Belediye tarafından kiralanan araçların, çalışma şeklinin takip edilebilmesi için gerekli mevcut otomasyona dâhil edilmediği ve Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller gereğince kiralanan araçların sözleşmelerinde yüklenicinin yükümlülüklerini yerine getirmediğinde uygulanacak cezai şartların öngörülmediği tespit edilmiştir.

  1. İdarenin Tasarrufundaki Araçların Araç Takip Sistemine Dahil Edilmemesi


    5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun “Hesap verme sorumluluğu” başlıklı 8’inci maddesinde; her türlü kamu kaynağının elde edilmesi ve kullanılmasında görevli ve yetkili olanların, kaynakların etkili, ekonomik, verimli ve hukuka uygun olarak elde edilmesinden, kullanılmasından, muhasebeleştirilmesinden, raporlanmasından ve kötüye kullanılmaması için gerekli önlemlerin alınmasından sorumlu olduğu ifade edilmiştir.

    Aynı Kanun’un “Mal yönetiminde etkililik ve sorumluluk” başlıklı 48'inci maddesinde ise, kamu idarelerine ait malların tahsis, yönetim, kullanma işlemlerinin; mevzuatında öngörülen kurallar dâhilinde, hizmetin amacına uygun olarak verimlilik ve tutumluluk ilkesine göre yapılmasının gerektiği ve bu ilkeye aykırı eylem ve işlemlerden doğacak zararlardan, malların yönetimi veya kullanılması hususunda yetki verilenlerin sorumlu olacağı belirtilmiştir.

    Ayrıca Kamu kurum ve kuruluşlarının harcamalarında tasarruf sağlanması ve kamu kaynaklarının etkili, ekonomik ve verimli kullanımına ilişkin Tasarruf Tedbirleri ile ilgili 2021/14 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile resmi taşıtların edinilmesi ve kullanılmasına ilişkin düzenlenmeler yapılmıştır.

    Anılan Genelgede; taşıtların verimli kullanımı ile işletme maliyetlerinin asgari seviyeye indirilmesine yönelik gerekli önlemler idarelerce alınacağı, taşıtların masraflarının gider türleri itibariyle plaka bazında düzenli olarak kaydedileceği, harcama yetkililerince taşıtların çalışma süresinin, güzergahının, ortalama yakıt tüketim değerinin, bakım maliyetlerinin ve sürücü performanslarının düzenli olarak izleneceği ibaresi yer almıştır.

    Yapılan incelemede; İdare tarafından 2022 yılı içerisinde doğrudan temin yöntemi ile 46 adet araç kiralandığı fakat bu araçların takibine ilişkin otomasyon sisteminin kurulmadığı veya mevcut otomasyon sistemine dâhil edilmediği tespit edilmiştir.

    Kiralanan araçların hakediş ödemeleri, sözleşmelerinde belirtildiği üzere ‘fiili çalışma şartı’ esas alınarak yapılmaktadır. Fakat idare tarafından fiili çalışma şartının doğruluğunun kontrol edilebileceği herhangi bir kanıtlayıcı belge (görev emri vs.) de tarafımıza sunulamamıştır.

    Sonuç olarak, kiralanan araçların anılan mevzuat hükümlerinin gereğini sağlamak ve yapılan ödemenin doğruluğunu kontrol etmek amacıyla araç takip sistemine dâhil edilmesiyle, bu araçların akaryakıt tüketimlerinin ve kullanım durumlarının daha etkin bir şekilde takip edilebileceği değerlendirilmektedir.


  2. Kiralanan Araçların Sözleşmelerinde Ceza Koşulu Öngörülmemesi


4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “İhale ve ön yeterlik dokümanın içeriği ve idari şartnamede yer alması zorunlu hususlar” başlıklı 27’nci maddesine göre; ihale dokümanında, isteklilere talimatları da içeren idari şartnameler ile yaptırılacak işin projesini de kapsayan teknik şartnameler, sözleşe tasarısı ve gerekli diğer belge ve bilgiler bulunacaktır. Anılan maddenin (r) bendine göre, idari şartnamede ihale konusuna göre ihale konusu işin başlama ve bitirme tarihi, yapılma yeri, teslim şartları ve gecikme hainde alınacak cezaların belirlenmesi zorunludur.

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun “Borcun İfa Edilmemesi” başlıklı 112’nci maddesine göre; borç hiç veya gereği gibi ifa edilmezse borçlu, kendisine hiçbir kusurun yüklenemeyeceğini ispat etmedikçe, alacaklının bundan doğan zararını gidermekle yükümlü olacaktır. Dolayısıyla taraflar alacak ve borç ilişkisine girerken; alacaklının alacağını güvence altına almak için sözleşmeye ceza koşulu maddesi ekletmesi gereklidir.

Yapılan incelemede; İdare tarafından yılı içinde gerçekleştirilen araç kiralama ihalelerinde, yüklenicinin sözleşme gereği üzerine düşen sorumluluklarını yerine getirmemesi durumunda kendisine uygulanacak herhangi bir ceza koşulun öngörülmediği görülmüştür.

Ceza koşulu, borcun hiç ya da gereği gibi ifa edilmemesi halinde borçlu tarafından alacaklıya ödenmesi önceden kararlaştırılmış edimdir. Böylelikle ceza koşulu, borçluyu edimi ifaya zorlayıcı bir baskı aracı olmanın yanı sıra alacaklı için de bir teminat oluşturmaktadır. Nitekim bu teminatın sağlanması ve ifanın daha etkin olarak yerine getirilebilmesi için ilgili cezai şartların ihale dokümanlarına konulması gerekmektedir.

Kamu idaresi tarafından gönderilen cevapta özetle, idarenin tasarrufundaki tüm araçların (kiralık araçlar dâhil) araç takip sistemine entegre edildiği, kiralanan araçların ise sözleşmelerine cezai müeyyide hükmünün ekleneceği belirtilmiştir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?