4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nda öngörülen şartlar bulunmadığı halde, yazılım hizmeti alımının Kanun’un 22’nci maddesinin (c) bendine göre doğrudan temin yöntemiyle yapıldığı görülmüştür.

4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “Doğrudan temin” başlıklı 22’nci maddesinde ilân yapılmaksızın ve teminat alınmaksızın doğrudan temin yöntemine başvurulabilecek ihtiyaç halleri belirtilmiştir.

Bu ihtiyaç hallerinden biri maddenin (c) bendinde; “Mevcut mal, ekipman, teknoloji veya hizmetlerle uyumun ve standardizasyonun sağlanması için zorunlu olan mal ve hizmetlerin, asıl sözleşmeye dayalı olarak düzenlenecek ve toplam süreleri üç yılı geçmeyecek sözleşmelerle ilk alım yapılan gerçek veya tüzel kişiden alınması.” olarak düzenlenmiştir.

Ayrıca, 22.08.2009 tarih ve 27327 sayılı Resmî Gazete ’de yayımlanan Kamu İhale Genel Tebliği’nin “4734 sayılı Kanunun 22’nci maddesinin (c) bendi uyarınca mal ve hizmetlerin ilk alım yapılan gerçek veya tüzel kişiden temini” başlıklı 22.4.1.1’inci maddesinde de belirtilen alımlarla ilgili uygulamaya ilişkin temel düzenlemeler yapılmıştır.

Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerine göre, 4734 sayılı Kanun’un 22’nci maddesinin (c) bendi uyarınca doğrudan temin sözleşmesi imzalanabilmesi için;


-Söz konusu alımın, daha önce alımı yapılan mal veya hizmete, mevcut mal, ekipman, teknoloji veya hizmetlerle uyumun ve standardizasyonun sağlanması için zorunlu olması,

-Daha önce sözleşmeye bağlanmış asıl işin kapsam ve miktarının, idarenin ihtiyacını karşılayacak şekilde tespit edilmiş olması,

-Toplam sürenin üç yılı geçmemesi,


-İhtiyaca ilişkin asıl sözleşmeye bağlanan mal ve hizmet alımıyla ilgili olarak önceden öngörülmemekle birlikte ihtiyacın gereği olarak ortaya çıkması ve tamamlayıcı nitelikte bir alım olması,

-Temine konu olacak mal ve hizmet alımları arasında kabul edilebilir doğal bir bağlantı bulunması,

gerekmektedir.


Yapılan incelemede; Pazarlık usulüyle 4734 sayılı Kanun’un 21’inci maddesinin (f) bendine göre, sistem yönetimi, sicil bilgi sistemi, adres bilgi sistemi, performans izleme ve takip modülü ve masam uygulaması yazılımlarının temini amacıyla “Akıllı Şehir Yönetim Platformu Hizmet Alımı” ihalesi gerçekleştirildiği ve 16.04.021 tarihinde 389.000,00 TL bedel ile sözleşme imzalandığı; daha sonra 13.07.2021 tarihinde, ilk alımın yapıldığı yüklenici ile “4734 sayılı Kanun’un 22’nci maddesinin (c) bendine göre, yeni modüller eklenerek mevcut yazılımın genişletilmesi, tüm yazılımların tek bir altyapıda kullanılması, geliştirilmesi, güncellenmesi ve bakımlarının yapılması amacıyla 3.750.000,00 TL bedelle “Akıllı Şehir Yönetim Platformuna Yeni Modüller Eklenmesi, Mevcut Yazılımlarımızın Entegrasyonu, Bakımı, Desteği ve Güncellenmesi Hizmet Alımı İşi” doğrudan temin sözleşmesi imzalandığı, görülmüştür.

İlk ihale şartnamesinde, sistem yönetimi, sicil bilgi sistemi, adres bilgi sistemi, performans izleme ve takip modülü ve masam uygulaması yazılımlarının temininin yanı sıra, sunulan hizmetlerin nüfus ve vatandaşlık işleri web servisi, ulusal adres veri tabanı ve hitap hizmet dökümleri ile entegrasyonunun yapılacağı, doğrudan temin teknik şartnamesinde ise, mevcut akıllı şehir yönetim platformuna, analitik bütçe ve muhasebe uygulaması, satın alma ve stok takibi, maaş uygulaması, özlük uygulaması, ilan ve reklam takip uygulaması, zabıta takip uygulaması, hukuk işleri uygulaması, mobil uygulama, akıllı otopark takip sistemi gibi toplamda 32 yeni modül eklenmesi ve 12 kurum içi veya kurum dışı yazılıma entegrasyonun


sağlanması işlerinin yaptırılacağı, ayrıca mevcut ve eklenen modüllerin bakımı, desteği ve güncellenmesi hizmet alımlarının da yapılacağı belirtilmektedir.

İlk hizmetin alındığı pazarlık usulü ve akabinde imzalanan doğrudan temin sözleşmeleri birlikte değerlendirildiğinde, asıl işin kapsam ve miktarının idarenin ihtiyacını karşılayacak şekilde önceden tespit edilmemiş olduğu, pazarlık usulü ile yapılan sözleşmede 5 adet modül yazılımı ihtiyacı belirlenmişken, yeni doğrudan temin sözleşmesinde modül yazılım ihtiyacının 32’ye çıkarıldığı, doğrudan temin kapsamında edinilen yazılımların asıl iş kapsamında edinilen yazılımları tamamlayıcı nitelikte olmadığı, birçoğunun başlı başına ayrı bir yazılım olduğu görülmektedir.

Kamu İdaresi cevabında; mevcut yazılımların ihtiyacı karşılamaması, Belediyenin akıllı şehir vizyonu gereği kurum bünyesinde hali hazırda kullanılan 50’nin üzerinde farklı sistemin mevcut yapısı ile birlikte birbirine entegre olarak tek bir ana platformdan yönetilmesi ve raporlanması ihtiyacı doğurması nedeniyle “Akıllı Şehirler Yönetim Platformu Hizmet Alımı” işinin gerçekleştirildiği ifade edilmiştir. Söz konusu hizmet alımı ile Mersin Büyükşehir Belediyesinde kullanılan tüm yazılımların tek bir platformda birleştirilerek mevcut sistemler korunarak konsolide edilmesi, tek bir yönetim ekranı ile tüm yazılımlardan gelen verilerin tek bir ekranda izlenmesi ve karar destek mekanizması oluşturulmasının planlandığı ancak sistemin alınması, kurulması ve kullanılmasıyla entegrasyon sürecinin tamamlanamadığı, farklı mimariye sahip yazılımların birbirleri ile tam entegrasyon sağlayamadığı, tutarlı raporlar üretemediği belirtilmiştir. Yaşanan entegrasyon uyumsuzluğunun iş süreçlerini etkilememesi, işlerin aksamaması ve 2022 mali yılına yetiştirilmesi amacıyla ilk alım yapılan tüzel kişiden 2. alım planlandığı ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 22'inci maddesinin ( c ) maddesi usulünde belirtilen ve bulguda yer verilen tüm şartların sağlanarak 13.07.2021 tarihinde asıl iş sahibi tüzel kişiden doğrudan temin yöntemiyle sözleşme imzalandığı belirtilmiştir. Ayrıca bundan sonraki yapılacak alımlarda mevzuat hükümlerinin uygulanmasında gerekli hassasiyetin gösterileceği ifade edilmiştir.

İlk alım yapılan asıl işin tutarı 389.000,00 TL iken akabinde asıl işin sahibi tüzel kişi ile imzalanan doğrudan temin sözleşmesi 3.750.000,00 TL tutarındadır. Sadece sözleşme tutarları ele alındığında dahi ilk alım yapılan asıl işin kapsam ve miktarının İdarenin ihtiyacını karşılayacak şekilde tespit edilmediği anlaşılmaktadır. Bulgumuzda da belirtildiği üzere pazarlık usulü ile yapılan ilk sözleşmede 5 adet yazılım modulü ihtiyacı belirlenmiş ve edinilmişken, akabinde imzalanan doğrudan temin sözleşmesinde 32 adet yazılım modülünün


edinildiği görülmektedir. Burada işin kapsam ve miktarının İdare ihtiyacını karşılayacak şekilde tespit edildiğinden bahsedilemeyecektir.

Yine İdarenin savunmada belittiğinin aksine yeni alınan yazılım modülleri tamamlayıcı nitelikte değildir. Doğrudan temin kapsamında edinilen yazılımların asıl iş kapsamında edinilen yazılımları tamamlayıcı nitelikte olmadığı, birçoğunun başlı başına ayrı bir yazılım olduğu görülmektedir. İdare savunmasında tamamlayıcı olduğu iddia edilmesine karşın savunmanın bir bölümünde de asıl iş kapsamında alınan yazılımlarla eski yazılımların entegrasyon sorunundan kaynaklı sebeplerle yeni yazılımlara ihityaç duyulduğu ifade edilmiştir. Ortada bir entegrasyon sorunu mecvuttur ancak ilk alım yapılan yazılım modüllerini tamamlayıcı nitelikte bir alım söz konusu değildir.

Asıl işin kapsam ve miktarının İdarenin ihtiyacını karşılayacak şekilde tespit edilmemiş olması ve doğrudan temin kapsamında edinilen yazılımların asıl iş kapsamında edinilen yazılımları tamamlayıcı nitelikte olmamasına karşın 4734 sayılı Kanun’un 22’nci maddesinin

(c) bendi uyarınca doğrudan temin usulü kullanılması mevzuata aykırıdır. 4734 sayılı Kanun’un 22’nci maddesinin (c) bendi uyarınca doğrudan temin usulünün kullanılabilmesi için mevzuat hükümlerinde yer alan ve yukarıda yer verilen tüm şartların birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?