Karar Künyesi
Emlak vergisinden muaf tutulan mükelleflerin, muafiyet için gerekli şartları taşıdıkları hususunda etkin bir kontrol mekanizmasının bulunmadığı görülmüştür.
1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu’nun 8’inci maddesinde,
“…
Cumhurbaşkanı, kendisine bakmakla mükellef kimsesi olup on sekiz yaşını doldurmamış olanlar hariç olmak üzere hiçbir geliri olmadığını belgeleyenlerin, gelirleri münhasıran kanunla kurulan sosyal güvenlik kurumlarından aldıkları aylıktan ibaret bulunanların, gazilerin, engellilerin, şehitlerin dul ve yetimlerinin Türkiye sınırları içinde brüt 200 m²’yi geçmeyen tek meskeni olması (intifa hakkına sahip olunması hali dahil) halinde, bu meskenlerine ait vergi oranlarını sıfıra kadar indirmeye yetkilidir. Bu hüküm, yukarıda belirtilenlerin tek meskene hisse ile sahip olmaları halinde hisselerine ait kısım hakkında da uygulanır. Muayyen zamanda dinlenme amacıyla kullanılan meskenler hakkında bu hüküm uygulanmaz. Geliri olmadığını belgelemenin usul ve esaslarını belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir…”
Hükmü yer almakta olup kimlerin mesken vergisinden istisna edileceğine Cumhurbaşkanının yetkili olduğu, geliri olmadığını belgelemenin usul ve esaslarının da Hazine ve Maliye Bakanlığınca belirleneceği ifade edilmiştir.
Yukarıda yer verilen hükme istinaden yürürlükte olan Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliğlerinde indirimli mesken vergisinden (sıfır oranlı vergi) yararlanacaklarda aranan şartlar açıklanmıştır.
Çeşitli tarihlerde yürürlüğe giren ve uygulamaya yönelik düzenlemeler içeren Genel
Tebliğler ile Bakanlar Kurulunca belirlenecek indirimli vergi oranından Türkiye'de brüt yüzölçümü 200 m2’yi geçmeyen tek meskeni olan veya tek meskenin intifa hakkına sahip bulunanların kimler olacağı ve aranan şartlar ile belgeler aşağıdadır:
-Kendisine bakmakla mükellef kimsesi olup 18 yaşını doldurmamış olanlar hariç olmak üzere hiçbir geliri olmadığını belgeleyenler: Hiçbir geliri olmadığını beyan eden mükelleflerin, indirimli vergi oranından yararlanabilmeleri için, hizmet karşılığı elde edilen ücret geliri, ticari, sınaî ve mesleki faaliyet geliri, tarımsal faaliyet geliri, menkul ve gayrimenkul geliri, faiz ve temettü geliri veya benzeri türde bir gelirinin olmaması,
-Gelirleri münhasıran kanunla kurulan sosyal güvenlik kurumlarından aldıkları emekli, dul, yetim, ölüm ve malûliyet aylığından ibaret bulunanlar: Sosyal güvenlik kurumlarından emekli, dul, yetim, ölüm ve malûliyet aylığı alanların, bu aylıkları dışında başka gelirlerinin bulunmaması,
-Gaziler: Bina vergisi indiriminden yararlanabilmeleri için herhangi bir faaliyet veya gelir şartı aranılmayacak, bunların her hal ve takdirde bina vergisi indiriminden yararlanacağı,
-Şehitlerin dul ve yetimleri. Bina vergisi indiriminden yararlanabilmesi için herhangi bir faaliyet veya gelir şartı aranılmayacak, bunların her hal ve takdirde bina vergisi indiriminden yararlanacağı,
-Engelliler: İndirimli bina vergisi oranından yararlanabilmeleri için bu durumlarının tam teşekküllü Devlet hastanesinden alınmış olan sağlık kurulu raporu veya engelli kimlik kartı ile ilgili belediyelerce belgelendirilmesi
Diğer taraftan birden fazla meskeni olanlar veya birden fazla meskende hisseye sahip olanlar ile muayyen zamanlarda dinlenme amacıyla kullanılan meskenler için söz konusu indirimli vergi oranının uygulanması mümkün değildir.
Yukarıda yer verilen hükümler uyarınca İdare tarafından muafiyet hakkı tanınan ve ‘0’ oranlı Emlak Vergisi uygulanan 1877 emekli, 140 ev hanımı, 78 engelli ve 5 gazi olmak üzere Toplamda 2100 kişi bulunmaktadır. Söz konusu mükelleflerden indirim şartlarını sürdürenlerin kontrolü sadece Düzce İli sınırları dahilinde bir iş yeri açması veya ikinci bir taşınmaz için emlak vergisi tahakkuk etmesi üzerine tespit yapılması ile sınırlıdır. Özellikle Sosyal Güvenlik ve Vergi Dairesi sistemi üzerinden aktif sigortalılık, emekli aylığı dışında aylık ya da gelir elde etme ve Düzce sınırları dışında vergi mükellefiyeti tesis edilme hususlarının etkin bir şekilde tespit edilemediği, buna ilişkin sorgulama ve araştırma işlemlerinde eksiklik olduğu görülmüştür. İdare tarafından muafiyetlere ilişkin yoklama ve tespit işlemleri personel eksikliği
nedeniyle bahsedilen ölçüde yerine getirilememektedir. Nitekim muafiyet tanınan kişilerin beyanları doğrultusunda İdarece muafiyet işleminin uygulanması ve beyan dışında belge, bilgi talep edilmemesi 57 seri no.lu Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliği’nin de amir hükmüdür. Tebliğe göre, Emlâk Vergisi mükelleflerinden Emlâk Vergisi bildirimi dışında tapu sureti, kimlik fotokopisi, vergi kimlik numarasını gösteren belge, elektrik ve su abone belgesi, yapı kullanma izin belgesi, m2 cetveli veya başkaca bir belge talep edilmeyeceği, belediyelerce Emlâk Vergisi işlemlerinde mükellefler tarafından bildirilen hususların teyidinin, mükelleflerden belge istenmeden ilgili kurum ve kuruluşlardan yapılması gerektiği, belediyelerce, mükelleflere ait kimlik bilgilerinin, İçişleri Bakanlığı Kimlik Paylaşım Sistemi üzerinden, tapu kayıtlarının ise Tapu ve Kadastro Bilgi Sisteminden alınabileceği, ayrıca mükelleflerin şehit, gazi, dul, yetim ve emekli olduklarına ilişkin bilgilerin Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığından elektronik ortamda sağlanmasının mümkün olacağı ve belediyelerin, Emlâk Vergisi işlemlerinde başta imar birimleri olmak üzere Emlâk Vergisine konu taşınmazlara ilişkin öncelikle kendi kayıtlarında bulunan bilgi ve belgelerden faydalanacağı ve gerek duymaları halinde bildirimlerin kontrolü amacıyla bildirime konu taşınmazlarda yoklama ve tespit yapabileceği belirtilmektedir. Böylece mükelleflerin kolay ve hızlı bir şekilde kanuni haktan yararlanması ve külfet doğuracak taleplerde bulunulmaması gerektiği ortaya konulmaktadır. Ancak muafiyet tanınan kişilerin beyan durumlarının doğruluğu ve şartların sağlanıp sağlanmadığı, ilgili servis ve personelce tespit ve tetkik edilmeli, etkin bir sorgulama mekanizmasının kurulması gerekmektedir. Bu doğrultuda;
-İndirimli vergiden yararlanmak isteyen veya mevcut haktan yararlanan kişilerin beyanları üzerinden hareketle, aktif sigortalı olarak çalışıp çalışılmadığı, emekli aylığı dışında herhangi bir gelir, ücret ya da kazanç elde edilip edilmediği araştırılmalıdır. Sosyal Güvenlik Kurumu ile yapılacak protokolle veri tabanı üzerinden aktif çalışma, işe girişi veya çıkış, emekli aylığı dışında gelir veya ücretin olup olmadığının elektronik ortamda sorgulanması ya da belirli dönemlerde bilgi alınarak güncel durumların takip edilmesi gerekmektedir.
-Vergi daireleri üzerinden Maliye Bakanlığı veya Gelir İdaresi Başkanlığı ile yapılacak protokolle ya da belirli dönemlerde yapılacak kontrollerle ticari, sınaî ve mesleki kazanç kapsamında il sınırları dışındakiler de dahil olmak üzere mükellefiyet tesisi sorgulanmalı ve araştırılmalıdır.
Yapılan ayrıntılı açıklamalara binaen, indirimli bina vergisi uygulanacak mükelleflerin gerekli şartları sağlamaları noktasında etkin bir takip, tetkik ve araştırma mekanizmasının kurulması; emlak vergisi gelir kaybının önlenmesine ve indirimli vergi oranından yararlanma
şartlarını taşımadığı halde, gerçek dışı taahhütte bulunmak suretiyle indirimli vergi oranından yararlanan mükellefler ile durumunda meydana gelen değişikliği bildirmeyen mükelleflerden alınması gereken verginin, cezalı ve gecikme faizi ile birlikte alınmasına imkân sağlayacaktır.
Sonuç itibariyle, emlak vergisi uygulamalarına yönelik yapılan tespit ve değerlendirmelere riayet edilmesi, hem işlemlerin mevzuata uygun şekilde yürütülmesine hem de Belediyenin emlak vergisi gelirinin artmasına imkan sağlayacaktır.