Kamu İdaresi ile diğer kamu idareleri arasında tahsis işlemine konu edilen taşınmazlar, muhasebe kayıtlarına alınmadığından bilançonun söz konusu varlıklara ilişkin tam ve güvenilir bilgi sunmadığı görülmüştür.

5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun 47’nci maddesinde; kamu idarelerinin, kanunlarında veya Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde belirtilen kamu hizmetlerini yerine getirmek amacıyla mülkiyetlerindeki taşınmazları birbirlerine tahsis edebileceği hüküm altına alınmıştır. 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 75’inci maddesinde de benzer bir düzenleme ile belediyelere kendilerine ait taşınmazları diğer kamu idarelerine tahsis etme yetkisi verilmiştir.

Tahsis işleminin konusu olan taşınmaz mal, kamu hizmetinin ifası amacıyla ilgili idarenin kullanımına bırakıldığından tahsis yapan ve yapılan idarelerin, bu kaynakların tam ve doğru olarak raporlanmasını teminen tahsis işlemini muhasebeleştirmesi gerekmektedir.


Nitekim Mahalli İdareler Bütçe ve Muhasebe Yönetmeliği’nin 188’inci ve 192’nci maddelerinde de tahsis edilen taşınmazların niteliğine göre, 250 Arazi ve Arsalar Hesabı veya

252 Binalar Hesabı’nda takip edileceği hükmüne yer verilmiştir. Anılan Yönetmelik’in 189’uncu ve 193’üncü maddelerinde ise tahsis işleminin muhasebe kayıtlarının nasıl yapılacağı ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.

Yönetmelik’te belirtilen bu hükümlere göre; Kamu İdaresi tarafından tahsis edilen arsa ve arazilerin, kayıtlı değerleri üzerinden 250.02 Arazi ve Arsalar Hesabı’na alacak, 500.11 Net Değer Hesabı’na borç, Kamu İdaresi tarafından tahsisli kullanılan arsa ve arazilerin, kayıtlı değerleri üzerinden 250.03 Arazi ve Arsalar Hesabı’na borç, 500.12 Net Değer Hesabı’na alacak kaydedilmesi gerekmektedir. Kamu İdaresi tarafından tahsis edilen binaların ise, kayıtlı değerleri üzerinden 252.02 Binalar Hesabı’na alacak, 500.11 Net Değer Hesabı’na borç kaydedilmesi gerekmektedir.

Kamu İdaresinin taşınmaz hesapları incelendiğinde, taşınmazlardan 3 adet bağımsız birim (Arsa-Arazi) taşınmazın ve 1 adet hizmet binası ve arsasının diğer kamu kurum ve kuruluşlarına tahsis edildiği; ayrıca Kamu İdaresi tarafından pazar alanı olarak kullanmak üzere 1 adet arsanın tahsis alındığı tespit edilmiştir. Kamu İdaresi tarafından, başka kamu kurum ve kuruluşlarına tahsis edilen ve tahsisli olarak kullanılan taşınmazlar olmasına rağmen bunların muhasebe kayıtlarının yapılmadığı tespit edilmiştir.

Ayrıca, Kamu İdarelerine Ait Taşınmazların Tahsis ve Devri Hakkında Yönetmelik’in 24’üncü maddesinin birinci fıkrasına göre; taşınmazların tutanak düzenlenmeden teslim edildiği; aynı Yönetmelik’in “Tahsisin Kaldırılması” başlıklı 9’uncu maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine göre tahsis amacına uygun kullanıp kullanmadığı; (c) bendinde belirtilen hükme göre ise boş bırakılıp bırakılmadığına ilişkin denetimlerin yapılmadığı tespit edilmiştir.

Kamu İdaresi cevabında, bulgu konusu hususa ilişkin olarak gerekli muhasebe kayıtlarının yapıldığı belirtilmiştir. Söz konusu tespit; kurum tarafından 08.03.2023 tarihli ve 1977 sayılı, 16.03.2023 tarihli ve 2346 sayılı muhasebe işlem fişleri ile düzeltilmiştir.

Muhasebenin genel kabul görmüş bir ilkesi olan tam açıklama kavramı gereği Kamu İdaresinin varlıklarının gerçek durumunun mali tablolarda yer alması ve taşınmazların mülkiyet ve kullanım durumlarına ilişkin muhasebe kayıtlarının mevzuata uygun olarak yapılması gerekmektedir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?