Karar Künyesi
İdarece belirlenen su satış tarifelerinin, maliyet bedellerinin çok altında belirlendiği anlaşılmıştır.
2560 Sayılı İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun’un "Tarife tespit esasları" başlıklı 23’üncü maddesinin ilk fıkrasında; Su satışı, kanalizasyon tesisi bulunan yerlerdeki kullanılmış suların uzaklaştırılması, septik çukurların boşaltılması giderleri için ayrı tarifeler yapılır. Bu tarifelerin tespitinde, yönetim ve işletme giderleri ile, amortismanları doğrudan gider yazılan (aktifleştirilmeyen) yenileme, ıslah ve tevsi masraflar ve bir kar oranı esas alınır denilmek suretiyle tarifelerin tespitinde maliyet hesabı yapılacağı ve bir kar oranı ilave edilerek nihai tarifeye ulaşılacağı, hüküm altına alınmaktadır.
SASKİ Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliği’nin “Su, atıksu tarifesi belirleme esasları” başlıklı 11’inci maddesinde Su ve atıksu tarifesi; Yönetim ve işletme giderleri, enerji ve malzeme giderleri, personel giderleri, çeşitli giderler, amortismanlar, aktifleştirilmeyen yenileme, ıslah ve tevsii giderleri ve kârlılık unsurları dikkate alınarak tespit edilir denilmektedir.
Yukarıda belirtilen mevzuat açıklamaları çerçevesinde tarifelerin belirlenmesinde; yönetim, işletme ve amortisman giderleri ile işletme kârı sağlayabilecek bir oranın esas alınacağı belirtilmektedir. Ancak hukuki olarak kayıt altına alındığı halde, idarece tarifelerin tespitinde “maliyet + kar” yöntemini benimsememiştir.
Bu konuda ilgili birimler tarafından içme ve kullanma suyunun maliyet hesabına ilişkin çalışmalar yapılmıştır. 2021 yılı tahmini bütçe verileri esas alınmış, ilçe bazında bölünemeyen maliyetler, bölgelerin abone sayılarına göre oranlanmış ve kar hariç birim maliyetler hesaplanmıştır.
İdarenin su satış tarifeleri üzerinde yapılan incelemelerde; SASKİ Genel Kurulunca
09.11.2020 tarih ve 2020/07 sayılı kararı ile belirlenen ve 01.01.2021 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan satış tarifesinin, hesaplanan birim maliyetlerin altında belirlendiği tespit edilmiştir.
İdare tarafından hesaplanan birim maliyet ile SASKİ Genel Kurulunca belirlenen ve 01.01.2021 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan satış tarifeleri, aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.
Tablo 9: Hesaplanan Birim Maliyet (Kâr hariç) ile Su Satış Tarifesi Fark Çizelgesi
Abone sayısı | Hesaplanan birim maliyet | Su Satış Tarifesi | Fark | |
(a) | (b) | (b/a) | ||
Adet | TL | TL | % | |
Konut-1 | 255.000 | 6,40 | 4,90 | (23,4) |
Konut-2 | 183.000 | 4,96 | 3,78 | (23,7) |
Konut- 3 | 41.000 | 5,22 | 2,32 | (55,6) |
2560 sayılı İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun’un “Tarife tespit esasları” başlıklı 23’üncü maddesinde su ve atık su tarifesini belirleme usulü tarif edilirken, aynı Kanun’un 6/f maddesinde, su satışı ve kullanılmış suların boşaltılmasına ilişkin tarifeleri inceleyerek karara bağlamak, Genel Kurulun yetki ve görevleri arasında sayılmaktadır. Yapılan incelemede; kurum yönetimince maliyet değerlerine dayalı bir çalışma yapılarak SASKİ Genel Kuruluna sunulmasına karşın Genel Kurulun tarife belirleme yetkisini bu altlık çalışmalar dışında, mevzuatta öngörülen hesaplamalara dayanmaksızın kullandığı anlaşılmıştır.
SASKİ Genel Kurulunun, tarife belirlemeye ilişkin yetkisi sınırsız olmayıp, 2560 sayılı Kanun hükümlerinde detayları gösterilen, maliyet artı kar esasına dayalı bir hesaplamaya dayalı olarak kullanması gerekmektedir. Bu gereklilik, hizmetlerin verimli bir şekilde sürdürebilmesi, daha kaliteli ve etkin bir şekilde hizmet sağlanabilmesi ve mevzuat hükümlerine uygun bir yetki kullanımının gerçekleşmesi açılarından önem arz etmektedir.
Genel kurulca tarifelerin maliyet hesabı yapılmadan ve bir kâr oranı ihtiva etmeden tespit edilmesi, bir takım olumsuz sonuçlar doğurmaktadır. Raporda, muhtelif bulgulara da konu ettiğimiz bazı hususlar esas olarak “maliyet+kâr” hesabı yapılmamasından kaynaklanmaktadır. Yeni kurulan ve sürekli yatırım yapma ihtiyacı olan bir İdarenin, maliyetlerini abonelerine yansıtmaması, her yıl büyüyen bütçe açıkları ve kanuni sınırın üzerindeki borç yükünü de beraberinde getirmektedir. Özellikle kırsal mahalle ve eski belde
belediyeleri için yüzde elli oranlarına varan indirimler, su satış fiyatının maliyeti karşılamasını daha da güçleştirmiştir.