Karar Künyesi
İdare tarafından, meclis kararı ile Ataşehir Kent Konseyine muhtelif büyüklükte ve nitelikte 5 adet taşınmaz tahsis edildikten sonra bu taşınmazlardan 4 tanesi Konsey tarafından derneklere tahsis edilmiş olup söz konusu taşınmazlar, dernekler tarafından tahsis amacına aykırı kullanılmaktadır.
5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 75’inci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde; İdarenin, belediye meclisinin kararı üzerine yapacağı anlaşmaya uygun olarak görev ve sorumluluk alanlarına giren konularda, kendilerine ait taşınmazları, aslî görev ve hizmetlerinde kullanılmak üzere bedelli veya bedelsiz olarak mahallî idareler ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarına devredebileceği veya süresi yirmi beş yılı geçmemek üzere tahsis edebileceği; bu taşınmazların, tahsis amacı dışında kullanılması hâlinde ise tahsis işlemini iptal edileceği belirtilmiştir.
Mezkûr Kanun’un 76’ncı maddesinde Kent Konseyi’ne ilişkin düzenlemelere yer verilmiştir. Mezkûr maddenin ikinci fıkrasında, “Belediyeler kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının, sendikaların, noterlerin, varsa üniversitelerin, ilgili sivil toplum örgütlerinin, siyasî partilerin, kamu kurum ve kuruluşlarının ve mahalle muhtarlarının temsilcileri ile diğer ilgililerin katılımıyla oluşan kent konseyinin faaliyetlerinin etkili ve verimli yürütülmesi konusunda yardım ve destek sağlar.” ifadelerine yer verilmiştir.
Kent Konseyi Yönetmeliği’nin 16/A maddesinde de, “Belediyeler kent konseylerine, bütçelerinde ödenek ayırmak suretiyle ayni ve nakdi yardım yapar ve destek sağlar.” denilerek, 5393 sayılı Kanun’a uygun olarak kent konseylerine ayni ve nakdi yardım ile destek sağlanacağı hükmüne yer verilmiştir.
Yönetmelik’te kent konseyi; merkezi yönetimin, yerel yönetimin, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının ve sivil toplumun ortaklık anlayışıyla, hemşehricilik hukuku çerçevesinde buluştuğu, kentin kalkınma önceliklerinin, sorunlarının, vizyonlarının sürdürülebilir kalkınma ilkeleri temelinde belirlendiği, tartışıldığı, çözümlerin geliştirildiği ortak aklın ve uzlaşmanın esas olduğu demokratik yapılar ile yönetişim mekanizmaları olarak tanımlanmıştır.
Belediyelerin taşınmaz tahsisleri 5393 sayılı Kanun’un 75’inci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde düzenlenmiştir. Buna göre de İdare, taşınmazlarının tahsisini, asli görev ve hizmetlerinde kullanılmak üzere ancak mahalli idareler ile kamu kurum ve kuruluşlarına yapabilecektir. Bu nedenle, Konseyin faaliyetleri için yardım ve destek sağlanması ifadesine dayanarak taşınmaz tahsisi yapılması ve söz konusu taşınmazların Konsey tarafından çeşitli hemşehri derneklerine ve meslek derneğine tahsis edilmesi amacına aykırı bir uygulama olmuştur. Kaldı ki bu taşınmazlar üzerinde, uzun yıllar boyunca derneklerin işgali bulunduğu gibi dernekler tarafından üç taşınmazın önemli bir kısmı lokanta, ocakbaşı/restaurant ve kafeterya faaliyetlerinde kullanılmaktadır.
İdare tarafından Konseye tahsis edilen taşınmazlara ilişkin bilgiler aşağıdaki tablodaki gibidir:
Tablo 10:Konseye Tahsis Edilen Taşınmazlar
Sıra | Kullanım | Adres | Mevcut Yapı Alanı (m2) | Dernek Tarafından İlk İşgal Tarihi |
1 | Kent Konseyi (Erdal Eren Kültür Merkezi) | Mustafa Kemal Mah. 3004 Cad. | 2.850,00 | - |
2 | K…D…Derneği | Ferhatpaşa Mah. Çarşı Sok. | 600,00 | 26.05.2014 |
3 | A…H…Derneği | Barbaros Mah. Lale Sok | 406,02 | 22.10.2013 |
4 | A…T…Derneği | Barbaros Mah. Lale Sok. | 305,55 | 20.11.2013 |
5 | A…O…Derneği | Küçükbakkalköy Mah. Kocasinan Cad. | 202,41 | - |
Yukarıdaki tabloda yer alan taşınmazlardan sadece 1 sıra numaralı Erdal Eren Kültür Merkezinde Ataşehir Kent Konseyinin Koordinasyonunda faaliyetler yürütülmektedir. Diğer taşınmazlar derneklere tahsis edildiği gibi 2 sıra numaralı dernek hariç olmak üzere diğerleri tarafından tahsis amacına aykırı olarak ayrıca lokanta, ocakbaşı/restaurant ve kafeterya gibi ticari faaliyetler yapılmaktadır. Bu durum da hem kent konseylerinin kuruluş hem de taşınmazların tahsis amacıyla bağdaşmamaktadır. Taşınmazların tabloda görüldüğü üzere dernekler tarafından uzun yıllardır işgal edilmiş olması da bu hususu desteklemektedir. Netice itibarıyla, İdare tarafından Ataşehir Kent Konseyine yapılan taşınmaz tahsisleri bizatihi mevzuata aykırılık oluşturur iken, söz konusu taşınmazların işgalci durumundaki derneklere Konsey tarafından tahsis edilmesi de yasal düzenlemeye uygun değildir.
Yukarıda yer alan denetim tespiti üzerine, İdare tarafından; taşınmazların meclis kararı ile 5393 sayılı Kanun’un 13’üncü ve 77’nci maddeleri kapsamında ilçedeki sivil toplum kuruluşları ile beraber kullanılmak üzere Ataşehir Kent Konseyine ayni yardım olarak tahsis edildiği, Kent Konseyine tahsis edilen taşınmazların bazılarının, Kent Konseyi ile bahsi geçen dernekler arasında yapılan işbirliği protokolleri çerçevesinde, söz konusu dernekler tarafından kullanılmaya başlandığının tespiti üzerine ecrimisil uygulamasına geçildiği ve bu uygulamanın halen devam ettiği, ayrıca söz konusu taşınmazların dernekler tarafından tahsis amacına uygun olarak kullanılması için gerekli kontrol ve denetimlerin yapılmasının Muhtarlık İşleri Müdürlüğü aracılığıyla Ataşehir Kent Konseyine bildirildiği belirtilmekle birlikte Sayıştay Raporunun gereği olarakta, söz konusu taşınmazların tahliye edilerek Belediyeye iade edilmesine yönelik işlemlerin başlatılması amacıyla Emlak ve İstimlak Müdürlüğüne yazı yazıldığı ifade edilmiştir.
Oysaki, bulguda da belirtildiği üzere, belediyelerin taşınmaz tahsisleri 5393 sayılı Kanun’un 75’inci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde düzenlenmiştir. Buna göre de İdare, taşınmazlarının tahsisini, asli görev ve hizmetlerinde kullanılmak üzere mahalli idareler ile kamu kurum ve kuruluşlarına yapabilecektir. Kent konseylerinin kamu tüzel kişiliği bulunmamaktadır. Bu nedenle, Konseyin faaliyetleri için yardım ve destek sağlanması ifadesinden taşınmaz tahsisi yapılabilmesi yönünden bir anlam çıkarmak hatalı bir yoruma neden olacaktır.
5393 sayılı Kanun’un 13’üncü maddesinde, Belediyenin, hemşehriler arasında sosyal ve kültürel ilişkilerin geliştirilmesi ve kültürel değerlerin korunması konusunda gerekli çalışmaları yapabileceği; bu çalışmalarda üniversitelerin, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının, sendikaların, sivil toplum kuruluşları ve uzman kişilerin katılımını sağlayacak önlemler alabileceği; aynı Kanun’un 77’nci maddesinde belediyenin sağlık, eğitim, spor, çevre, sosyal hizmet ve yardım, kütüphane, park, trafik ve kültür hizmetleriyle yaşlılara, kadın ve çocuklara, engellilere, yoksul ve düşkünlere yönelik hizmetlerin yapılmasında beldede dayanışma ve katılımı sağlamak, hizmetlerde etkinlik, tasarruf ve verimliliği artırmak amacıyla gönüllü kişilerin katılımına yönelik programlar uygulayacağı ifadelerine yer verilmiştir. Ancak, Kent Konseyine tahsis edilen ve Konsey tarafından da çeşitli derneklere tahsis edilen taşınmazların bu maddelerde bahsi geçen “çalışma”, “dayanışma ve katılım” ve “programlar” ifadeleri ile bir ilgisinin olmadığı düşünülmektedir. Kaldı ki, taşınmazların bir kısmı dernekler tarafından ticari amaçta kullanılmakta olup sadece ilgili derneklere maddi fayda sağlamaktadır.
Kent Konseyinin kamu tüzel kişiliği yoktur. Bu nedenle taşınmaz tahsis edilmesi mevzuata uygun olmadığı gibi 5 adet taşınmazın tahsis edilmesi ise işin “yardım” boyutunu aşmaktadır. Üstelik taşınmazların önemli kısmı Konsey tarafından kullanılmamaktadır. Diğer taraftan Kent Konseyi ile söz konusu dernekler arasında bu taşınmazların dernekler tarafından kullanılmasına yönelik işbirliği protokolü imzalanmış olması, bu kullanımlar için ecrimisil tahsil ediliyor olması ve taşınmazların dernekler tarafından işbirliği protokolünde öngörülen tahsis amacına uygun olarak kullanılması için gerekli kontrol ve denetimlerin yapılıyor olması İdare tarafından Ataşehir Kent Konseyine yapılan taşınmaz tahsislerin mevzuata aykırı olması durumunu ortadan kaldırmamaktadır.
Netice itibarıyla, İdare tarafından Ataşehir Kent Konseyine yapılan taşınmaz tahsisleri bizatihi mevzuata aykırılık oluşturur iken, söz konusu taşınmazların işgalci durumundaki derneklere Konsey tarafından tahsis edilmesi de yasal düzenlemeye uygun değildir.