İdarenin büyükşehir belediyesi olduğu 2014 yılından bu yana henüz bir hafriyat sahası belirlenemediği ve bu nedenle kurumun ciddi miktarda gelir kaybına maruz kaldığı görülmüştür.

5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun “Büyükşehir ve ilçe belediyelerinin görev ve sorumlulukları” başlıklı 7’inci maddesinin (i) bendi ile Hafriyat Toprağı, İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği’nin “Belediyelerin Görev ve Yetkileri” başlıklı 8’inci maddesinde büyükşehir belediyelerine hafriyat toprakları ve inşaat/yıkıntı atıklarının takip ve kontrolü ile hafriyat toprağı ve inşaat/yıkıntı atıklarının toplanması, taşınması ve bertaraf bedelini belirleme hususunda önemli görev ve yetkiler verilmektedir.

2023 yılı mali işlemlerinin incelenmesi neticesinde; İdare tarafından kurulan veya işletilen bir hafriyat toprağı ve inşaat atığı döküm ve bertaraf sahasının bulunmadığı, büyükşehir belediyesi ücret tarife cetvelinde hafriyat toprağı ve inşaat atığı toplama, taşıma ve bertarafına ilişkin bir ücret belirlenmediği, hafriyat toprağı ve inşaat atıklarını toplama ve taşımaya ilişkin idarece yetkilendirilmiş bir kuruluş olmadığı için kamuoyuna ilan edilemediği; bundan dolayı mücavir alan sınırları içerisinde gerçekleştirilmekte olan hafriyat toprağı ve inşaat atıklarının taşınması, biriktirilmesi ve bertarafı faaliyetlerinin denetlenemediği; yıl içinde biriken, toplanan ve bertaraf edilen hafriyat toprağı ile inşaat/yıkıntı atıklarına ilişkin istatistiki bilgi elde edilememesi sebebiyle yıl sonlarında Valiliğe bildirim yapılamadığı tespit edilmiştir.

Ülkemizde kentleşmenin ve buna bağlı olarak da inşaat faaliyetlerinin hızla arttığı göz önüne alındığında, hafriyat toprakları ve inşaat atıklarının takip ve kontrolünün çevresel etkilerinin de oldukça önemli seviyede olduğu düşünülmektedir. Bu sebeple kamu idaresi açısından hafriyat atıklarını bertaraf, takip ve kontrolü ile ilgili tedbirlerin alınmaması hem çevre kirliliğine sebep oluşturabilecek risk barındırmakta hem de kurum için önemli bir gelir kaynağından yararlanılamamasına neden olmaktadır.

Kamu idaresi tarafından iletilen cevapta, hafriyat döküm alanı olarak kullanılacak sahanın belirlenmesine yönelik olarak gerekli imar planı değişikliklerinin yapıldığı ve sahanın kullanıma açılabilmesi için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığından alıması gerekli izne ilişkin işlemlerde sona yaklaşıldığı ve 2024 yılı içerisinde sahanın işletmeye açılmasının planlandığı ifade edilmiştir.

Sonuç olarak, imar planlarında hafriyat döküm alanı olarak kullanılmasına karar verilen sahanın işletmeye açılabilmesi için Kamu İdaresi cevabında değinilen yasal sürecin yakından takip edilerek sahanın bir an evvel işletmeye açılarak bahse konu eksikliğin ortaya çıkardığı çevresel risklerin ve ekonomik kayıpların mümkün olan en kısa sürede ortadan kaldırılması gerekmektedir.

Kararla ilgili sorunuz mu var?