Mülkiyeti Hazineye ait olan ve İdareye tahsis edilen Kemerburgaz Mahallesinde bulunan 347 parsel numaralı 13.860,00 m² yüzölçümlü taşınmaz, profesyonel spor kulübüne kullandırılmaktadır.

5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun “Taşınmaz tahsisi” başlıklı 47’inci maddesinde; kamu idarelerinin kamu hizmetlerini yerine getirebilmek amacıyla mülkiyetlerindeki taşınmazları birbirlerine bedelsiz olarak tahsis edebilecekleri, tahsis edilen taşınmazların amaç dışı kullanılamayacağı ifade edilmiştir.

Adı geçen maddeye dayanılarak çıkarılan ve 10.10.2006 tarihli ve 26315 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Kamu İdarelerine Ait Taşınmazların Tahsis ve Devri Hakkında Yönetmelik’in “Ön ve kesin tahsis ile süresi” başlıklı 6’ncı maddesinde;

“(1) Kamu idareleri, üzerinde tesis yapılması plânlanan ve tahsis talebinde bulunulan taşınmazları, talepte bulunan kamu idarelerine, tahsis amacına yönelik olarak yatırım projesinin hazırlanması, yatırım programına alınması ve tesis/bina inşaatına başlanması amacıyla iki yıla kadar ön tahsis yapabilirler. Adına ön tahsis yapılan kamu idaresi tarafından, ön tahsis süresi içerisinde bu iş/işlemlerin yapılması ve buna ilişkin belgeler ile mahallinde düzenlenen tespit tutanağının gönderilerek talepte bulunulması halinde ön tahsis, hizmetin devamı süresince olmak üzere kesin tahsise dönüştürülür. Ancak, tahsise konu taşınmazın aynen kullanılmak üzere tahsisi durumunda ön tahsis işlemi yapılmaksızın doğrudan kesin tahsis işlemi yapılabilir.

(2) Birinci fıkrada yer alan koşulların yerine getirilerek kesin tahsis talebinde bulunulmaması, süresiz tahsis edilen taşınmazın iki yıl süre ile tahsis amacına uygun olarak kullanılmaması veya tahsis amacı dışında kullanılması halinde, tahsis işlemi herhangi bir yazışmaya gerek kalmaksızın kendiliğinden kalkmış sayılır.” hükmü,

“İşgallere karşı koruma” başlıklı 8’inci maddesinde;

“(1) Adına tahsis yapılan kamu idaresi, tahsisli taşınmazın işgal ve tecavüzlere karşı korunması ile ilgili her türlü tedbiri almak, işgal ve tecavüz halinde yasal yollara başvurmak ve durumu; Hazineye ait taşınmazlar ile Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerler için defterdarlık veya mal müdürlüklerine, diğerlerinde taşınmaz maliki kamu idaresine bildirmek zorundadır.” hükmü yer almakta olup, Yönetmelik’in “Tahsisin kaldırılması” başlıklı 9’uncu maddesinde ise tahsis işleminin, taşınmazın tahsis amacı dışında kullanılması veya maliki kamu idaresinin izni olmaksızın üçüncü kişilere karşı kullandırılması halinde tahsisi yapan kamu idaresince resen kaldırılabileceği hüküm altına alınmıştır.

Yukarıda yer alan düzenlemelerden anlaşılacağı üzere kamu idareleri ancak mülkiyetlerindeki taşınmazları birbirlerine bedelsiz olarak tahsis edebilmektedirler. Tahsis işlemi kesin tahsis şeklinde doğrudan gerçekleştirilebileceği gibi sonradan kesin tahsise dönüştürülmek üzere ön tahsis şeklinde de gerçekleştirilebilmektedir. Ayrıca kanun koyucu kendisine taşınmaz tahsis edilen İdarelere, tahsisli taşınmazın amaç doğrultusunda kullanılması, işgallere karşı koruma gibi çeşitli sorumluluklar yüklemiştir.

Diğer yandan 5018 sayılı Kanun’un “Bütçelerden yardım yapılması” başlıklı 29’uncu maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesinde; genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin bütçelerinde öngörülmüş olmak kaydıyla; kamu yararı gözetilerek dernek, vakıf, birlik, kurum, kuruluş, sandık ve benzeri teşekküllere yardım yapılabileceği ifade edilmişken, 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun “Diğer kuruluşlarla ilişkiler” başlıklı 75’inci maddesinin üçüncü fıkrasında ise yukarıda yer verilen hükmün belediyeler için uygulanmayacağı hüküm altına alınarak, belediyelerin dernek, vakıf ve benzeri teşekküllere yardım yapılabilmesinin önü kapanmıştır.

İdare tarafından 10.01.2018 tarihinde bulgu konusu taşınmazın tahsis talebi 24.04.2019 tarihinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca, “gerekmesi halinde 2018/12 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesine göre gerekli izinlerin alınması, ticari amaçla kullanılmaması, üçüncü kişilere ticari ya da gayri ticari amaçla kullandırılmaması/devredilmemesi, tahsisli idarenin ilgili mevzuatları ile belirlenen ve alınması zorunlu olan gelirler dışında her ne ad altında olursa olsun herhangi bir ücret alınmayarak kamunun bedelsiz olarak faydalandırılmasına açık tutulması, tahsisli idare tarafından tahsis amacına uygun kullanım nedeniyle ticari amaca yönelik ünitelerin söz konusu ve zorunlu olması durumunda ise Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmeliğin 67,70 ve 73/A maddelerine göre işlem yapılması kaydıyla” İdareye 2 yıl süreli ön tahsisi uygun görülmüştür. Ayrıca söz konusu taşınmazın ön tahsis süresi içerisinde yatırım projesinin hazırlanması, yatırım programına alınması ve tesis/bina inşaatına başlanılması halinde ön tahsisin kesin tahsise dönüştürülmesi yönünde talepte bulunulacağı aksi halde tahsis işleminin kendiliğinden kalkmış sayılacağı İdareye bildirilmiş ve taşınmaz 25.06.2019 tarihinde teslim alınmıştır.

Söz konusu taşınmaz üzerinde Eyüpspor Kulübü’nün kullanacağı tesis binası tamamlandıktan sonra taşınmazın sportif faaliyetlerde kullanılmak üzere hizmet süresince kesin tahsisi 14.03.2022 tarihinde gerçekleştirilmiştir. Açık kaynaklardan yapılan incelemede de, taşınmazın hali hazırda Eyüpspor Kulübü A takımına kullandırıldığı anlaşılmaktadır.

Ne var ki, taşınmazın spor kulübü tarafından kullanılıyor olması, tahsisin “sportif faaliyetlerde kullanılma” şartını sağlasa da, tahsise ilişkin diğer koşulların yerine getirildiği söylenemez. Zira taşınmazın İdareye süreli tahsisinin ön koşulu, üçüncü kişilere ticari ya da gayri ticari amaçla kullandırılmaması, kamunun bedelsiz olarak faydalandırılmasına açık tutulması şartlarına da bağlanmıştır. Her ne kadar Bakanlığın ilgili birimince süreli tahsis, kesin

tahsise dönüştürülmüş olsa da, taşınmazın spor kulübü tarafından kullanılması bu taşınmazın kamuya açık olmayışı, tahsis şartlarının sağlanmadığını ortaya koymaktadır.

Taşınmazın fiili kullanımı dolayısıyla, spor kulübünün işgalci konumunda olduğu, İdarenin de tahsisli taşınmazlardaki işgale yönelik Yönetmelik hükümleri gereğince gerekli tedbirleri alması gerekmektedir. Ayrıca spor kulübünün dernek olarak örgütlenmesi ve belediyelerin derneklere yardım yapamayacağı göz önüne alındığında, taşınmazın İdarece spor kulübünün kullanımına bırakılması hukuka uygun değildir.

Yukarıda yer verilen denetim tespitine binaen İdare tarafından, söz konusu alanın özel bir alan gibi gözükse de ilçedeki gençlere futbol müsabakalarında kullandırıldığı ifade edilmiştir.

İdare tarafından her ne kadar söz konusu taşınmazın gençlere yönelik futbol müsabakalarında kullandırıldığı ifade edilmiş olsa da bu iddiayı destekleyecek herhangi bir resmi yazı ya da görsel tarafımıza gönderilmemiştir.

Sonuç olarak İdare adına tahsis edilmiş söz konusu taşınmazın tahsis amacı doğrultusunda, mevzuatına uygun kullandırılmasının sağlanması gerektiği değerlendirilmektedir.