Karar Künyesi
Avcılar Belediyesi ile Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası (Tüm Bel-Sen) arasında akdedilen ve 01.01.2018 - 31.03.2019 tarihleri arasında yürürlükte olan sosyal denge sözleşmesinin incelenmesi sonucunda; söz konusu sözleşmeye konusu dışında hükümler konulduğu, sözleşmede yer alan maddelerden bazılarının mevzuat hükümlerine aykırı olduğu ve mevzuatta belirlenen tavan tutarın üzerinde sosyal denge tazminatı ödeneceğine dair hükümlerin konulduğu görülmüştür.
Sosyal denge sözleşmesine konusu dışında hüküm konulması ve bazı maddelerin mevzuat hükümlerine aykırı olması
Mezkûr sosyal denge sözleşmesinin;
“İşverenin Hak ve Yükümlülükleri” başlıklı 8’inci maddesinin (h) bendinde;
“h) İşveren, tüm çalışanlara her gün en az birer ücretsiz gazete dağıtır.” hükmü yer almakta,
“Sendika Yönetici ve Temsilcilerinin Sendikal Çalışmaları” başlıklı 13’üncü maddesinde;
“… Sendika, ilgili şube yöneticileri ve işyeri temsilcileri, işyerindeki sendikal faaliyetler için ihtiyaç duyulması halinde imkanlar ölçüsünde işyerlerinin binek araçlarından yararlanır. …” denilmekte,
“Diğer Haklar” başlıklı 15’inci maddesinin (a), (b), (d) ve (e) bentlerinde;
“a) 1 Mayıs Dünya İşçi ve Emekçilerinin Birlik Mücadele ve Dayanışma günü, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, 1 Eylül Dünya Barış Günü, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma günü gibi özellik arz eden günlerde yapılacak olan sendikanın etkinlik, kutlama, bilinci geliştirmek, bilgilendirme gibi faaliyetler nedeniyle işveren imkanlar dahilinde, araç, gereç ve salon tahsis eder, gerekli kolaylıkları sağlar.
b) Ayrıca 8 Mart Dünya Kadınlar Gününde kadın personele Kurum tarafından gerekli tedbirler alınmak suretiyle idari izin verilir.
…
Kurulmuş olan veya kurulacak olan işletmesi Belediyeye ait Sosyal Tesislerden; Avcılar Belediyesindeki kamu emekçisi personelin %25 oranında indirimli olarak yararlanmaları sağlanır.
Avcılar Belediyesinin ücretli olan hizmetlerinden Avcılar Belediyesindeki kamu emekçisi personelin %25 indirimli olarak yararlanmaları sağlanır.” denilmekte,
“Kreş (Çocuk Bakım Evi)” başlıklı 16’ncı maddesinin (a) bendinde;
“a) Çalışanların çocukları Avcılar Belediye Başkanlığına ait kreş (Çocuk Bakım Evi, Çocuk oyun evi) gibi yerlerden ücretsiz yararlanır.” hükmü yer almakta,
“Konut Edindirme Yardımı” başlıklı 19’uncu maddesinde ise;
“Avcılar Belediye Başkanlığı memurlarının kendi adına kooperatif kurdukları takdirde, işveren arsa tahsis konusunda Belediye imkanları dahilinde yardımcı olur.” denilmektedir.
Belediyeler ve bağlı kuruluşları ile il özel idarelerinin kadro ve pozisyonlarında istihdam edilen kamu görevlilerine sosyal denge tazminatı ödenebileceğine, 11.04.2012 tarih
ve 28261 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6289 sayılı Kanun’un 33’üncü maddesiyle 375 sayılı KHK’ya eklenen Ek 15’inci maddeyle izin verilmiş; yine aynı Kanun’un 22’nci maddesiyle de 4688 sayılı Kanun’un 32’nci maddesi, başlığıyla birlikte bu doğrultuda değiştirilmiştir.
Buna göre; 27.06.1989 tarihli ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin Ek 15’inci maddesi hükümleri çerçevesinde sosyal denge tazminatının ödenmesine belediyelerde belediye başkanının teklifi üzerine belediye meclisince karar verilmektedir. Sözleşme döneminde verilecek sosyal denge tazminat tutarı ise ilgili mahalli idarede en çok üyeye sahip sendika ile belediye başkanı arasında imzalanan sözleşme ile belirlenmektedir.
Madde metninden açıkça anlaşılacağı üzere belediye başkanı ile sendika temsilcisi sadece ödenecek olan sosyal denge tazminat tutarını kanuni sınırlarda tespit etmek üzere yetkilendirilmiştir. Bunun dışında sözleşme hakkını toplu sözleşme gibi düşünmek ve sözleşme metnine yetkilendirilen husus dışında başkaca hükümler koymak yersizdir. Zira 4688 sayılı Kanun’un 32’nci maddesinde mahalli idarelerle imzalanan sözleşmenin Kanun'un uygulanması bakımından toplu sözleşme sayılamayacağı açıkça belirtilmiştir.
Bu bağlamda imza altına alınan sosyal denge sözleşmesinin yukarıda yer verilen hükümleri sosyal denge tazminat tutarının belirlenmesi dışında hükümler içerdiğinden 4688 sayılı Kanun’un 32’inci madde hükmüne aykırılık teşkil etmektedir.
Söz konusu hükümlerin bir an için 4688 sayılı Kanun hükümlerine uygun olduğu düşünülse bile, “Sendika Yönetici ve Temsilcilerinin Sendikal Çalışmaları” başlıklı 13’üncü maddesinde düzenlenen sendika faaliyetleri için Belediye binek araçlarının tahsis edilmesi hususu 237 sayılı Taşıt Kanunu hükümlerine, “Diğer Haklar” başlıklı 15’inci maddesinin (b) bendinde düzenlenen 8 Mart Dünya Kadınlar Gününde kadın personelin idari izinli sayılması hususu 2429 sayılı Ulusal Bayramlar ve Genel Tatiller Hakkında Kanun hükümlerine, “Diğer Haklar” başlıklı 15’inci maddesinin (d) ve (e) bentlerinde yer alan kurum personeline %25 indirim sağlanması hususu hem 4736 sayılı Kanun hem de Kamu Sosyal Tesislerine İlişkin Tebliğ hükümlerine, “Kreş (Çocuk Bakım Evi)” başlıklı 16’ncı maddesinin (a) bendinde yer alan memur personele Belediye kreşlerinin ücretsiz olacağı hususu ise Kamu Sosyal Tesislerine İlişkin Tebliğ hükümlerine açıkça aykırılık teşkil etmektedir.
Sosyal denge sözleşmesine mevzuatta belirlenen tavan tutarın üzerinde sosyal denge tazminatı ödeneceğine dair hükümlerin konulması
01.01.2018 – 31.03.2019 dönemini kapsayan Tüm Bel-Sen ile Avcılar Belediyesi arasında yapılan Toplu Sözleşmeye, mevzuatta belirlenen tavan tutarın üzerinde sosyal denge tazminatı ödeneceğine dair hükümlerin konulduğu görülmüştür.
375 sayılı KHK’nın Ek 15'inci maddesinde belediyelerde istihdam edilen kamu görevlilerine sosyal denge tazminatı ödenebileceği, ödenecek tazminat tutarının tavan tutarın üzerinde olamayacağı belirtilmiştir.
4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu'nun “Mahalli idarelerde sözleşme imzalanması” başlıklı 32'nci maddesinde sosyal denge sözleşmelerinin toplu sözleşme niteliğinde sayılamayacağı; Geçici 14’üncü maddesinde ise; toplu sözleşmede uygulanacak tavan tutarın belirlenmesinde nasıl bir yol izleneceği ayrıntılı olarak hüküm altına alınmıştır.
11.04.2012 tarihinden önce belediyeler tarafından sosyal denge sözleşmesi yapılabilmesi ve bu sözleşme uyarınca kamu görevlilerine tazminat adı altında ödemede bulunulabilmesi mümkün değilken 6289 sayılı Kanun’un yürürlüğe girmesi ile gerek 375 sayılı KHK gerekse de 4688 sayılı Kanun’da değişikliklere gidilmiş ve mahalli idarelerde görev yapan kamu personeline sosyal denge tazminatı ödenebilmesi meşru hale getirilmiştir. Yapılan düzenlemelerde kamu görevlilerine ödenebilecek sosyal denge tazminatına tavan tutar uygulaması getirilmiş ve ödenecek tazminatın belirlenen tavan tutarları geçmemesi hüküm altına alınmıştır.
Yapılan düzenlemelere göre özet olarak; 15.03.2012 tarihinden önce bir sözleşme imzalanmışsa, bu sözleşme, süresi bitinceye kadar geçerli olacaktır. Söz konusu sözleşmenin çeşitli sebeplerle 31.12.2019 tarihinden önce sona ermesi durumunda 31.12.2019 tarihine kadar yeni bir sözleşme imzalanabilecektir. İmzalanacak sözleşmelerde tavan tutarın belirlenmesinde ise 4688 sayılı Kanun uyarınca imzalanan Toplu sözleşme ile 11.04.2012 tarihinde geçerli olan Belediyece imzalanan sözleşme hükümlerinin karşılaştırılması suretiyle karar verilmesi gerekmektedir. Buna göre; 11.04.2012 tarihinde uygulanan sözleşme uyarınca unvanlar itibarıyla ilgili personele ödenen ortalama aylık tutar ile 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’na göre yapılan toplu sözleşmede belirlenen tavan tutar kıyaslanacak, bu tutarlardan yüksek olanı yapılacak yeni sözleşmede tavan tutar olarak esas alınabilecektir.
4688 sayılı Kanun'un Geçici 14'üncü maddesi 11.04.2012 tarihinde yürürlüğe girmiş olup bu tarihte; 01.01.2011 – 31.12.2012 dönemini kapsayan Avcılar Belediyesi ile Tüm Bel- Sen arasında yapılan Toplu Sözleşme uygulanmaktadır. Avcılar Belediyesi ile Tüm Bel-Sen arasında yapılan ve 01.01.2011 – 31.12.2012 dönemini kapsayan Toplu Sözleşme uyarınca
unvanlar itibarıyla sözleşmeli personel dışındaki ilgili personele yapılmış olan ortalama aylık ödeme, 4688 sayılı Kanun uyarınca imzalanan Dördüncü Dönem Toplu Sözleşmede belirlenen tavan tutarın üstünde olduğu için 2018 yılında sözleşmeli personeller dışındaki ilgili personellere ödenecek sosyal denge tazminat tutarının belirlenmesinde 11.04.2012 tarihinde yürürlükte olan 01.01.2011 – 31.12.2012 dönemini kapsayan sözleşme uyarınca unvanlar itibarıyla ilgili personele yapılmış olan ortalama aylık ödeme tutarlarının tavan olarak esas alınması mümkündür.
Sözleşmeli personel için ise 4. Dönem Toplu Sözleşme'de belirlenen tavan tutar, Avcılar Belediyesi ile Tüm Bel-Sen arasında yapılan ve 01.01.2011 – 31.12.2012 dönemini kapsayan Toplu Sözleşme uyarınca sözleşmeli personele yapılmış olan ortalama aylık ödemenin üstünde olduğu için; 2018 yılında sözleşmeli personel için ödenecek sosyal denge tazminat tutarının belirlenmesinde, en yüksek Devlet memuru aylığının (ek gösterge dahil)
%100'ünün tavan olarak esas alınması gerekmektedir.
Ancak, personel hesapları üzerinde yapılan incelemelerde 01.01.2018 – 31.03.2019 dönemini kapsayan Tüm Bel-Sen ile Avcılar Belediyesi arasında yapılan Toplu Sözleşmede, sosyal denge tazminatının tavan tutarın üzerinde belirlendiği görülmüştür. Yukarıda detaylı bir şekilde anlatıldığı üzere tavan tutarın üzerinde sosyal denge tazminatının ödeneceğine dair sözleşmeye hüküm konulması mevzuata açıkça aykırıdır.
Aşağıdaki tabloda, ödemeye esas alınması gereken tavan tutarlar ile 01.01.2018 – 31.03.2019 dönemini kapsayan Sözleşme uyarınca ödenen sosyal denge tazminat tutarları yer almaktadır.
Tablo 24: 2018 Yılında ödenen sosyal denge tazminatı ile ödenebilecek tavan tutar karşılaştırması
Açıklama | Tavan Tutar Olarak Esas Alınması Gereken Ortalama SDS Ödemesi | 01.01.2018 – 31.03.2019 Dönemini Kapsayan Toplu Sözleşme ile 2018 Yılında Aylık Ortalama Ödenen Tutarlar |
657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi personel | 800,00 TL (Net) | 1.816,66 TL (Net) |
Fiilen Başkan Yardımcısı olarak görev yapan personel | 1.333,33 TL (Net) | 3.566,66 TL (Net) |
Fiilen Müdür ve Harcama Yetkilisi olarak görev yapan personel | 933,33 TL (Net) | 2.516,66 TL (Net) |
Başkanlık onayı ile şef olarak görevlendirilen personel | 866,66 TL (Net) | 1.816,66 TL (Net) |
5393/49. Maddesi Gereği Sözleşmeli Olarak çalışan personel | 1.031,23 TL (Brüt) (2018 İlk 6 ay), | 1.483,33 TL (Net) |
1.120,43 TL (Brüt) (2018 İkinci 6 ay) | ||
Tabip kadrosunda olup mesai saatleri dışında | 1.833,33 TL (Net) | 3.016,66 TL (Net) |
görev yapanlara | ||
Not-1: Hesaplama aylık düzenli olarak yapılan ödemeler ile yıl içerisinde düzenli olarak verilen ikramiye ödemelerinin aylık ortalaması üzerinden yapılmıştır. | ||
Not-2: 2018 yılındaki sözleşmede yer alan ancak her ay düzenli ödenmeyen ihale komisyon üyeliği, fazla mesai ücreti, emeklilik ikramiyesi, tedavi ve doğum yardımı ile evlilik yardımı gibi ödeme kalemleri hesaplamaya dahil edilmemiştir. |
Sonuç olarak; sosyal denge sözleşmesine tazminat ödemesi dışında hüküm konularak sözleşmenin “toplu sözleşme” mahiyetine çevrilmesinde ve ödenecek tazminat tutarlarının belirlenmesinde Kanun hükümlerine riayet edilmemesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Kamu idaresi cevabında özetle;
SDS’ye konusu dışında hüküm konulması ve bazı maddelerin mevzuat hükümlerine aykırı olması hususu ile ilgili olarak;
Sözleşmenin, 4688 sayılı Kanun’un yanı sıra ülkemiz Anayasa’sına ve Anayasa’nın 90’uncu maddesi gereğince iç hukukta doğrudan uygulanması gereken ve mevcut yasal mevzuatla çelişmesi halinde asıl bağlayıcı kabul edilen, ülkemizin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere dayanılarak imzalandığı,
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Avrupa Sosyal Şartı ve ILO’nun 87, 98 ve 151 sayılı sözleşmelerinde belirtildiği üzere kamu çalışanlarının ekonomik ve sosyal haklarını korumak ve geliştirmek için işverenleri ile eşit koşullarda, özgür biçimde toplu pazarlık yapıp sözleşme imzalamasının en temel insan haklarından birisi olduğu,
Anayasa’da da belirtildiği üzere “sendikal hak ve özgürlükler” temel hak ve özgürlükler kapsamında insan haklarından olduğu,
Anayasa’nın 90. maddesine uygun olarak onanarak, yürürlüğe konulan milletlerarası sözleşmeler içerisinde; İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi, Kişisel ve Siyasal Haklar Sözleşmesi, Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Uluslararası Sözleşmesi, Uluslararası Çalışma Örgütünün 87 sayılı Sendika Özgürlüğü ve Sendika Hakkının Korunması Sözleşmesi ile 98 sayılı Örgütlenme Hakkı ve Toplu Pazarlık Sözleşmesinin yer aldığı, tüm bu uluslararası anlaşmaların temel insan hakları sözleşmelerinden olduğu, bu sözleşmeleri ulusal hukuka katan özel bir yasal düzenleme olmadan da direkt uygulanabileceğinin Anayasa’nın 90’ıncı maddesinde kesin olarak hükme bağlandığı,
Anayasa’nın 11. maddesinde “Anayasa hükümleri”nin, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağladığı hükmü karşısında;
Anayasanın bağlayıcılığının yalnızca yasama, yürütme ve yargı organlarıyla sınırlı olmadığının çok açık biçimde ortaya konulduğu belirtilmiştir.
Sosyal denge sözleşmesine mevzuatta belirlenen tavan tutarın üzerinde sosyal denge tazminatı ödeneceğine dair hükümlerin konulması hususu ile ilgili olarak;
4688 sayılı Kanun’un 32’nci maddesinin toplu sözleşme dönemi içerisinde yapılacak sözleşmelerle ilgili herhangi bir tavan getirmediği, Geçici 14’üncü madde ile de 15.3.2012 tarihinden önce yapılan sözleşmelerin 31.12.2019 tarihine kadar yine 32’nci madde çerçevesinde sözleşme yapabilme-yenileyebilme olanağı sağladığı,
Tavan uygulamasının 2018-2019 Yıllarını Kapsayan 3. Dönem Toplu Sözleşmesi ile getirilmiş olduğu, bu düzenlemenin 4688 sayılı Kanun’un ek 15’inci maddesi kapsamında 31.12.2019 tarihine kadar uzatılan toplu sözleşme üzerinde etkili bulunmadığı,
Avcılar Belediyesi ile Tüm Bel-Sen arasında ilk yapılan toplu sözleşmelerin devamı niteliğinde olduğu; 01.01.2018-31.03.2019 tarihleri arasını kapsayan sözleşmenin ise daha önce yapılan sözleşmenin revize edilerek yenilenmesi, dolayısıyla 4688 sayılı Kanun’un Geçici 14’üncü maddesi uyarınca var olan bir sözleşmenin uzatılması niteliğinde olduğu,
Kanun’a göre Belediye Başkanın teklifi ve Belediye Meclisi Kararı sonrasında imzalanan sözleşmeye istinaden Belediye bütçesine konan ödeneğin ilgili kişilere ödenmesi şeklinde harcama yetkilisinin kullandığı yetkinin 5018 sayılı Kamu Mali Kontrol Kanunu kapsamında kamu zararı olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığı, Sözleşmede belirlenen tutarın bütçede karşılığı bulunuyor ise zamanında ödenmemesinden kaynaklı olarak alacağa bağlı her türlü fer’i hakkın da doğması ile kamu zararına neden olunacağı,
Gider Bütçesi üst başlığı altında sosyal ödemeler kalemi içinde yerini bulan sosyal denge ödemesi hakkında ödeme sisteminde miktarı belirlenmiş bir ödeneğin ilgilere ödenmesine ilişkin harcama talimatının verilmesinin hangi noktada harcama yetkilisinin hangi yönüyle yasaya aykırı davranmış olduğu hususu belirtilmeden “kamu zararı” oluştuğundan söz edilemeyeceği,
Denetim raporunda kamu zararına yönelik saptamanın da sözleşmenin 4688 Sayılı Kanun’un geçici 14’üncü maddesine aykırı bir şekilde belirlenmesi neticesinde 15.03.2012 tarihinden sonra imza edilen 31.12.2015 tarihli sözleşme ile yeni mali hükümlerin ihdas
edilmesi ve 28.02.2011 tarihli sözleşmede yer alan mali haklar için akdi faiz oranını aşan tutarların ödenmesinin geçersiz olduğu gibi hatalı bir hukuki tavsife dayandığı,
Kanun’un 32’nci maddesinde sözleşmenin hangi koşullarda geçersiz sayılması gerektiğinin (hükümsüzlüğünün) sınırlı olarak sayıldığı, bunlar arasında “tavan tutarın üstündeki kısmın geçersizliği” diye bir hükmün bulunmadığı,
Yasa koyucunun amacı “tavan tutarın üstündeki kısmın sözleşmenin kısmi olarak geçersizliğine neden olması” olsa idi bunu 32’nci madde/son fıkra hükmünde düzenlendiği gibi “geçersizlik (hükümsüzlük) şartı” olarak belirtileceği,
Belediyede görev yapan kamu görevlileri ile toplu sözleşme yapılmasının önünde herhangi bir hukuki engel bulunmadığı, 4688 sayılı yasa ve bu yasa uyarınca yapılmış olan toplu sözleşmelere konulan hükümlerin uluslararası antlaşmaların ve uluslararası mahkemelerin kararları çerçevesinde değerlendirilerek ve ancak bu sözleşmelere ve uluslararası mahkeme kararlarına uygun düzenlemelere sahip bulundukları sürece hukuki kıymete haiz olduğu; çelişme halinde ise çelişmelerin Anayasanın 90/5 maddesi uyarınca ve uluslararası sözleşmeler ve uluslararası mahkeme kararları lehine çözümlenmesi ve uygulamanın da bu çerçeve içerisinde yorumlanması gerektiği, öte yandan Sayıştay 5. Dairesi’nin 13.04.2016 tarih ve 138 ilam nolu; 02.02.2016 tarih ve 148 karar sayılı ilamı da göz önüne alındığında, kamu zararına yol açılmadığı belirtilmiştir.
Sonuç olarak Öncelikle belirtmek gerekir ki herhangi bir iş için bütçede ödenek öngörülmesi ve bu ödeneğin aşılmamış olması söz konusu işin tamamen doğru ve mevzuata uygun olarak yapıldığı anlamına gelmemektedir. Zira İdareler için 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nda belirtilen bütçe ilke ve esaslarına uymak nasıl bir gereklilik ise diğer mevzuat hükümlerine uymak da ayrıca bir gerekliliktir. İdare, kendisine tevdi edilen işi yürütürken bir kısım mevzuatı esas alıp diğer bir kısmını ise görmezden gelerek uygulamaktan imtina edemez.
Kamu idaresi cevabında yer verilen sosyal denge ödemeleri için bütçede ödeneği bulunduğundan bahisle mezkûr ödemelerin kamu zararı oluşturmayacağı düşüncesi hukuki dayanaktan yoksundur. 4688 sayılı Kanun’un emredici hükümlerine açıkça aykırı olarak tavan tutar üzerinde belirlenen meblağların ödenmesi mevzuata uygun değildir. Bütçede ödeneğinin bulunması mevzuata aykırı her türlü harcamayı meşru kılmayacaktır.
Bulgunun herhangi bir yerinde sözleşmenin hükümsüz olduğu, feshedilmesi gerektiği
yönünde bir ifade bulunmamaktadır. Bulgu konusu edilen husus 4688 sayılı Kanun’un emredici hükmüne aykırı olarak sosyal denge sözleşmesinde tavan tutarın üzerinde belirlenen sosyal denge tazminatı ödemelerinin hükümsüz yani yok hükmünde olmasıdır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 26’ncı maddesinde tarafların sözleşmelerini kanunda öngörülen sınırlar içinde özgürce düzenleyebileceği, 27’nci maddesinde ise kanunun emredici hükümlerine aykırı sözleşmelerin kesin olarak hükümsüz kalacağı ifade edilmiştir. Yine aynı maddede sözleşmenin içerdiği hükümlerden bir kısmının hükümsüz olmasının, diğerlerinin geçerliliğini etkilemeyeceği hüküm altına alınmıştır. Buna göre sosyal denge sözleşmesine 4688 sayılı Kanun’a aykırı hükümler konulması sözleşmenin tamamını değil, Kanun’un emredici hükümlerine aykırı maddelerini hükümsüz kılacaktır.
Kamu idaresi cevabında bulgu konusu husus hakkında uluslararası anlaşmalara ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın mezkûr anlaşmalara yapılan atıflarına yer verilmiştir. Ne var ki, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “Toplu iş sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı” başlıklı 53’üncü maddesine 07.05.2010 tarih ve 5982 sayılı Kanun’un 6’ncı maddesi ile çeşitli fıkralar eklenerek bulgu konusu husus hakkında Anayasa’da doğrudan özel düzenleme yapılmıştır.
Mezkûr düzenleme ile memurlar ve diğer kamu görevlilerinin toplu sözleşme yapma hakkına sahip olduğu, toplu sözleşme yapılması sırasında uyuşmazlık çıkması halinde tarafların Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna başvurabileceği, bu kararların kesin ve toplu sözleşme hükmünde olduğu, toplu sözleşme hakkının kapsamı, istisnaları, toplu sözleşmeden yararlanacaklar, toplu sözleşmenin yapılma şekli, usulü ve yürürlüğü ile diğer hususların kanunla düzenleneceği hüküm altına alınmıştır.
Mahalli idarelerde çalışan kamu personelleri ile hangi usul ve esaslara göre sosyal denge sözleşmesi imzalanacağı ve bu sözleşme neticesinde verilecek tazminatın tavan tutarının ne olacağına ilişkin detaylı açıklamalar da Anayasa’da belirtilen hüküm uyarınca kanun ve kanun hükmünde kararnameler ile düzenlenmiştir.
Sosyal denge tazminatı ödenmesine ilişkin mevzuatta belediye başkanları, sadece ödenecek olan sosyal denge tazminat tutarını kanuni sınırlarda tespit etmek üzere yetkilendirilmiştir. Bunun dışında sözleşme hakkını toplu sözleşme gibi düşünmek ve sözleşme metnine yetkilendirilen husus dışında başkaca hükümler koymak mevzuata uygun değildir. Zira 4688 sayılı Kanun’un 32’nci maddesinde mahalli idarelerle imzalanan sözleşmenin Kanun’un uygulanması bakımından toplu sözleşme sayılamayacağı açıkça
belirtilmiştir.
Kamu idaresi cevabında Sayıştay 5. Dairesi’nin 13.04.2016 tarih ve 138 ilam nolu; 02.02.2016 tarih ve 148 karar sayılı ilamından bahisle kamu zararına yol açılmadığı belirtilmiştir. Ancak Sayıştay dairelerinin vermiş oldukları kararların ilgili yıl ve idare ile bağlı olduğu, dairelerin yargılama yaparken her bir olayı bütün kanıtlayıcı belgeleri ile değerlendirdikleri göz önüne alındığında ilgili Dairenin almış olduğu bir kararı genele teşmil ederek kamu zararı oluşmadığı iddiasında bulunmak doğru değildir. Kaldı ki Sayıştay 5. Dairesinin 30.03.2017 tarih ve 159 sayılı, 20.03.2019 tarih ve 119 sayılı, 29.05.2018 tarih ve 111 sayılı ilamlarında benzer konularda verilmiş tazmin hükümleri bulunmaktadır. Ayrıca, yine aynı konuda Sayıştay Temyiz Kurulunun 20.02.2019 tarih ve 45719 tutanak numaralı Kararı’nda da ilgili Dairesince verilen tazmin kararının tasdik edilmesine karar verildiği görülmektedir. Fazla ödenen sosyal denge tazminatının sorumlularından tazmin edilmesi hususunda verilmiş Sayıştay daire kararları ile söz konusu kararları tasdik eden Sayıştay Temyiz Kurulu kararlarına verilen örnekleri çoğaltmak mümkündür.
Sosyal Denge sözleşmesinde yer verilen bahse konu hususlar, 237 sayılı Taşıt Kanunu, 2429 sayılı Ulusal Bayramlar ve Genel Tatiller Hakkında Kanun ve 4736 sayılı Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Ürettikleri Mal ve Hizmet Tarifeleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun hükümlerine aykırılık teşkil etmektedir.
Ayrıca, sosyal denge tazminat ödemelerine getirilen tavan tutar uygulaması kamu idaresi cevabında belirtildiği gibi 2018-2019 yıllarını ilgilendiren 3. Dönem Toplu Sözleşmesi ile başlamamış, söz konusu yasal düzenlemenin yapılarak yürürlüğe girdiği 11.04.2012 tarihinden itibaren her bir sözleşme dönemi itibariyle uygulanmıştır. Bu bakımdan tavan tutar uygulaması 2012 yılından sonra yapılan her bir sosyal denge sözleşmesi için bulunmakta olup, yine her bir sözleşmenin kendi içinde değerlendirilerek ödenecek sosyal denge tazminatı miktarının tavan tutarın altında belirlenmesi esastır. Ancak, personel hesapları üzerinde yapılan incelemelerde 01.01.2018 – 31.03.2019 dönemini kapsayan ve Tüm Bel-Sen ile Avcılar Belediyesi arasında yapılan Toplu Sözleşmede, sosyal denge tazminat tutarının olması gereken tavan tutarın üzerinde belirlendiği görülmüştür. Yukarıda detaylı bir şekilde anlatıldığı üzere tavan tutarın üzerinde sosyal denge tazminatının ödeneceğine dair ilgili Sözleşmeye hüküm konulması mevzuata açıkça aykırılık oluşturmaktadır.
Söz konusu aykırılıkların giderilerek sosyal denge sözleşmesinin mevzuata uygun hale getirilmesi gerekmektedir. Bulgu konusu tespitin devam edip etmediği takip eden denetimlerde izlenecektir.