Belediye sınırları ile mücavir alanlar içinde yer alan ve canlı müzik yapan eğlence yerlerinden “izin belgesi” olmayan işletmelerin bulunduğu ve bunlara eğlence vergisi mükellefiyeti tesis ettirilmediği görülmüştür.

2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun 17’nci maddesinde, bu Kanun’un 21’inci maddesinde belirtilen ve belediye sınırları ile mücavir alanlar içinde yer alan eğlence işletmelerinin faaliyetlerinin eğlence vergisine tabi olduğu, 18’inci maddesinde ise eğlence yerlerini işleten gerçek veya tüzel kişilerin verginin mükellefi olduğu ifade edilmiştir.

Aynı Kanun’un “Nispet ve miktar” başlıklı 21’inci maddesinde ise eğlence vergisi mükellefiyetinin sağlanacağı işyerleri sayılmış olup, maddenin I/5 ayrımında sirkler, lunaparklar, çalgılı bahçeler ve benzerlerinden eğlence vergisi alınacağı belirtilmiştir.

Diğer taraftan, 10.08.2005 tarihli ve 25902 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik’in “Canlı müzik yayını” başlıklı 38’inci maddesinin birinci fıkrasında; lokantalara, içkili yerlere ve meskûn mahal dışında bulunan çay bahçelerine, halkın huzur ve sükûnu ile kamu istirahatı açısından sakınca bulunmaması kaydıyla yapılacak ölçüm ve kontrolü müteakip, yetkili idarelerin en üst amiri veya görevlendireceği kişinin kararıyla canlı müzik izni verileceği ifade edilmiştir.

30.11.2022 tarihli ve 32029 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çevresel Gürültü Kontrol Yönetmeliği’nin “Müzik yayını yapan işyerleri ve deniz araçları için çevresel gürültü kriterleri” başlıklı 11’inci maddesinin ikinci fıkrasında, müzik yayını yapan işyerlerine akustik rapor değerlendirmesi sonucunda müzik yayın izninin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü tarafından verileceği belirtilmektedir.

Aynı Yönetmelik’in “Geçiş hükümleri” başlıklı geçici 3’üncü maddesinin üçüncü fıkrasında ise, bu Yönetmelik’in yayımı tarihinden önce canlı müzik izin belgesi almış olan işyerlerinin iki yıl içerisinde bu Yönetmelik çerçevesinde müzik yayın izni almak üzere başvuruda bulunacağı hükmü yer almaktadır.

Yapılan incelemelerde, canlı müzik “izin belgesi” olmadan canlı müzik yayını yapan işletmelerin zabıta tutanaklarıyla tespit edildiği ve bu işletmeler için canlı müzik izin belgeleri almaları konusunda ihbarnamelerin tanzim edildiği görülmüştür.

Yapılan tespitlerde belirtildiği üzere ruhsatsız canlı müzik yapılan yerlerin bulunması, yukarıda anılan mevzuat hükümlerine aykırılık teşkil etmekle birlikte, işletmeler arası rekabeti olumsuz yönde etkilemekte ve tesis ettirilmeyen eğlence vergisi mükellefiyeti nedeniyle belediye gelirlerinin olması gerekenden daha düşük bir seviyede gerçekleşmesine yol açmaktadır.

Bu itibarla, canlı müzik yayını yapan işyerlerinin ilgili mevzuat uyarınca müzik yayın izni almasının sağlanması ve eğlence vergisi mükellefiyetlerinin tesis edilmesi gerektiği düşünülmektedir.