Karar Künyesi
Sosyal Tesisler İktisadi İşletmesinde yapılan denetim ve incelemelerde, ihtiyaç duyulan mal ve hizmet alımlarının Kamu İhale Kanunu hükümlerine uygun olarak yapılmadığı görülmüştür.
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “Kapsam” başlıklı 2’nci maddesinin (a) bendinde özel bütçeli idarelerin de bu Kanuna tabi olduğu belirtildikten sonra (d) bendinde ise diğerleriyle beraber özel bütçeli idarelerin de doğrudan veya dolaylı olarak birlikte ya da ayrı ayrı sermayesinin yarısından fazlasına sahip bulundukları her çeşit kuruluş, müessese, birlik, işletme ve şirketlerin de bu Kanuna tabi oldukları ifade edilmiştir. Dolayısıyla özel bütçeli idare olan üniversitenin sermayesinin tamamına sahip olarak kurmuş olduğu işletme de bu Kanuna tabi olup her türlü kaynaktan karşılanan mal veya hizmet alımları ile yapım işleri ihaleleri bu Kanun hükümlerine göre yürütmelidir. Aynı zamanda Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından yapılan başvuru üzerine Kamu İhale Kurulu tarafından alınan 12/9/2010 tarihli ve 2009/DK.D- 139 sayılı Karara göre de sosyal tesisler Kamu İhale Kanunu kapsamında bulunmaktadırlar.
Sosyal Tesis İktisadi İşletmesinin Kamu İhale Kanunu'nun "İstisnalar" başlıklı 3'üncü maddesinin (g) bendi kapsamında olduğuna ilişkin yaklaşımın isabetli olmadığı değerlendirilmektedir. Bu bentte, daha ziyade kamu iktisadi teşebbüsleri ile kamu kurum ve kuruluşlarının belli bir amaçla kurulmuş ve sermayesinin yarısında fazlasına sahip olduğu kuruluş, müessese, birlik, işletme ve şirketlerini kapsamaktadır. Bu tür işletmelerin ticarî ve sınaî faaliyetleri çerçevesinde; doğrudan mal ve hizmet üretimine veya ana faaliyetlerine yönelik ihtiyaçlarının temini için yapacakları mal ve hizmet alımlarının yaklaşık maliyeti ve sözleşme bedeli belli bir tutarı aşmayan mal ve hizmet alımları Kanun'dan istisna edilmiştir. Söz konusu istisna tutarının 2020 yılı için 14.877.509 TL gibi yüksek bir meblağ olduğu göz önüne alındığında bu tutarın bir üniversite sosyal tesisinin mal ve hizmet ihtiyaçlarının çok
üzerinde olduğu açıktır. Bu istisna maddesi belli bir mal ve hizmet üretmek amacıyla kurulmuş bir kamu şirketinin, o mal ve hizmeti üretmek için ihtiyaç duyduğu hammadde ve malzemenin temininde uygulanacak bir düzenlemedir. Ayrıca bu tür kamu şirketlerinin her türlü mal ve hizmet alımı değil, sadece ana faaliyeti ve esas amacı gerçekleştirmek için ihtiyaç duyduğu mal ve hizmetleri kapsamaktadır. Nitekim Kamu İhale Kanunu'nun Geçici 4'üncü maddesinde, bu Kanun'un 3'üncü maddesinin (g) bendi kapsamındaki mal ve hizmetlerin, ilgili kuruluşların talebi üzerine Kamu İhale Kurumu tarafından belirleneceği düzenlenmiştir. Bahsi geçen tüm bu düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde bir üniversite sosyal tesis işletmesinin bu istisna maddesine kapsamında olmadığı daha açık bir biçimde anlaşılmaktadır.
Yukarıdaki açıklandığı üzere Sosyal Tesisler İktisadi İşletmesini de kapsamına alan 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ile idarelerce mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinin ihalelerinde uygulanacak ihale usulleri belirlenmiş, bunlardan açık ihale usulü ile belli istekliler arasında ihale usulünün temel ihale usulü olduğu ancak belirli şartların gerçekleşmesi halinde pazarlık usulü ile ihale yapılabileceği düzenlenmiştir. Öte yandan, 4734 sayılı Kanun’un 22’nci maddesinin (d) bendinde, tutarı maddede belirtilen eşik değeri aşmayan ihtiyaçların doğrudan temin ile karşılanmasına imkân verilmiştir.
Sosyal Tesisler İktisadi İşletmesi, 2020 yılı içinde çoğunluğu gıda olmak üzere yaklaşık 5,5 milyon TL mal alımında bulunmuştur. Bu ürünler İşletme için birbirine benzer, süreklilik arz eden, çoğunluğu önceden öngörülebilen ve yıl boyunca alım tutarı yaklaşık olarak belirlenebilecek olan gıda ürünlerinden oluşmaktadır. İşletmenin bu durumu göz önünde bulundurarak alımlarını başta açık ihale olmak üzere Kamu İhale Kanunu’ndaki usullere göre yapması gerekmektedir. Örneğin 2020 yılı içinde tek bir firmadan yaklaşık 850 bin TL civarında simit, poğaça vs. gibi unlu mamul, diğer bir firmadan yaklaşık 370 bin TL dolaylarında et ürünleri ve yine diğer bir firmadan 300 bin TL civarında atıştırmalık gıda ürünü alımı doğrudan satın alınarak temin edilmiştir.
Bununla beraber 4734 sayılı Kanun’un Ek 2’nci maddesinde “İdareler ihtiyaç duydukları mal ve hizmet alımları ile yapım işlerine ilişkin olarak açık ihale veya belli istekliler arasında ihale usulünü uygulamak kaydıyla çerçeve anlaşmalar yapabilir.” denilerek çerçeve anlaşma uygulamasına yer verilmiştir. Çerçeve anlaşmalar ile idarelerin sürekli olarak ihtiyaç duydukları ancak belli aralıklarla temin etmeyi planladıkları mal ve hizmet alımları ile yapım işlerinin temininde, her alımda ihale yapmak yerine bu ihtiyaçların çerçeve anlaşmaya taraf olan isteklilerden daha hızlı şekilde ve daha az maliyetle temin edilebilmesi ile stok maliyetlerinin düşürülmesine imkân tanınmış olmaktadır.
Çerçeve anlaşma ihalesine konu olabilecek mal ve hizmet alımları ile yapım işleri ise Çerçeve Anlaşma İhaleleri Uygulama Yönetmeliği ile belirlenmiş, Yönetmelik’in 1’inci maddesi ile her türlü gıda alımının çerçeve anlaşma yapılması suretiyle temin edilmesine olanak sağlanmıştır.
Sosyal Tesisler İktisadi İşletmesinin faaliyetlerinde kullandığı ve niteliği gereği belli aralıklarla sürekli biçimde temin etmesi gereken gıda alımları, her defasında ihale yapmanın zorlukları ve maliyetleri ele alındığında, çerçeve anlaşma yapılmak suretiyle temin edilebilir. Bu yöntem, alımların bir yandan 4734 sayılı Kanun çerçevesinde gerçekleşmesine bir yandan da tesis işletmeciliğinin doğasından kaynaklanan daha hızlı alım yapma ihtiyacının giderilmesine yardımcı olacaktır. Zira çerçeve anlaşma ile bir veya birden fazla idare ile bir veya birden fazla istekli arasında, belirli zaman aralığında gerçekleştirilecek alımların özellikle fiyat ve mümkün olan hallerde miktarların tespiti yapılmakta, anlaşmayla belirlenen süre içinde alımlar hızlı bir biçimde gerçekleştirilmektedir.
Sonuç olarak, Sosyal Tesisler İktisadi İşletmesinin mal ve hizmet alımlarını 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nda yer alan hükümler çerçevesinde yapması gerekmekte; süreklilik arz eden ihtiyaçlarını rekabetin sağlandığı ortamda en uygun şekilde ve en uygun fiyata gerçekleşeceği kabulünden hareketle Kanun’da yer alan Çerçeve Anlaşma kapsamında yapmasının da faydalı olacağı değerlendirilmektedir.