Karar Künyesi
Kurum gelir hesaplarının incelenmesi sonucunda; Ankara sınırlarında bulunan AVM
(Alışveriş Merkezi) içlerinde yer alan ilan ve reklamlar dolayısıyla ilçe belediyeleri tarafından tahakkuk ettirilmesi gereken İlan ve Reklam Vergisi’nin genel olarak Kurum tarafından gerçekleştirildiği görülmüştür. Bununla birlikte, söz konusu hususta tüm AVM’ler için uygulama birliği de bulunmadığı, bazı tahakkukların Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından, bazılarının ise ilçe belediyelerince yerine getirildiği tespit edilmiştir.
2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun 12’nci maddesinde söz konusu Vergi hakkında detaylı bilgilere yer verilmiştir.
5216 sayılı Kanun’un büyükşehir belediyelerinin görev, yetki ve sorumluluklarını belirleyen 7’nci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendinde; büyükşehir belediyelerinin yetkisinde bulunan yol, meydan, bulvar, cadde ve ana yollara yer verilmiş, aynı Kanun’un 23’üncü maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde ise aynen; “7 nci maddenin birinci fıkrasının (g) bendinde belirtilen alanlar ile bu alanlara cephesi bulunan binalar üzerindeki her türlü ilân ve reklamların vergileri ile asma, tahsis ve bakım ücretleri” ifadesine yer verilerek söz konusu gelirler büyükşehir belediyesinin gelirleri arasında zikredilmiştir.
Yukarıda yer verilen Kanun hükümlerine göre; büyükşehir belediyelerinin belirtilen alanlar ile bu alanlara cephesi bulunan binalar üzerindeki her türlü ilan ve reklamların hem vergilerini, hem de asma tahsis ve bakım ücretlerini almaya yetkili olduğu konusunda şüphe bulunmamaktadır.
Her ne kadar Kurum yetkilileri, AVM’lerin dış cepheleri gibi içlerinin de büyükşehir belediyelerinin yetkisinde olduğunu iddia etmiş ve söz konusu hususa Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından verilen bir Özelgeyi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi 2018 yılı Sayıştay Raporunu ve 5216 sayılı Kanun’un ilgili maddelerini örnek göstermişlerse de söz konusu iddianın kabulü mümkün değildir. Zira 5216 sayılı Kanun’un yukarıya aynen alınan 23’üncü maddesinde açıkça “binaların üzerindeki” ifadesine yer verilmiş, bina içleri ile alakalı herhangi bir hükme yer verilmemiştir.
Çeşitli kurumlar tarafından verilen özelge ve raporlar, konu hakkındaki ilgili kurum ve kişileri bağlar. Kanun’da bina içleri ile alakalı açık bir hüküm yazılmadığından salt diğer kurumlar için verilen özelge ve yazılan raporlardan yola çıkılarak kesin hüküm tesis edilmesi doğru bir yaklaşım değildir.
Nitekim benzer bir olayda Danıştay 9. Dairesinin 10.4.2019 tarih ve E.2015/8280,
K.2019/1527 sayılı Kararı’nda binaların ana caddeye cephesi olmayan yüzlerine veya bina içinde asılan panolara ilişkin tahakkuk ettirilecek verginin ilçe belediyelerince alınacağına hükmedilmiştir.
Yapılan incelemelerde Kurum tarafından bir uygulama birliğinin bulunmadığı, bazı AVM içlerinde yer alan ilan ve reklamlar için vergi tahakkuku yapılırken bazı AVM içleri için söz konusu tahakkukların yapılmadığı, hatta aynı AVM içinde yer alan bazı şirketlere tahakkuk kaydı yapılırken bazılarına yapılmadığı görülmüştür.
Yukarıda yer alan kanun hükümleri ve Yargı Kararı’nda da açıkça görüleceği üzere ana arter ve caddeye cephesi bulunsa da AVM içlerinde yer alan ilan ve reklamlar için büyükşehir belediyesi tarafından vergi tahakkuku yapılmasının mümkün olmadığı, söz konusu ilan ve reklamlara ilişkin vergilerin ilçe belediyelerince alınması gerektiği açıktır. Uygulamanın yargı kararları doğrultusunda düzeltilmesi ve aynı durum ve özelliklerde bulunan kişilere/şirketlere aynı usulün uygulanması ile uygulamada birliğin sağlanması önem arz etmektedir.