Karar Künyesi
İdare gelirleri açısından en önemli unsur niteliğinde olan su ve atık su tarifelerinin ilgili mevzuat hükümlerine uygun olarak tespit edilmediği görülmüştür.
2560 sayılı İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun’un “Tarife Tespit Esasları” başlıklı 23’üncü maddesinde, su satışı ile kanalizasyon sistemi bulunan yerlerdeki kullanılmış suların uzaklaştırılması giderleri için ayrı ayrı tarifeler yapılacağı, söz konusu tarifelerde yönetim ve işletme giderleri ile amortismanları doğrudan gider yazılan (aktifleştirilemeyen) yenileme, ıslah ve tevsi masrafları ve bir kar oranının esas alınacağı ve tarifelerin tespiti ile tahsilatla ilgili usul ve esasların bir yönetmelik ile belirleneceği hüküm altına alınmıştır.
Kanun’un verdiği yetkiye istinaden 07.07.2014 tarihli ve 2014/4 sayılı Yönetim Kurulu Kararı ile çıkarılan ŞUSKİ Tarifeler Yönetmeliği’nin “Tarifenin esasları” başlıklı 28’inci maddesinde su satışı ve atıksu tarifesi belirlenmesine ilişkin hangi unsurların dikkate alınacağı belirtilmiş olup bunlar; yönetim ve işletme giderleri, amortismanlar, aktifleştirilmeyen yenileme, iyileştirme (ıslah) ve genişletme (tevsi) giderleri, ikincisi ise % 10’dan aşağı olmayacak nispette kar oranıdır. Aynı maddede katı atık toplama, taşıma ve bertaraf ile atık su ücretlerinin, tam maliyet esaslı oranlar dahilinde Genel Kurul tarafından belirleneceği hükme bağlanmıştır.
Yukarıda bahsedilen mevzuat hükümlerinden anlaşılacağı üzere su ve atıksu tarife bedellerinin belirlenmesi hususunda hangi maliyet unsurlarının hesaplamaya katılması gerektiği konusuna açıklık getirilmiştir.
İdare hesap ve işlemleri üzerinde yapılan incelemelerde, kurulduğu yıl olan 2014’ den bu yana su ve atıksu tarife tespitine yönelik mevzuatın öngördüğü şekilde herhangi bir maliyet hesabının yapılmadığı görülmüş olup, kuruluş aşamasında gerçekçi maliyet unsurlarına dayanmadan belirlenen tarife bedellerine yıllar itibariyle Genel Kurul tarafından belirlenen
oranlarda zam yapıldığı yıl içinde ise ilgili tarifelere her ay TÜFE/ÜFE ortalamasının yansıtıldığı tespit edilmiştir.
Kaldı ki kuruluşta, su ve atıksu tarife bedellerine ilişkin mevzuata göre gerçekçi bir maliyet hesabının yapıldığı varsayımında, tarife bedelleri üzerinde her hangi bir dayanağı olmayan oranlarda yapılan artışların, günümüz maliyetlerinin üzerinde bir tarife bedeli belirlenmesi ihtimalini ya da tarifenin düşük belirlenmesiyle maliyetlerin karşılanamama riskini de beraberinde getirecektir.
Söz konusu uygulama nedeniyle halen yürürlükte olan su ve atıksu tarife bedellerinin gerçek maliyet unsurlarını yansıtmadığı, ilgili yatırımların finansmanı için en önemli gelir unsuru olan su ve atıksu bedelleri göz önünde bulundurulduğunda, su ve atıksu tarife bedellerine ilişkin mevzuatın öngördüğü şekilde maliyet hesaplamasının yapılması ve ilgili tarifelerin bu hesaplama doğrultusunda güncellenmesi gerekmektedir.