Karar Künyesi
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 22’nci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi uyarınca doğrudan temin yöntemi ile Avukatlık Hizmet Alımı yapıldığı görülmüştür.
4734 sayılı Kanun’un 22’inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendinde 08.01.1943 tarih ve 4353 sayılı Maliye Vekâleti Başhukuk Müşavirliğinin ve Muhakemat Umum Müdürlüğünün Vazifelerine, Devlet Dâvalarının Takibi Usullerine ve Merkez ve Vilâyetler Kadrolarında Bazı Değişiklikler Yapılmasına Dair Kanun’un 22 ve 36’ncı maddeleri uyarınca Türk veya yabancı uyruklu avukatlardan hizmet alımları ile fikri ve sınai mülkiyet haklarının ulusal ve uluslararası kuruluşlar nezdinde tescilini sağlamak için gerçekleştirilecek hizmet alımlarında doğrudan temin yönteminin kullanılabileceği hüküm altına alınmıştır.
02.11.2011 tarihli ve 28103 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 659 sayılı Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri ve Özel Bütçeli İdarelerde Hukuk Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Kanun Hükmünde Kararname’nin 18’inci maddesinin ikinci fıkrası ile 4734 sayılı Kanun’un 22’nci maddesinde bahsi geçen 4353 sayılı Kanun yürürlükten kaldırılmış olup diğer mevzuatta 4353 sayılı Kanun’a yapılacak atıfların ilgisine göre bu KHK’ya yapılmış sayılacağı belirtilmiştir.
Aynı KHK’nın “Amaç ve kapsam” başlıklı 1’inci maddesinde ise bu KHK’nın amacı, genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri ve özel bütçeli idarelerin hukuk hizmetlerinin etkili, verimli ve usul ekonomisine uygun şekilde yerine getirilmesine ve bu hizmetlerin yürütülmesinde uygulama birliğinin sağlanmasına yönelik usul ve esasların belirlenmesi olarak ifade edilmiş ve söz konusu KHK’nın kapsamı, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’na ekli (I) ve (II) sayılı cetvellerde belirtilen kamu idareleri olarak sınırlandırılmış fakat mahalli idareler ile bağlı kuruluşları bu kapsama dahil edilmemiştir.
5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 38’inci maddesinde belediyeyi davacı veya davalı olarak yargı yerlerinde temsil etme veya vekil tayin etme yetkisi belediye başkanına verilmiştir. Ancak il, ilçe ve belde belediye başkanlarının, belediyelerini davacı veya davalı olarak yargı yerlerinde serbest avukatlara temsil ettirebileceğine ilişkin herhangi bir düzenlemeye yer verilmemiştir.
5393 sayılı Kanun’un 49’uncu maddesinde belediyenin ve bağlı kuruluşlarının norm kadrolarının, Belediye ve Bağlı Kuruluşları ile Mahalli İdare Birlikleri Norm Kadro İlke ve Standartlarına Dair Yönetmelik çerçevesinde belediye meclisi kararıyla belirleneceği; norm kadroya uygun olarak yıllık sözleşme ile avukat personel istihdam edilebileceği; avukat kadrosu bulunmayan veya işlerin azlığı nedeniyle bu unvanda kadrolu personel istihdamına ihtiyaç duyulmayan belediyelerde, bu hizmetin yürütülmesi amacıyla haftanın ya da ayın belirli gün veya saatlerinde kısmi zamanlı olarak sözleşme ile personel çalıştırılabileceği ifade edilmiştir.
Yukarıda yer alan mevzuat hükümlerine göre mahalli idarelerin ve bağlı kuruluşlarının 4734 sayılı Kanun’un 22’nci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi uyarınca Avukatlık Hizmet Alımı yapmalarının mümkün olmadığı; il, ilçe ve belde belediye başkanlarının serbest çalışan avukatlar aracılığıyla belediyeyi yargı yerlerinde temsil ettirebilmelerine izin veren bir düzenlemenin bulunmadığı; avukatlık hizmetinin, belediyelerin norm kadrolarına uygun olarak avukat personel istihdam edilerek yürütülmesi gerektiği anlaşılmaktadır.
Yapılan inceleme sonucunda, Belediyenin taraf olduğu ihtilafların sayıca az olmasına ve 2 adet kadrolu avukatı bulunmasına rağmen doğrudan temin yoluyla da avukat hizmeti alındığı görülmüştür.
Yukarıda yer alan mevzuat hükümleri ve yapılan açıklamalar doğrultusunda, doğrudan temin yöntemi ile belediyenin kadrolu avukatı bulunmasına rağmen aynı zamanda avukatlık hizmet alımı yapılması uygulamasına son verilmesi gerekmektedir.