Belediye teşkilatında görevli yönetici personelin önemli bir kısmının genellik ve süreklilik arz edecek şekilde vekâleten atandığı görülmüştür.

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun “Vekalet görevi ve aylık verilmesinin şartları” başlıklı 86'ncı maddesine göre, memurların kanuni izin, geçici görev, disiplin cezası uygulaması veya görevden uzaklaştırma nedenleriyle işlerinden geçici olarak ayrılmaları halinde yerlerine kurum içinden veya diğer kurumlardan veya açıktan vekil atanabilmektedir.


Ayrıca, sayılan haller dışında, boş kadrolara ait görevler lüzum görüldüğü takdirde memurlara ücretsiz olarak vekâleten gördürülebilmektedir.

Anılan Kanun hükmüne göre vekâleten görevlendirme, kamu hizmetlerinde sürekliliğin sağlanması amacıyla ancak belli koşullar halinde geçici ve istisnai hallerde başvurulabilecek bir yöntem olup, bu şekilde yapılan atamaların 657 sayılı Kanun’un dayandığı sınıflandırma, kariyer ve liyakat ilkeleri çerçevesinde yapılacak asaleten atama usulüne alternatif oluşturacak biçimde genel ve uzun süreli yapılması mümkün değildir.

Öte yandan, 26.12.2007 tarihli ve 26738 sayılı Resmi Gazete’de Kamu İç Kontrol Standartları Tebliği yayımlanmış olup, Tebliğde idarelerin iç kontrol sistemlerinin oluşturulmasında, izlenmesinde ve değerlendirilmesinde dikkate almaları gereken bir takım standartlara yer verilmiştir. Söz konusu Tebliğin “Faaliyetlerin sürekliliği” başlıklı 11'inci standardında ise; sadece gerekli hallerde ve usulüne uygun olarak vekil personel görevlendirilebileceği düzenlenmiştir.

Belediye müdür kadrolarına yapılan atamalar incelendiğinde; hizmet birimi olarak 35 adet birim müdürlüğü kadrosunun olduğu, bu kadrolarda görev yapan müdürlerden 13 tanesinin asaleten; 22 tanesinin ise vekâleten atandığı görülmüştür. Bununla birlikte asaleten atanan 2 birim müdürünün vekâleten başka birimlerde müdür olarak görevlendirildikleri, söz konusu müdürlerin yerine ise yine vekâleten atama yapıldığı tespit edilmiştir. Bu durum, belediyenin atama politikasının vekâleten atama üzerine kurulduğu ve müdür kadrolarında görev yapan personel bakımından genel ve sürekli bir görevlendirme yöntemi olarak kullanıldığını göstermektedir.

Kamu idaresi cevabında, belediyeler açısından vekâleten görevlendirme işlemlerinin 657 ve 5393 sayılı Kanunlar’ın birlikte değerlendirilerek daha geniş yorumlanması gerektiği, vekâleten görevlendirilen personelin asilde aranan şartlara haiz olduğu ve kurum içi görevde yükselme sınavı açılarak müdür kadrolarına asaleten atamaların yapılmasının planlanmakta olduğu ifade edilmiştir. Ancak vekâleten görevlendirme işlemi sadece istisnai hallerde ve geçici olarak uygulanabilecek bir işlem olup, süreklilik arz edecek ve asaleten atama usulüne alternatif olacak şekilde uygulanmasının mümkün olmadığı değerlendirilmektedir.

Sonuç olarak, 657 sayılı Kanun’un 86'ncı maddesi kapsamında Belediye tarafından yapılan vekâleten müdür atamalarının, kanun koyucunun amacından farklı olarak müdür


kadroları açısından genellik ve süreklilik arz edecek biçimde kullanılması mevzuata aykırılık teşkil etmekte olup, iç kontrol sistemi açısından da zafiyet oluşturmaktadır.


Kararla ilgili sorunuz mu var?