Kamu zararı olarak kişilerden alacaklar hesabına kayıtlı tutarlarla ilgili gerekli işlemlerin yapılmadığı görülmüştür.

5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu'nun "Kamu zararı" başlıklı 71'inci maddesinde, kamu zararının kamu görevlilerinin kasıt, kusur veya ihmallerinden kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri sonucunda kamu kaynağında artışa engel veya eksilmeye neden olunması olduğu, kamu zararının belirlenmesinde altı fıkra halinde belirlemeler yapıldığı, mevzuatında öngörülmediği halde ödeme yapılmasının da bunlardan biri olduğu, kontrol, denetim, inceleme, kesin hükme bağlama veya yargılama sonucunda tespit edilen kamu zararının, zararın oluştuğu tarihten itibaren ilgili mevzuatına göre hesaplanacak faiziyle birlikte ilgililerden tahsil edileceği, kamu zararının, bu zarara neden olan kamu görevlisinden veya diğer gerçek ve tüzel kişilerden tahsiline ilişkin usûl ve esasların, Cumhurbaşkanı tarafından çıkarılan yönetmelikle düzenleneceği hüküm altına alınmıştır.


Ayrıca 19.10.2006 gün ve 26324 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Kamu Zararlarının Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin, 7'nci maddesinde kamu zararlarının kontrol, denetim veya inceleme sonucunda tespit edileceği, tespit edilen kamu zararına ilişkin yazı, tutanak, rapor, ilâm ve benzeri belgelerin ilgili kamu idarelerine gönderileceği, Sayıştay denetçileri tarafından inceleme sırasında mevzuata uygun bulunmayan veya noksan görülen işler hakkında kendilerine gönderilen kamu zararına ilişkin sorguların bir örneğinin, ilgili kamu görevlisince ilgisine göre üst yönetici veya en üst yöneticiye bildirileceği, bu sorguların, kamu idaresince ihbar kabul edilerek gerekli kontrol, denetim ve inceleme başlatılabileceği hükmü yer almaktadır. Aynı yönetmeliğin 8'inci maddesinde, Sayıştayca düzenlenen sorgular ihbar kabul edilerek yaptırılan kontrol, denetim veya incelemenin değerlendirilmesi sonucunda kamu zararının oluştuğuna karar verilmesi durumunda alacak takip dosyası açılacağı, 9'uncu maddesinde, muhasebe kayıtlarına alınan her bir alacak için bir tahsilat izleme dosyası açılacağı, 10'uncu maddesinde, kamu zararından doğan alacakların takibe yetkili birimlerce sorumluların ve ilgililerin bilinen adreslerine imzaları alınmak suretiyle veya Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edileceği, kontrol, denetim veya inceleme sonucunda tespit edilen kamu zararı alacaklarının sorumlulara ve ilgililere tebliğ işlemlerine, 7'nci madde gereğince yapılacak değerlendirme işlemlerinin tamamlandığı tarihten itibaren beş iş günü içerisinde başlanacağı, tebliğde borcun miktarı, sebebi, doğuş tarihi, faiz başlangıç tarihi, ödeme yeri, yedi günlük itiraz süresi, itiraz mercii belirtilerek, söz konusu tutarın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde ödenmesinin isteneceği, Sayıştay denetimi sonucunda düzenlenen sorgular ihbar kabul edilerek yapılan değerlendirme sonucuna göre tahsil edilmesi gerektiği bildirilen kamu zararı alacaklarının sorumlulara ve ilgililere tebliğinde de aynı şekilde işlem yapılacağı, kamu zararı alacaklarının yapılan tebligata rağmen sorumlular ve/veya ilgililerce süresinde rızaen ödenmemesi halinde ilgili alacak takip dosyasının, sürenin bitiminden itibaren beş iş günü içerisinde, alacağın hükmen tahsili için, strateji geliştirme birimi veya taşradaki ilgili takip birimince kamu idaresini temsile yetkili hukuk birimine gönderileceği belirtilmektedir. Söz konusu yönetmeliğin 12'nci maddesinde kamu zararından doğan alacakların, sorumlulardan ve/veya ilgililerden, zararın oluştuğu tarihten itibaren ilgili mevzuatına göre hesaplanacak faiziyle birlikte tahsil edileceği, "Rızaen ve sulh yolu ile tahsilat" başlıklı 13'üncü maddesinin dördüncü fıkrasında, aylıklardan yapılacak kesinti tutarının, sorumlulara ve/veya ilgililere yapılan her türlü aylık, ödenek, zam, tazminat dahil bir aylık net ödemelerinin dörtte birinden az, üçte birinden çok olamayacağı, 16'ncı maddesinde, kamu zararından doğan alacaklar, sorumluların ve/veya ilgililerin talebi üzerine kamu idaresince taksitlendirilebileceği ve


taksitlendirme süresinin azami beş yıl olacağı, sorumluların ve/veya ilgililerin yazılı taksitlendirme talebi üzerine, sorumlu ve/veya ilgili ile idare arasında, taksitlendirmenin süresini, taksit sayısı ve tutarları ile ödeme zamanlarını belirleyen bir ödeme planı yapılacağı, sorumlulardan ve/veya ilgililerden taksitlerini ödeme planına uygun ve vadesinde düzenli olarak ödeyeceklerine dair “resen borç senedi ve kefaletname” alınacağı, Kanunun 79'uncu maddesi uyarınca merkezi yönetim bütçe kanununda belirlenen parasal sınırın üzerindeki kamu zararı alacaklarına ilişkin olarak düzenlenecek “resen borç senedi ve kefaletname” için noter tasdiki aranacağı, taksitlerden birinin ödeme planına ve “resen borç senedi ve kefaletname” ye uygun olarak vadesinde ve faiziyle birlikte tamamen ödenmemesi halinde alacağın tamamının muaccel olacağı ve hükmen tahsili için gerekli işlemler başlatılacağı, taksitlerin tahsili sırasında taksit dönemine ait taksit tutarının ödenip faizinin tamamının ödenmediği hallerde, muhasebe birimince tahsilat belgesi üzerine idarenin faiz isteme hakkının saklı olduğuna ilişkin şerh konulacağı,18'inci maddesinde, kamu zararından doğan alacaklarda ilgili mevzuatına göre hesaplanacak faizin başlangıç tarihinin, kural olarak zararın oluştuğu tarih olduğu ifade edilmektedir.

27.05.2016 gün ve 29724 sayılı Mükerrer Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Mahalli İdareler Bütçe ve Muhasebe Yönetmeliğinin "140 Kişilerden alacaklar hesabı"na ilişkin kısmında, Kişilerden alacaklar hesabına alınarak takibi gereken alacakların denetim elemanlarının yaptıkları inceleme ve denetimler veya idare amirlerinin yaptıkları kontroller sonucunda düzenleyecekleri raporlarla ortaya çıkacağı, kişilerden alacaklar hesabına borç kaydedilecek tutarların denetim elemanlarının yaptıkları inceleme ve denetimler veya idare amirlerinin yaptıkları kontroller sonucunda düzenledikleri raporlarca tespit olunan tutarlar kişilerden alacaklar hesabına alınacağı ve bu hesapta kayıtlı tutarlar için tahakkuk ettirilecek faizlerin de bu hesapta izleneceği, kişilerden alacaklar hesabına kaydedilen alacakların her biri için ayrı bir alacak izleme dosyası açılacağı, kişilerden alacaklar hesabında kayıtlı alacakların rızaen tahsilinin esas olduğu, rızaen tahsil edilemeyen alacakların, özel kanunlarında yazılı hükümlere göre veya takas suretiyle ya da icra yoluyla tahsil edileceği, muhasebe birimlerince, 5018 sayılı Kanunun 71'inci maddesinde sayılan kamu zararı halleri hariç olmak üzere, kişilerden alacaklar hesabına kaydedilmesi gereken ve çeşitleri yukarıda sayılan tutarlardan fazla ve yersiz ödemeler, geri isteme iradesinin borçluya ulaştığı tarihten, 5018 sayılı Kanunun 71'inci maddesi gereğince sorumlulardan tahsil edilmesi gereken kamu zararlarında faiz başlangıç tarihi zararın oluştuğu tarih olduğu, belirtilmiştir.


Yapılan incelemede, Sayıştay veya mahkeme ilamları ile hükme bağlanan kamu zararları haricindeki kontrol, denetim veya inceleme sonucunda tespit edilen kamu zararlarının “140 Kişilerden alacaklar hesabı” na kayıt edildiği, ancak tahsili ile ilgili süreçlerin mevzuata uygun olarak işletilmediği anlaşılmıştır. Kontrol, denetim veya inceleme sonucunda tespit edilen kamu zararından doğan alacaklarda ilgili mevzuatına göre hesaplanacak faizin başlangıç tarihinin zararın oluştuğu tarih olduğu dikkate alınarak Kişilerden alacaklar hesabına kayıtlı olan ve kamu zararı olan tutarların tahsiliyle ilgili olarak Yönetmelik hükümlerine göre işlem yapılması gerekir.

Kamu idaresi cevabında; "Denetim bulgusu konu, Kamu zararı olarak kişi borcuna alınan tutarlar ilgili personellerin maaşlarından her ay tahsil edilerek 140 hesapları kapatılmaktadır. Tahsil edilmeyenler içinde yazımız ekindeki belgelerden de anlaşılacağı üzere işlemlere başlanılmıştır." denilmiştir.

Sonuç olarak Kontrol, denetim veya inceleme sonucunda tespit edilen kamu zararından doğan alacaklarda ilgili mevzuatına göre hesaplanacak faizin başlangıç tarihinin zararın oluştuğu tarih olduğu dikkate alınarak Kişilerden alacaklar hesabına kayıtlı olan ve kamu zararı olan tutarların tahsiliyle ilgili olarak Yönetmelik hükümlerine göre işlem yapılması sağlanmalıdır.

Kararla ilgili sorunuz mu var?