, izin ücreti almayı tercih etmelerine neden olurken, idarelerin katlandığı mali külfetin artmasına yol açmaktadır.
Yukarıda açıklandığı üzere, idarenin yasal düzenlemelere uygun olarak işçilere yıllık izinlerini kullandırması, iş veriminin artışı açısından önem taşıdığı gibi kurumun ek mali külfetten kaçınarak, kaynakları etkin kullanmasına katkı sağlayacaktır.