Şirketin İBB İştiraklerinden alacaklı olmasına karşın bu şirketlere olan borçlarını ödediği ve mahsuplaşmaya gitmediği görülmüştür.

31.12.2023 tarihli mizanın incelenmesi neticesinde Şirketin İBB İştiraklerinden olan alacaklarının yer aldığı 120.03011001 alt hesabının durumunun aşağıdaki gibi olduğu görülmüştür:

‌Tablo 5:Şirketin İBB İştiraklerinden Alacakları

Görüleceği üzere Şirket 01.01.2023-31.12.2023 döneminde İBB İştiraklerine sunduğu 481.388.270,62TL tutarındaki hizmetin 421.816.868,28TL’sini tahsil etmiş ve kalan 59.571.402,34TL tutarında hala alacaklı bulunmaktadır.

Aynı dönemde İBB İştiraklere olan borçların tutarı ise aşağıdaki gibidir:

‌Tablo 6:Şirketin İBB İştiraklerine Olan Borcu

Yukarıdaki tablodan görüleceği üzere Şirket’in İBB İştiraklerine olan borçlarının 153.489.157,50.-TL’si ödenmiş olup halen iştiraklere 8.808.582,08.-TL borcu bulunmaktadır.

Şirketin finansal yapı olarak İBB İştiraklerine göre daha iyi bir mali yapıya sahip olması nedeniyle uygulamada İBB İştiraklerine olan borçlarını ödemekte olan kabiliyeti, iştiraklerin finansal yapıları nedeniyle alacaklarını tahsil kabiliyetinden daha iyi bir konumdadır. Bu doğrultuda Şirket İBB İştiraklerinden alacaklı olmasına karşın, alacakları ile borçlarını mahsup etmek yerine borçlarını ödeme yolunu tercih etmektedir.

Ancak Şirket, kişilik kavramı uyarınca İBB İştiraklerinden ayrı bir tüzel kişiliği haiz olup faaliyetlerini 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında basiretli bir tacir gibi yerine getirmelidir. Dolayısıyla alacaklı olduğu İBB İştiraklerine ödeme yaparken öncelikle alacaklarından mahsup yoluna gitmeli ve varsa kalan borcu ödemelidir.

Yukarıda yer alan denetim tespiti üzerine Şirket; bundan sonraki süreçte gerekli dikkat ve özen gösterileceğini belirtilerek denetim yılında yapılan uygulamanın hatalı olduğu kabul edilmiştir.

Bu itibarla bundan böyle İBB iştirakleri dahi olsa bir borç ödenmeden önce varsa alacaktan mahsup yoluna gidilmesi Şirket’in kurumsal sürdürülebilirliği açısından daha doğru olacaktır.