Karar Künyesi
Kamu İdaresi tarafından vergi kanunlarına ilişkin hükümlere aykırı hareket eden mükellefler veya sorumlular hakkında mevzuatta öngörülen cezaların uygulanmadığı görülmüştür.
2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun “Usul Hükümleri” başlıklı 98’inci maddesinde; bu Kanun’da aksine hüküm bulunmayan hallerde, bu Kanun’a göre alınacak vergi, harç ve katılma payları hakkında 213 sayılı Vergi Usul Kanunu ile 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiş olup 213 sayılı Kanun’un “Cezalar” başlıklı 331’inci maddesinde ise vergi kanunları hükümlerine aykırı hareket edenler hakkında, vergi ziyaı ve usulsüzlük cezası uygulanacağı ifade edilmiştir.
Bu kapsamda, 213 sayılı Kanun’un “Vergi Ziyaı” başlıklı 341’inci maddesinde vergi ziyaının, mükellefin veya sorumlunun vergilendirme ile ilgili ödevlerini zamanında yerine getirmemesi veya eksik yerine getirmesi yüzünden verginin zamanında tahakkuk ettirilmemesi veya eksik tahakkuk ettirilmesini ifade ettiği belirtilmiş olup Kanun'un “Vergi Ziyaı Cezası” başlıklı 344'üncü maddesinde mükellef veya sorumlu hakkında ziyaa uğratılan verginin bir katı tutarında vergi ziyaı cezası kesileceği hüküm altına alınmıştır.
Aynı Kanun’un “Usulsüzlüğün Tarifi” başlıklı 351’inci maddesinde ise usulsüzlük, vergi kanunlarının şekline ve usulüne ilişkin hükümlere riayet edilmemesi olarak tanımlanmış olup Kanun’un “Usulsüzlük Dereceleri ve Cezaları” başlıklı 352’nci maddesinde vergi ve harç beyannamelerinin süresinde verilmemiş olması halinde birinci derece usulsüzlük cezası kesileceği hüküm altına alınmıştır.
Öte yandan, 213 sayılı Kanun’un “Muhtelif Cezayı İstilzam Etmesi” başlıklı 336’ncı maddesinin birinci fıkrasında tek bir fiil ile vergi ziyaı ve usulsüzlük birlikte işlenmiş olursa bunlara ait cezalardan sadece miktar itibarıyla en ağırının kesileceği ifade edilmiştir.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca mükellef veya sorumluların, 2464 sayılı Kanun kapsamında bulunan vergi ve harçlara ilişkin beyannamelerini süresi içinde vermemiş olması halinde, vergilendirme ile ilgili ödevlerin zamanında yerine getirilmemesi halinin ortaya çıkacağı, söz konusu durumun verginin zamanında tahakkuk ettirilmemesine de sebebiyet vereceği değerlendirilmektedir. Bu halde ilgililer hakkında 213 sayılı Kanun’da belirtilen vergi ziyaı ve usulsüzlük cezalarının, Kanun’un “Muhtelif Cezayı İstilzam Etmesi”
madde hükmü nazara alınarak uygulanması gerekmektedir.
Yapılan incelemede 2464 sayılı Kanun’un “Verginin Tarhı ve Ödenmesi” başlıklı 16’ncı maddesinde hüküm altına alınan sürelerde mükellef veya sorumlular tarafından verilmesi gereken ilan ve reklam vergisine ilişkin beyannamelerin anılan sürelerde verilmediği, söz konusu hususun Kamu İdaresince gerçekleştirilen yoklamalar sonucunda tespit edildiği, ancak usule ilişkin kurallara riayet etmemek suretiyle verginin geç tahakkuk ettirilmesine neden olan ilgililer hakkında vergi ziyaı cezası veya usulsüzlük cezalarının uygulanmadığı tespit edilmiştir.
Kamu İdaresi tarafından ilan ve reklam vergisinin tahakkukuna ilişkin esas ve usullere riayet etmeyen ilgililer hakkında vergi ziyaı veya usulsüzlük cezalarının uygulanması gerekmektedir. Bu durum cezaların caydırıcı etkisi nedeniyle Kamu İdaresinin gelirlerinin artırılması bakımından önem arz etmektedir.