Karar Künyesi
İdare ile TÜM BEL-SEN arasında akdedilen sosyal denge tazminatı için imzalanan toplu iş sözleşmesinde, sözleşmenin konusu ve amacı dışında hükümlerin yer aldığı tespit edilmiştir.
Belediyeler ve bağlı kuruluşları ile il özel idarelerinin kadro ve pozisyonlarında istihdam edilen kamu görevlilerine sosyal denge tazminatı ödenebileceğine, 11.04.2012 tarih ve 28261
sayılı Resmi Gazete' de yayımlanan 6289 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 33'üncü maddesiyle 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye eklenen Ek 15'inci maddeyle izin verilmiş; yine aynı Kanun’un 22'nci maddesiyle de 4688 Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’nu 32'nci maddesi başlığıyla birlikte bu doğrultuda değiştirilmiştir.
Buna göre; 27.6.1989 tarihli ve 375 sayılı KHK'nın ek 15'inci maddesi hükümleri çerçevesinde sosyal denge tazminatının ödenmesine belediyelerde belediye başkanının teklifi üzerine belediye meclisince, il özel idaresinde valinin teklifi üzerine il genel meclisince karar verilmesi halinde, sözleşme döneminde verilecek sosyal denge tazminatı tutarını belirlemek üzere ilgili mahalli idarede en çok üyeye sahip sendikanın genel başkanı veya sendika yönetim kurulu tarafından yetkilendirilecek bir temsilcisi ile belediyelerde belediye başkanı, il özel idaresinde vali arasında toplu sözleşme sürecinin tamamlanmasını izleyen üç ay içerisinde sözleşme yapılabilecektir.
Kanun hükmünden açıkça anlaşılacağı üzere belediye başkanı ile sendika temsilcisi sadece ödenecek olan sosyal denge tazminat tutarını kanuni sınırlarda tespit etmek üzere yetkilendirilmiştir. Bunun dışında sözleşme hakkını toplu sözleşme gibi düşünmek ve sözleşme metnine yetkilendirilen husus dışında başkaca hükümler koymak yersizdir. Zira 4688 sayılı Kanun'un 32'nci maddesinde mahalli idarelerle imzalanan sözleşmenin Kanun’un uygulanması bakımından toplu sözleşme sayılamayacağı açıkça belirtilmiştir.
Belediye ile Tüm-Bel-Sen arasında akdedilen ve 01.01.2018-31.12.2019 döneminde geçerli olan sözleşmesinin;
“İş Sağlığı, Güvenliği ve İş Güvencesi” başlıklı maddesinde “1) Çalışanlardan, tedavisi resmi kurumlarda yapılamayacağı sağlık kurulu raporu ile belgelenen hastaların tedavi giderleri mevzuatlar çerçevesinde özel kuruluşlarda ve gerekirse yurt dışında yapılması gereken durumlarda tedavi masrafları işverence karşılanır. 2) yılda bir kez çalışanlara tam teşekküllü genel sağlık taraması yapılması, bulguların olumsuz çıkması halinde daha ileri tetkiklerin yapılması işverence sağlanır. 3)….”
“Belediye Organlarına Gözlemci Olarak Katılma” başlıklı maddesinde “1) Sendika; Belediye Meclisi, Belediye Encümeni ve bu kapsamda kurulacak komisyonlara iki gözlemci ile katılma hakkına sahiptir.”
“Belediyenin Sosyal Faaliyet ve İmkânlarından Yararlanma” başlıklı maddesinde “ a) Belediyenin mülkiyeti ve kendi varlıkları üzerinde kurulu olup, Belediye ya da özel kurumlarca işletilen etüt, spor, kültür vb tesislerden; çalışanlar, eş ve çocukları ücretsiz yararlanır. b)….
“Ailenin Korunması” başlıklı maddesinde “a) Sözleşmeden yaralanan çalışan, eşine ve çocuklarına aile içi şiddet uyguladığı, mahkeme tarafından tespit edilmesi halinde, sözleşme hükümlerinde yer alan mali ve sosyal haklar çalışanın eşi veya çocuklarına ödenir.”
“Ücretli İzinler” başlıklı maddesinde “b) 8 Mart Dünya kadınlar Gününde kadın çalışanlar ücretli izinli sayılır ve net 500,00 TL ücret ödenir” hükümlerine içerdiği görülmüştür.
Yukarıda belirtilen mevzuat hükümlerinden anlaşılacağı üzere belediye başkanı ile sendika temsilcisi sadece ödenecek olan sosyal denge tazminat tutarını kanuni sınırlarda tespit etmek üzere yetkilendirilmiştir. Bunun dışında sözleşmeye konulan bu hükümlerin sözleşmenin konusu ve amacı dışında olduğu düşünülmektedir.
Kamu idaresi cevabında; “Toplu iş sözleşmesine konulan iş sağlığı ve iş güvencesi, belediye organlarına gözlemci olarak katılma, belediyenin sosyal faaliyet ve imkânlarından yararlanma, ailenin korunması, ücretli izinler başlıkları altında sayılan ifadelerin yeni toplu iş sözleşmesi sürecinde yeniden gözden geçirilerek bu hükümlerden arındırılacağı görüşülecektir.” denilmiştir.
Sonuç olarak Başkanlığımıza gönderilen kamu idaresi cevabında; bulguda belirtilen görüşler doğrultusunda uygulama yapılacağı ifade edildiğinden bu aşamada önerilecek başka bir husus bulunmamaktadır.
Bulgu konusu tespitin devam edip etmediği takip eden denetimlerde izlenecektir.