İndirimli bina vergisinden yararlanma şartlarını taşımayan kişilerin söz konusu indirimden faydalandırıldığı görülmüştür.

1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu’nun “Nispet” başlıklı 8’inci maddesinin ikinci fıkrasında; Cumhurbaşkanının, kendisine bakmakla mükellef kimsesi olup on sekiz yaşını doldurmamış olanlar hariç olmak üzere hiçbir geliri olmadığını belgeleyenlerin, gelirleri münhasıran kanunla kurulan sosyal güvenlik kurumlarından aldıkları aylıktan ibaret bulunanların, gazilerin, engellilerin, şehitlerin dul ve yetimlerinin Türkiye sınırları içinde brüt 200 m²yi geçmeyen tek meskeni olması halinde, bu meskenlerine ait vergi oranlarını sıfıra kadar indirmeye yetkili olduğu hüküm altına alınmıştır.

İndirimli emlak vergisi uygulamasına ilişkin oranları belirleme yetkisi önceden Bakanlar Kurulu’nda iken, bu yetki 02.07.2018 tarih ve 700 sayılı KHK’nin 59’uncu maddesiyle Cumhurbaşkanına devredilmiştir.

Anılan hükmün verdiği yetkiye dayanılarak çıkarılan 2006/11450 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile belirli şartları taşıyan kişilerin indirimli emlak vergisi oranı 2007 ve sonraki yıllar için sıfıra indirilmiştir. Söz konusu indirimden yararlanacak kişilerin sağlaması gereken şartlar ise 1319 sayılı Kanun ve Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliğlerinde ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.

12.05.2005 tarihli ve 25813 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 44 seri No.lu Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliği’ne göre; hiçbir geliri olmadığını taahhüt eden mükelleflerin, indirimli vergi oranından yararlanabilmeleri için, gelir vergisine tabi hizmet karşılığı elde edilen herhangi bir gelirinin olmaması; mükelleflerin, bu türden bir gelir elde etmeleri veya ikinci bir meskene sahip olmaları halinde ise bu değişikliği mükellefiyetlerinin bulunduğu belediyeye bildirmesi gerekmektedir. Ayrıca söz konusu Tebliğ’de indirimli vergi oranından yararlanma


şartlarını taşımadığı halde, gerçek dışı taahhütte bulunarak indirimli vergi oranından yararlanan mükellefler ile durumunda meydana gelen değişikliği bildirmeyen mükelleflerden alınması gereken verginin, cezalı olarak ve gecikme faizi ile birlikte alınacağı düzenlenmiştir.

27.07.2011 tarihli ve 28007 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 57 Seri No.lu Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliği’nde ise; emlak vergisi mükelleflerinden emlak vergisi bildirimi dışında bir belge talep edilmeyeceği; emlak vergisi işlemlerinde mükellefler tarafından bildirilen hususların teyidinin, mükelleflerden belge istenmeden belediyelerce ilgili kurum ve kuruluşlardan elektronik ortamda yapılması gerektiği belirtilmiştir.

Söz konusu düzenlemelerle mükelleflerin kolay ve hızlı bir şekilde kanuni haktan yararlanması ve mükelleflere külfet doğuracak taleplerde bulunulmaması gerektiği ortaya konulmaktadır. Ancak indirimden yararlanan kişilerin beyanlarının doğruluğunu ve indirim şartlarını taşıyıp taşımadıklarını teyit etmek amacıyla etkin bir mekanizmanın kurulması; emlak vergisine ilişkin gelir kaybının önlenmesine ve gerçek dışı taahhütte bulunan mükelleflerden alınması gereken verginin, cezalı ve gecikme faizi ile birlikte alınmasına imkân sağlayacaktır.

Yapılan incelemede; indirimli emlak vergisinden yararlanan mükelleflerden 174’ünün sosyal güvenlik kayıtlarında aktif sigortalılıklarının bulunduğu, 95’inin ise mükellefiyetlerinin ölüm sebebiyle sona erdiği tespit edilmiştir.

Kamu idaresi cevabında ölüm sebebiyle sona erdiği tespit edilen mükellefiyetlerin idarece düzeltildiği ifade edilmişse de aktif sigortalılıkları bulunan mükellefler ile ilgili herhangi bir çalışma yapılmadığı görülmüştür.

Şartları taşımayan kişilerin indirimli emlak vergisinden yararlandırılmasına son verilerek indirimden yararlanan kişilerin gerekli şartları taşıyıp taşımadığının tespiti için etkin bir kontrol mekanizmasının oluşturulması gerekmektedir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?