Mülkiyeti Belediyeye ait olan ve imar planında belediye hizmet alanı olarak ayrılmış taşınmazın 2015/28 sayılı meclis kararı ile hizmet binası olarak kullanılmak üzere 5393 sayılı Kanun’un 75’inci maddesine göre Bodrum Ticaret Odasına tahsis edildiği görülmüştür.

Taşınmazların tahsisi hususu esas olarak 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nda düzenlenmiştir. Kanun’un 47’nci maddesinde;

“Kamu idareleri, kanunlarında belirtilen kamu hizmetlerini yerine getirebilmek için mülkiyetlerindeki taşınmazlarla Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerleri, birbirlerine ve köy tüzel kişiliklerine bedelsiz olarak tahsis edebilirler. Tahsis edilen taşınmaz, amaç dışı kullanılamaz.

Hazinenin özel mülkiyetindeki taşınmazlarla Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerleri tahsis etmeye, kamu ihtiyaçları için gerekli olmayanların tahsisini kaldırmaya Maliye


Bakanlığı; diğer taşınmazları tahsis etmeye ve tahsisini kaldırmaya ise maliki kamu idaresi yetkilidir. Bu maddenin uygulanmasına ilişkin esas ve usûller Maliye Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

Kanunlardaki özel hükümler saklıdır” hükmü yer almaktadır.


Bu bağlamda, 5018 sayılı Kanun’a göre, kamu idarelerinin taşınmaz tahsis edebilmesi için tahsisin kamu idarelerine yapılması gerekmektedir. Buna karşın bu Kanun’un 47’nci maddesinin son fıkrasında, “Kanunlardaki özel hükümler saklıdır.” ifadesi ile diğer kanunlarda aksine bulunan özel hükümlerin uygulanması gerektiği belirtilmiştir.

5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 15’inci ve 75’inci maddesi belediye taşınmazlarının tahsisi için özel hüküm getirmiştir. 5393 sayılı Kanun’un 15’inci maddesine göre, belediyeler, meclis kararıyla, sağlık, eğitim, sosyal hizmet ve turizmi geliştirecek projelere Çevre ve Şehircilik Bakanlığının onayı ile ücretsiz veya düşük bir bedelle amacı dışında kullanılmamak kaydıyla taşınmaz tahsis edebilir. Burada tahsis yapılan tarafın kamu idaresi olması zorunluluğu bulunmamaktadır.

5393 sayılı Kanun’un “Diğer kuruluşlarla ilişkiler” başlıklı 75’inci maddesinde ise;


“Belediye, belediye meclisinin kararı üzerine yapacağı anlaşmaya uygun olarak görev ve sorumluluk alanlarına giren konularda;

  1. Kendilerine ait taşınmazları, aslî görev ve hizmetlerinde kullanılmak üzere bedelli veya bedelsiz olarak mahallî idareler ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarına devredebilir veya süresi yirmibeş yılı geçmemek üzere tahsis edebilir. Bu taşınmazlar aynı kuruluşlara kiraya da verilebilir. Bu taşınmazların, tahsis amacı dışında kullanılması hâlinde, tahsis işlemi iptal edilir. Tahsis süresi sonunda, aynı esaslara göre yeniden tahsis mümkündür.” hükmü yer almaktadır.

Bu maddenin birinci fıkrasının (d) bendine göre belediye taşınmazının tahsisi için tahsis edilen tarafın kamu kurum ve kuruluşu olması gerekmektedir.

Yukarıdaki belirtilen mevzuat hükümleri doğrultusunda, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşu olan Bodrum Ticaret Odası kamu kurum ve kuruluşu sayılmadığından tahsisin mümkün olmadığı değerlendirilmiştir. Şöyle ki, 1982 Anayasası’nda kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşu başlı başına bir kuruluş olarak kabul edilmiştir. Anayasa’nın bu meslek kuruluşlarını sadece ve doğrudan doğruya “kamu kurumu” olarak belirlemeyip, “kamu


kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları” olarak nitelendirmesi, Anayasa’nın bu kurumlara kamu kurumları kategorisi içerisinde yer vermediği şeklinde değerlendirilmiştir.

Diğer taraftan, imar planında belediye hizmet alanı olarak ayrılmış taşınmazın Meclis Kararı ile hizmet binası olarak kullanılmak üzere Bodrum Ticaret Odasına tahsis edilmesi 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 3’üncü maddesinde yer alan; “Herhangi bir saha, her ölçekteki plan esaslarına, bulunduğu bölgenin şartlarına ve yönetmelik hükümlerine aykırı maksatlar için kullanılamaz.” hükmüne de aykırılık teşkil etmektedir.

Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliği’nin 5’inci maddesine göre, belediye hizmet alanı; Belediyelerin görev ve sorumlulukları kapsamındaki hizmetlerinin götürülebilmesi için gerekli itfaiye, acil yardım ve kurtarma, ulaşıma yönelik transfer istasyonu, araç ve makine parkı, bakım ve ikmal istasyonu, garaj ve triyaj alanları, belediye depoları, asfalt tesisi, atık işleme tesisi, zabıta birimleri, mezbaha, ekmek üretim tesisi, pazar yeri, idari, sosyal ve kültürel merkez gibi mahallî müşterek nitelikteki ihtiyaçları karşılamak üzere kurulan tesisler ile sermayesinin yarıdan fazlası belediyeye ait olan şirketlerin sahip olduğu tesislerin yapılabileceği alandır.

Bu itibarla, 2017, 2018 ve 2019 yılı Sayıştay Denetim Raporlarında da belirtildiği üzere, imar planında belediye hizmet alanı olarak ayrılmış taşınmazın Ticaret Odasının hizmet binası olarak kullanılmak üzere tahsis edilmesi 5393 sayılı Kanun’un 15’inci ve 75’inci maddesi ile 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 3’üncü maddesine ve Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliği’nin 5’inci maddesine uygun değildir.

İdare taşınmaz tahsislerinde mevzuat hükümleri ve kamu yararının gözetilmesinin sağlanacağını ifade etmiş olsa da son dört yıldır bu hususta herhangi bir işlem tesis etmemiştir. Belediyeye ait taşınmazların tahsisinde ilgili mevzuat hükümlerine uygun hareket edilmesi gerekmektedir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?