Karar Künyesi
Atık su bedellerinin su kullanım üzerinden alınması sebebiyle kuyu suyu kullanan abonelerden atık su bedelinin eksik tahakkuk ettirildiği görülmüştür.
ASAT Genel Müdürlüğü Tarifeler Yönetmeliği’nin “Abone Türleri” başlıklı 6’ncı maddesinde; “ Su ve kanalizasyon hizmetlerinden yararlanan, özel veya tüzel kişilerle su abone sözleşmesi yapılır. Atıksu üretimi olan ve cadde veya sokağından kanalizasyon şebekesi geçen her su abonesi, ayrı bir sözleşme yapmaya gerek olmaksızın aynı zamanda atıksu abonesidir.
Su abonesi olmaksızın, kendi kuyularından elde ettikleri suyu kullanıp atıksu üreten kişi ve kuruluşlarla da atıksu abone sözleşmesi yapılır.” Denilmektedir.
Atıksu tarifeleri ise ilgili Yönetmelik’in 14’üncü maddesinde açıklanmış olup su ve kanalizasyon hizmetlerinden yararlanan aboneler, tükettiği kadar suyu kirleteceğinden bunların uzaklaştırılması için atıksu bedeli ödemekle yükümlü olduğu belirtilmiştir.
Yine ilgili Yönetmelik’in “Şebeke suyu haricinde su kullanan atıksu aboneleri” başlıklı 14’üncü maddesinde; “Şehir şebeke suyunun yetersiz olması nedeniyle veya başka nedenlerle su abonesi olmayan özel ve tüzel kişiler; kendi imkânları ile kuyu vb. yerlerden elde ettikleri suyu, kullanıp kanalizasyon sistemine atıyorlar ise, türlerine göre atıksu bedeli ödemek durumunda olduklarından, ASAT'a müracaat ederek abone sözleşmesi yapmak zorundadırlar. Bu tür abonelerin atıksu tüketimi, su kaynağının çıkışına takılan sayaçla veya atıksu deşarj noktasına takılan atıksu debimetresi ile ölçülür.” Şeklinde hüküm altına alınmıştır.
Yapılan incelemelerde hem şebeke hem de kuyu suyu kullanan abonelerin olduğu görülmüş olup bu abonelere ilişkin atık su bedelleri kullanılan su bedeli üzerinden hesaplanmaktadır. Oysa hem şebeke hem kuyu suyu kullanan abonelerin atık su tüketim miktarları kullandığı şebeke suyu miktarı kadar olmamaktadır. Bu sebeple ilgili aboneler içinde bulunan otel, hamam, benzin istasyonu vs çok fazla su kullanan işletmeler için atık su bedeli şebeke suyu kullanımının az olması sebebiyle çok düşük hesaplanmaktadır. Bu durum neticesinde idare hem ciddi bir gelirden mahrum kalmakta hem çok yüksek maliyetle işletilen arıtma tesislerinde çok daha fazla maliyete katlanmaktadır.
Sonuç olarak çok fazla su kullanan işletmeler öncelik sırasına alınarak ilgili kullanıcıların sondaj suyu kuyularına debimetre takılması gerekmekte olup bu abonelere ilişkin atık su bedelinin hesaplanmasında sondaj kuyusundan çıkan su miktarının da dikkate alınması uygun olacaktır.
Kamu idaresi cevabında; “Yürütülen sahada kontrolleri sonucu su abonesi olup, aynı zamanda farklı su kaynağından (sondajdan) su temini yapan yerler tespit edilerek kayıt altına alınmaktadır. Bu tür kullanıcıların tespitine yönelik saha çalışmalarımız devam etmektedir. Ayrıca, bu hususla ilgili yeni karar verilmek üzere konu 2019 yılı Mayıs ayı Genel Kurul gündemine alınıp görüşülmüş ve komisyona havale edilmiştir. Haziran ayı devam Genel Kurul toplantısında alınacak karar uyarınca iş ve işlemler daha etkin biçimde yürütülecektir.” Denilmektedir.
Sonuç olarak Kamu idaresi cevabından anlaşılacağı üzere bulguya iştirak edilmiştir. Bulgu konusu hususa ilişkin gerekli çalışmaların yapılacağı belirtilmiş olup hususun kamu idaresinin gelirlerinde önemli bir artış sağlayacağı göz önünde bulundurularak müteakip denetim döneminde yapılacak incelemelerde izlenmesi gerekmektedir.