Şirket tarafından ana hizmet binası olarak kullanılan yapının, yapı ruhsatı ve yapı kullanım izin belgesi olmadan ruhsatsız bir şekilde kullanıldığı, mevcut arsa üzerinde şirketin ana hizmet binası ile Türkiye’nin en büyük banliyö tamir atölyelerinden birisinin bulunduğu, arsanın mülkiyetinin hazineye ait olduğu ve 2010 yılından itibaren herhangi bir kira vb. ilişki kurulmadan kullanıldığı, 2021 yılında hazine tarafından İzmir Büyükşehir Belediyesine tahsis edildiği ancak Büyükşehir Belediyesi tarafından tahsis alındıktan sonra İZBAN’ın kullanımı için kira, protokol vb. sözleşme imzalanmadığı ve hali hazırda işgalli olarak kullanıldığı, bu sebeple atölye ve hizmet binasının muhasebe kayıtları ile ilişkilendirilemediği anlaşılmıştır.

3194 sayılı İmar Kanunu’nun “Kapsam” başlıklı 2’nci maddesinde belediye ve mücavir alan sınırları içinde ve dışında kalan yerlerde yapılacak planlar ile inşa edilecek resmi ve özel bütün yapıların anılan Kanun kapsamında olduğu belirtilmiş; Kanun’un “Tanımlar” başlıklı 5’inci maddesinde ise yapı; karada ve suda, daimi veya muvakkat, resmi ve hususi yeraltı ve

yerüstü inşaatı ile bunların ilave, değişiklik ve tamirlerini içine alan sabit ve müteharrik tesis şeklinde tanımlanmıştır.

Ayrıca anılan Kanun’un dördüncü bölümünde yapı ruhsatı alınmasına ilişkin detaylara yer verilmiş olup, Kanun’un 21’inci maddesinde Kanun kapsamına giren bütün yapılar için 26’ncı maddede belirtilen istisnai haller hariç yapı ruhsatı alınmasının zorunlu olduğu, aynı bölümde yer alan “Yapı kullanma izni” başlıklı 30’uncu maddesinde ise bir yapının tamamen bittiği takdirde tamamının, kısmen kullanılması mümkün kısımları bittiği takdirde de bu kısımlarının kullanılabilmesi için inşaat ruhsatını veren belediyeden izin alınması gerektiği hüküm altına alınmıştır.

Yapılan incelemelerde Çiğli İlçesinde bulunan ve şirket tarafından ana hizmet binası ve tamir atölyesi olarak kullanılan yapıya ait 105.960,03 m2 arsanın hazineye ait olduğu ve İzmir Büyükşehir Belediyesine tahsis edildiği, söz konusu arsanın şirkete devrine veya kiraya verilmesine ilişkin olarak alınmış herhangi bir karar bulunmadığı, mezkur arsa üzerinde yer alan ve Şirket tarafından ana hizmet binası ve tamir atölyesi olarak kullanılan yapının yapı ruhsatı ve yapı kullanım izin belgesinin de olmadığı tespit edilmiştir.

Şirketin merkez binasının bulunduğu arsanın Şirkete ait olmaması, bununla ilgili gerekli satış, tahsis ve devir işlemlerinin yapılmamış olması, arsa üzerinde bulunan yapının İmar Kanunu hükümlerine aykırı yapılmış ve kullanıyor olması, söz konusu yapının her an tahliye edilmesi ve yıkılması gibi riskleri beraberinde getirmektedir. Ayrıca bu durum şirketin mali tablolarında ana taşınmaza ilişkin kayıt yapılmasına engel olmakta ve ciddi bir mali değeri olan tamir atölyesi ile hizmet binasının muhasebe kayıtlarına alınamamasına sebebiyet vermektedir. Şirket tarafından kullanılan taşınmazın muhasebe kayıtlarına alınabilmesi için gerek

Milli Emlak gerekse Büyükşehir Belediyesi ile görüşülmek suretiyle taşınmazın kullanımının yapılacak sözleşme ile İZBAN’a devredilmesi, ayrıca taşınmazın kullanım izninin ve ruhsatının da gerekli birimlerce alınması için başvuruların yapılması gerekmektedir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?