Karar Künyesi
Belediye bünyesinde kadrolu bir iç denetçi bulunmasına rağmen 2023 yılı ve önceki yıllara ilişkin herhangi bir iç denetim faaliyeti veya çalışmanın bulunmadığı görülmüştür.
5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun “İç denetim” başlıklı 63’üncü maddesinde, iç denetim, kamu idaresinin çalışmalarına değer katmak ve geliştirmek için kaynakların ekonomiklik, etkililik ve verimlilik esaslarına göre yönetilip yönetilmediğini değerlendirmek ve rehberlik yapmak amacıyla yapılan bağımsız, nesnel güvence sağlama ve danışmanlık faaliyeti olarak tanımlanmıştır.
Yine 12.07.2006 tarih ve 26226 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan İç Denetçilerin Çalışma Usul Ve Esasları Hakkında Yönetmelik’in “İç denetim faaliyetinin amacı” başlıklı 5’inci maddesinde, iç denetim faaliyeti; kamu idarelerinin faaliyetlerinin amaç ve politikalara, kalkınma planına, programlara, stratejik planlara, performans programlarına ve mevzuata uygun olarak planlanmasını ve yürütülmesini, kaynakların etkili, ekonomik ve verimli kullanılmasını, bilgilerin güvenilirliğini, bütünlüğünü ve zamanında elde edilebilirliğini sağlamayı amaçlayan faaliyetler bütünü olarak tanımlanmaktadır.
Maddenin devamında iç denetimin, nesnel güvence sağlamanın yanında, özellikle risk yönetimi, kontrol ve yönetim süreçlerini geliştirmede idarelere yardımcı olmak üzere bağımsız ve tarafsız bir danışmanlık hizmeti sağladığı vurgulanmaktadır.
Tanımdan da anlaşılacağı gibi, iç denetim faaliyetinin dolayısıyla güvence verme ve danışmanlık hizmetinin etkin bir şekilde yerine getirilebilmesi için kurumda risk yönetim sisteminin kurulmuş, iç kontrol sisteminin oluşturulmuş ve iş süreçlerinin belirlenmiş olması gerekmektedir.
Yönetmeliğe göre iç denetim faaliyeti yönetim tarafından belirlenen ve tanımlanan risklerin iç denetçiler tarafından değerlendirilerek denetlenecek alan ve konuların tespit edildiği plan ve programlar dahilinde yürütülür. Kurumda tüm faaliyetlerle ilgili risklerin belirlenmemiş ve tanımlanmamış ya da yetersiz tanımlanmış olması iç denetim faaliyetinin mevzuata uygun olarak yapılmasının önündeki en büyük engellerden biri olarak görülmektedir.
Diğer bir anlatımla, iç denetimin üzerinde faaliyet göstereceği zeminin oluşturulmuş olması gerekmektedir. Bu zeminin oluşturulması görevi de mevzuatta öncelikle yönetime/idareye verilmiştir.
Bu bağlamda, 23.07.2004 tarih ve 25531 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun “Büyükşehir belediye başkanının görev ve yetkileri” başlıklı 18’inci maddesi “..e) Büyükşehir belediyesinin ve bağlı kuruluşları ile işletmelerinin etkin ve verimli yönetilmesini sağlamak..”; 13.07.2005 tarih ve 25874 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun “Belediye başkanının görev ve yetkileri” başlıklı 38’inci maddesi “.. k) Belediye ve bağlı kuruluşları ile işletmelerini denetlemek.” hükümlerini içermekte olup bu hükümlere uygun olarak Belediye Başkanı tarafından iç denetim biriminin aktif hale getirilmesi için her türlü önlemin alınmış olması gerekir.
İç denetçilerin nesnel risk analizlerine dayanarak kamu idarelerinin yönetim ve kontrol yapılarını değerlendirmek görevi yanında diğer görevleri de 5018 sayılı Kanunun 64’üncü maddesinde sayılmıştır. Buna göre “kaynakların etkili, ekonomik ve verimli kullanılması bakımından incelemeler yapmak ve önerilerde bulunmak; harcama sonrasında yasal uygunluk denetimi yapmak; idarenin harcamalarının, malî işlemlere ilişkin karar ve tasarruflarının, amaç ve politikalara, kalkınma planına, programlara, stratejik planlara ve performans programlarına uygunluğunu denetlemek ve değerlendirmek; malî yönetim ve kontrol süreçlerinin sistem denetimini yapmak ve bu konularda önerilerde bulunmak; denetim sonuçları çerçevesinde iyileştirmelere yönelik önerilerde bulunmak; denetim sırasında veya denetim sonuçlarına göre soruşturma açılmasını gerektirecek bir duruma rastlandığında, ilgili idarenin en üst amirine bildirmek” denetçilerin görevleri arasındadır.
Ancak yapılan incelemede, Kanunda iç denetçilerin görevleri maddeler halinde sayılmış olmasına rağmen, inceleme yılımız ve önceki yıllara ilişkin olarak iç denetçi tarafından yapılan herhangi bir çalışma, faaliyet, işlem ya da hazırlanan herhangi bir rapora rastlanmamıştır.
İdare tarafından verilen cevapta, sadece bir iç deneticinin faaliyet gösterdiği kurumlarda risk analizlerinin yapılması, iç denetim plan ve programlarının oluşturulması, kamu iç denetim standartlarına göre iç denetim faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi, raporlanması ve denetim gözetim faaliyetleri ile birlikte kurumu bütün olarak planlayıp sonuçları ile değerlendirip denetim yapılmasının mümkün olamadığı, bu durumda Kamu İç Denetim Standartlarına bağlı kalmaksızın gayrı resmi olarak danışmanlık faaliyet inin yürütülmekte olduğu belirtilmiştir.
Ayrıca yeni dönemde iç denetçi atamalarının yapılması, kanun ve yönetmeliklerde tanımlanan şekliyle İç Denetim Biriminin kurulması halinde, Kamu İç Denetim Standartlarına uygun olarak ve Kamu İç Denetim Rehberinde belirtilen hükümler dikkate alınarak iç denetim faaliyetlerinin yerine getirileceği ifade edilmiştir.
İdare tarafından gönderilen cevap değerlendirildiğinde, her ne kadar risk analizlerinin yapılması, iç denetim plan ve programlarının oluşturulması, kamu iç denetim standartlarına göre iç denetim faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi, raporlanması ve denetim gözetim faaliyetleri ile birlikte kurumu bütün olarak planlayıp sonuçları ile değerlendirip denetim yapılmasının sadece bir denetçi tarafından gerçekleştirilebilmesinin mümkün olamadığı belirtilmekte ise de denetim yılında ve önceki yıllara ilişkin olarak yapılmış olan herhangi bir çalışma ya da faaliyete de rastlanmamıştır.
İç denetçilerin görevleri 5018 sayılı Kanunun 64’üncü maddesinde tek tek sayılmıştır. İç denetçinin yetkileri kapsamında burada belirtilmiş olan görevleri yerine getirmesinde herhangi bir yasal engel bulunmamaktadır.
Yine bulguda da belirtildiği gibi iç denetim faaliyeti Kurum ve iç denetim birimi arasında bir işbirliğini de gerektirmektedir. Denetimin etkinliği öncelikle üst yöneticinin yönetim ve kontrol yapılarını mevzuata uygun olarak kurması ve iç denetim birimi ile işbirliği yapmasına bağlıdır. İç denetim, oluşturulmuş bu sistem temelinde nesnel güvence verme faaliyetidir. İç denetim, kamu idaresinin çalışmalarına değer katmak ve geliştirmek amacıyla yapılmaktadır. Mali işlemlerin risk yönetimi, yönetim ve kontrol süreçlerinin etkinliğini değerlendirmek ve geliştirmek yönünde üst yönetime rehberlik yapmaktır.
Sonuç olarak iç denetimin kendisinden beklenen yukarıda sayılan faydaları sağlayabilmesi için üst yönetim tarafından temel sistem ve süreçler yeniden gözden geçirilmeli ve iç denetim faaliyetlerinin aktif hale getirilebilmesi için gerekli ortam sağlanmalıdır. İç denetçinin ise herhangi bir yönlendirme ya da görevlendirmeye bağlı olmaksızın Kanun ve
Yönetmeliklerin kendisine verdiği yetkileri kullanarak denetim ve danışmanlık görevlerini eksiksiz olarak yerine getirmesi gerekmektedir.