Karar Künyesi
Banka hesaplarının gerektiği gibi takip edilmediği ve doğru muhasebeleştirilerek izlenmediği görülmüştür.
5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun 3’üncü maddesinde, “borçlanma suretiyle elde edilen imkânlar dâhil kamuya ait gelirler, taşınır ve taşınmazlar, hesaplarda bulunan para, alacak ve haklar ile her türlü değerler” kamu kaynağı olarak tanımlanmıştır.
Kanun’un 7’nci maddesinde, kamu kaynağının kullanılmasının genel esaslarından “mali
saydamlık” ilkesinin sağlanabilmesi için “kamu hesaplarının standart bir muhasebe sistemi ve genel kabul görmüş muhasebe prensiplerine uygun bir muhasebe düzenine göre oluşturulması” zorunlu tutulmuş; bunun için gerekli düzenlemelerin yapılması ve önlemlerin alınmasından kamu idarelerinin sorumlu olduğu belirtilmiştir.
Her türlü kamu kaynağının elde edilmesi ve kullanılmasında görevli ve yetkili olanların hesap verme sorumluluğu Kanun’un 8’inci maddesinde; üst yöneticilerin sorumlulukları altındaki kaynakların kayıp ve kötüye kullanımının önlenmesi, mali yönetim ve kontrol sisteminin işleyişinin gözetilmesi ve izlenmesinden doğan sorumluluğu ise Kanun’un 11’inci maddesinde düzenlenmiştir.
Kanun’un 49’uncu maddesinde; kurumun muhasebe sisteminde bulunan hesapların “kamu idarelerinin gelir, gider ve varlıkları ile malî sonuç doğuran ve öz kaynağın artmasına veya azalmasına neden olan her türlü işlemlerle garantilerin ve yükümlülüklerin belirlenmiş bir düzen içinde hesaplara kaydedilerek, yönetim ve denetim yetkilileriyle kamuoyuna gerekli bilgilerin sağlanması amacıyla tutulacağı”, 50’nci maddesinde de bütün mali işlemlerin muhasebeleştirilmesinin ve her muhasebe kaydının belgeye dayanmasının şart olduğu hüküm altına alınmıştır.
Mahalli İdareler Bütçe ve Muhasebe Yönetmeliği’nin 102 Banka Hesabına ilişkin işlemleri düzenleyen 56’ncı maddesinde; “c) Banka hesap özet cetveli 1) Kurumun hesabının bulunduğu bankalarca, bir gün içerisinde kurum adına tahsil edilen paraların miktarları ile karşılığında onaylanan veya düzenlenen alındıların tarih ve numaralarını; kurum adına ödenen veya gönderilen paraların miktarları ile bunlara ait çek ve gönderme emirlerinin tarih ve numaralarını gösteren iki nüsha banka hesap özet cetveli düzenlenerek ertesi gün kuruma gönderilir. Banka hesap özet cetvelinin bir nüshası muhasebe işlem fişine bağlanır, diğer nüshası ise açılacak bir dosyada muhafaza edilir. Tahsilat ve ödemeleri ayrıntılı olarak gösteren cetvelin bankaca, ertesi gün doldurularak onaylandıktan sonra teslimat müzekkeresi ve gönderme emirlerinin ikinci nüshalarıyla birlikte kuruma gönderilmesi ve kurumun da bu cetveli araması gerekir. 2) Banka hesap özet cetveli gecikme ile verildiği takdirde durumun üst yöneticiye bildirilmesi zorunludur.” denilmektedir.
Buna göre banka hesapları ile mali tablolarda görünen tutarlar arasında fark bulunmaması için banka hesap özet cetvellerinin zamanında temin edilerek ilgili kayıtların yine zamanında ve doğru olarak yapılması gerekmektedir.
Yönetmelik’in “Sayımı yapılacak değerler ve sayım kurulları” başlıklı 493’üncü maddesi ve “Sayımlarda kullanılacak tutanaklar” başlıklı 494’üncü maddeleri gereği, dönem sonlarında idare hesaplarının bulunduğu bankalar ile mutabakat yapılarak “Banka Mevcudu Tespit Tutanağı” düzenlenmelidir.
Yönetmelik’in 72’nci maddesinde ise 108 Diğer Hazır Değerler Hesabının muhasebe birimlerine ait ulusal para birimi cinsinden banka hesapları arasındaki para aktarımı için bankaya verilen talimatların bu hesaba borç, 103 Verilen Çekler ve Gönderme Emirleri Hesabına alacak kaydedileceği, bankaya verilen talimatlardan yerine getirilenlerin ise bu hesaba alacak, 102 Banka Hesabına borç kaydedileceği belirtilmiştir.
Bununla birlikte, Yönetmelik’in 105 Döviz Hesabının niteliğini düzenleyen 64’üncü maddesinde, bu hesabın kurum veznelerince tahsil edilen veya her ne şekilde olursa olsun banka hesaplarına intikal eden konvertibl döviz tutarları ile bunlardan yapılan ödeme, iade ve göndermelerin izlenmesi için kullanılacağı hükme bağlanmıştır.
31.12.2021 tarihi itibarıyla alınan banka mutabakat yazılarının incelenmesi neticesinde,
-İdarenin hesabının bulunduğu bankalardaki TL mevduatı toplamının 6.865.122,49-TL olduğu;
- İdarenin hesabının bulunduğu bankalardaki döviz mevduatı toplamının 52,24 Avro olduğu, ancak bu tutarın 105 Hesabında 789,55-TL olarak izlenmesi yerine 329,07-TL olarak 102 Banka Hesabında izlendiği;
-102 Banka Hesabının 4.113.146,17-TL borç kalanı verdiği;
-Banka mutabakat yazılarına göre ilgili banka hesaplarında yer almasına rağmen 102 Hesabına kaydedilmeyip 108 Hazır Değerler Hesabında takip edilen 3.381.725,82-TL’nin bulunduğu;
-108 Hesabında takip edilmeye devam edilen 3.381.725,82-TL ile Bilançoda 102 Hesabında kayıtlı Avro hesabı hariç 4.112.817,10-TL’nin toplamının 7.494.542,92-TL olduğu ve İdarenin hesabının bulunduğu bankalardaki TL mevduatı toplamı olan 6.865.122,49-TL ile arasında toplam 629.420,43-TL fark bulunduğu;
Dolayısıyla hatalı da olsa muhasebe kayıtlarında bulunan fakat İdarenin mevcut banka mevduatlarında olmayan toplam 629.420,43-TL olduğu tespit edilmiş olup İdare tarafından
düzenlenmiş olan Banka Mevcudu Tespit Tutanağında da söz konusu farka yer verilmiştir.
Banka hesaplarından yapılan işlemler ile yılsonunda banka hesaplarında bulunan bakiyelerin ilgili muhasebe hesaplarında mevzuata uygun, doğru, tam ve gerçek durumu yansıtacak şekilde izlenmemesi sonucunda 2021 yılı Bilançosu 102 Banka Hesabı itibarıyla güvenilir bilgi sunmamaktadır.
Bu itibarla hesap ve kayıt düzeninde saydamlık, hesap verilebilirlik ve tekdüzenin sağlanması, işlemlerin kayıt dışında kalmasının önlenmesi, faaliyetlerin gerçek mahiyetlerine uygun olarak sağlıklı ve güvenilir bir biçimde muhasebeleştirilmesi ve muhasebe kayıtlarında bulunan fakat İdarenin mevcut banka mevduat hesaplarında olmayan söz konusu tutarlara ilişkin ilgililer hakkında gerekli işlemlerin başlatılması gerekmektedir.