Yapılan incelemelerde, Şirket alacağının bir kısmından yönetim kurulu kararıyla vazgeçildiği görülmüştür.

213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun “Vazgeçilen alacaklar” başlıklı 324’üncü maddesinde; “Konkordato veya sulh yoluyla alınmasından vazgeçilen alacaklar, borçlunun defterlerinde özel bir karşılık hesabına alınır. Bu hesabın muhteviyatı alacaktan vazgeçildiği yılın sonundan başlayarak üç yıl içinde zararla itfa edilmediği takdirde kar hesabına naklolunur.” ifadesine yer verilmektedir.

Madde hükmünde bir alacaktan vazgeçilebilmesi için söz konusu alacağın konkordato veya sulh yoluyla yapılacağı belirtilmiştir. Ancak Şirket yönetim kurulu tarafından 23.08.2021 tarih 144 sayılı yönetim kurulu kararıyla;

Büyükşehir Belediyesi şirketi olan Kayseri Ulaşım Tur.İnş.Pro.Tel.San.Tic.A.Ş.’nin 2020-2021 yıllarına ait 16.658.468,87 TL borç tutarının tamamının ödenmesi kaydıyla 2.483.774,69 TL gecikme zammı ve 447.079,44 TL Katma Değer Vergisi bedelinin alınmamasına ilişkin karar alınmıştır.

Konkordato, İcra ve İflas Kanunu'nda düzenlenmiş, usul ve esasları ayrıntılı bir şekilde ortaya konulmuş olmakla birlikte, sulh yoluyla alacaktan vazgeçmeye ilişkin herhangi bir şekil şartı mevzuatta tanımlanmıştır. Sulh yolu ile alınmasından vazgeçilen alacağa ilişkin Kayseri Vergi Dairesi Başkalığının 23.01.2017 tarih ve 50426076-125[9-2014/20-241]-8 sayılı muktezasında alacaktan vazgeçildiğine dair şirket yönetim kurulu kararı Vergi İdaresi tarafından kanaat verici bir vesika olarak değerlendirilmediği ifade edilmiştir.

Buna göre alacaktan vazgeçmeye yönelik alınan şirket yönetim kurulu kararlarının kanaat verici vesika olarak kabulü mümkün olmayıp mahkeme huzurunda alacaktan

vazgeçildiğine ilişkin olarak düzenlenmiş belgeler veya şirket tarafından alacaktan vazgeçilmesine dair karşı tarafla yapılacak anlaşmanın bulunması gerekmektedir. Ayrıca yukarıda yer verilen açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, konkordatoda, tahsil imkansızlığı bulunmakta olup bu durumun sulh yolunda da aranması maddenin “konkordato veya sulh” müesseseleri biçiminde düzenlenmiş olmasından kaynaklı olan bir zorunluluktur.

Bu sebeple Şirket tarafından vazgeçilen 2.483.774,69 TL tutarın vergi mevzuatı gereği kanunen kabul edilen gider olarak giderleştirilmesi ve 447.079,44 TL Katma Değer Vergisinin indirim konusu yapılması mümkün bulunmamaktadır.


Kararla ilgili sorunuz mu var?