Karar Künyesi
İdarenin, 2872 sayılı Çevre Kanunu kapsamında atıksu arıtma tesisinin kurulması veya inşaatına başlanması yükümlülüklerinin zamanında yerine getirilmemesi nedeniyle para cezasına mahkum edildiği, buna karşın gecikmeye sebebiyet verenler hakkında herhangi bir işlem yapmadığı görülmüştür.
2872 sayılı Çevre Kanunu’nun “İzin alma, arıtma ve bertaraf etme yükümlülüğü” başlıklı 11’inci maddesi ile “ Üretim, tüketim ve hizmet faaliyetleri sonucunda oluşan atıklarını alıcı ortamlara doğrudan veya dolaylı vermeleri uygun görülmeyen tesis ve işletmeler ile yerleşim birimleri, atıklarını yönetmeliklerde belirlenen standart ve yöntemlere uygun olarak arıtmak ve bertaraf etmekle veya ettirmekle ve öngörülen izinleri almakla, faaliyetlerinde değişiklik yapmayı ve/veya tesislerini büyütmeyi planlayan gerçek ve tüzel kişiler yönetmelikle belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde atıklarını arıtma veya bertaraf etmekle yükümlü” kılınmışlardır. Aynı maddede, atıksuları toplayan kanalizasyon sistemi ile atıksuların arıtıldığı ve arıtılmış atıksuların bertarafının sağlandığı atıksu altyapı sistemlerinin kurulması, bakımı, onarımı, ıslahı ve işletilmesinden sorumlu olan atıksu altyapı yönetimleri belirtilmektedir.
Kanunun Geçici 4’üncü maddesinde ise; atıksu arıtma tesisini kurmamış belediyeler ile halihazırda faaliyette olup, atıksu arıtma tesisini kurmamış organize sanayi bölgeleri, diğer sanayi kuruluşları ile yerleşim birimleri, bu tesislerin kurulmasına ilişkin iş termin planlarını bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde Bakanlığa sunmakla ve belirtilen sürelerde işletmeye almakla yükümlü oldukları belirtilmiştir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 12’nci maddesinde, Devlet memurlarının, görevlerini dikkat ve itina ile yerine getirmek ve kendine teslim edilen Devlet malını korumak ve her an hizmete hazır halde bulundurmak için gerekli tedbirleri almak zorunda olduğu, Devlet memurunun kasıt, kusur, ihmal veya tedbirsizliği sonucu idare zarara uğratılmışsa, bu zararın ilgili memur tarafından rayiç bedeli üzerinden ödenmesinin esas olduğu, zararın ödettirilmesinde bu konudaki genel hükümlerin uygulanacağı, ancak fiilin meydana geldiği tarihte en alt derecenin birinci kademesinde bulunan memurun brüt aylığının yarısını geçmeyen zararların, kabul etmesi halinde disiplin amiri veya yetkili disiplin kurulu kararına göre ilgili memurca ödeneceğine ilişkin düzenlenme yapılmıştır.
657 sayılı Kanun’un 12’nci maddesine istinaden 13/8/1983 tarih ve 18134 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan, Devlete ve Kişilere Memurlarca Verilen Zararların Nevi ve Miktarlarının Tespiti, Takibi, Amirlerinin Sorumlulukları, Yapılacak Diğer İşlemler Hakkında Yönetmelik'te de memurlara yapılacak rücunun usul ve esasları düzenlenmiştir.
Devlet memurları görevlerini yaparken gereken dikkat ve itinayı göstermek ve kendilerine teslim edilen devlet malını korumak ve her an hizmete hazır halde bulundurmak için gerekli tedbirleri almak zorundadırlar. Diğer taraftan devlet memurunun kasıt, kusur, ihmal veya tedbirsizliği sonucu idarenin zarara uğratılması durumunda, bu zararın ilgili memur tarafından rayiç bedeli üzerinden ödenmesi esastır.
5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 38’inci maddesinde belediyenin hak ve menfaatlerini korumanın büyükşehir belediye başkanının görev ve yetkisinde olduğu belirtilmiştir.
Yapılan incelemelerde; Kars Çevre Şehircilik İl Müdürlüğünce Atıksu Arıtma Tesisleri için İş Termin Planı konulu 2006/15 sayılı genelgede yer alan ve taahhüt edilen sürenin dolmasına rağmen Atıksu Arıtma tesisinin kurulmaması veya inşaatına başlanmamış olması gerekçesiyle, İdareye 2872 sayılı Çevre Kanunu'nun 20. maddesi (f) bendi ve 2872 sayılı Çevre Kanunu Uyarınca Verilecek İdari Para Cezalarına İlişkin Tebliğ (2021/2 sayılı) kapsamında
241.424 TL tutarında idari para cezası kesildiği görülmüştür.
İdare tarafından, hali hazırda idari para cezaya ilişkin yükümlülük yerine getirilmediği gibi söz konusu gecikmeye ve yükümlülüğün yerine getirilmemesine ilişkin sorumluların tespitine yönelik de bir çalışma yapılmadığı tespit edilmiştir.
Netice itibarıyla değinilen mevzuat hükümleri çerçevesinde hareket edilerek iş ve işlemlerin tesis edilmesi İdare yararına olacaktır.