İdarece bankalardan temin edilen krediler için ödenecek faizlerin muhasebeleştirilmesi işleminde, işlemiş (tahakkuk etmiş) faiz yerine, bankaca ödeme planına göre hesaplanan ve

idareye bildirilen toplam faiz tutarlarının, vade yapısına göre 381 veya 481-Gider Tahakkukları Hesabına kaydedilerek aktifleştirildiği ve bu tutarın dönemsellik ilkesine aykırı olarak, kayıtlara alındığı yılın faaliyet sonuç hesaplarına doğrudan tek seferde gider olarak kaydedildiği görülmüştür.

Genel Yönetim Muhasebe Yönetmeliği’ne göre dönemsellik ilkesi, kamu idarelerinin faaliyetlerinin belirli dönemlerde raporlanmasını ve her dönemin faaliyet sonuçlarının bağımsız olarak saptanmasını ifade etmektedir.

Mahalli İdareler Bütçe ve Muhasebe Yönetmeliği’nin 381-Gider Tahakkukları Hesabı’na ilişkin işlemleri açıklayan 290’ıncı maddesinde; iç veya dış mali borçlara ilişkin olarak ay sonlarında tahakkuk ettirilen ve gelecek aylarda ya da içinde bulunulan faaliyet dönemini takip eden dönemde ödenecek işlemiş faiz tutarının bu hesaba kaydedileceği ifade edilmiştir. Aynı hesabın işleyişini açıklayan 291’inci madde uyarınca da mali borçlara ilişkin işlemiş faiz giderleri ay sonlarında tahakkuk ettirilerek 630-Giderler Hesabı’na borç, bu hesaba alacak kaydedilmelidir. Yönetmelik’in 481-Gider Tahakkukları Hesabı’na ilişkin işlemleri açıklayan 339’uncu maddesine göre ise, ay sonlarında tahakkuk ettirilen işlemiş faiz giderlerinin faaliyet dönemini takip eden dönemden sonraki dönemlerde ödenecek olması halinde bu hesaba kaydedileceği ve dönem sonunda ödeme zamanına bir yıldan az süre kalan borçların 381-Gider Tahakkukları Hesabı’na aktarılacağı belirtilmektedir.

Yapılan incelemede işlemiş yani tahakkuk etmiş faiz tutarları yerine, bankaca hesaplanan toplam faiz tutarının, 381 ve/veya 481-Gider Tahakkukları Hesabına kaydedildiği anlaşılmıştır. Bunun doğal sonucu olarak, bilançonun Kısa ve Uzun Vadeli İç Mali Borçlar hesap grupları fiktif olarak fazla raporlanmaktadır.

Ayrıca işlemiş faiz yerine, ödeme planına göre hesaplanan toplam faiz giderinin tek seferde faaliyet sonuç hesapları ile ilişkilendirilmesi muhasebenin temel kavramlarından dönemsellik ilkesine aykırı olarak, faiz giderlerinin ilgili olduğu yıl yerine, muhasebeleştirildiği yılın faaliyet sonuçlarında gösterilmesine, yılları Faaliyet Sonuçları Tablolarının, yanlış ve hatalı raporlanmasına sebebiyet vermektedir.

Kamu idaresi cevabında; bulgu konusuna katılındığı ve düzeltme için Muhasebat Genel Müdürlüğüne yazı yazıldığı belirtilmiş ancak geri dönüş alınamadığı belirtilmiştir. Bulgu metninde belirtildiği üzere; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Yerel Yönetimler Genel Müdürlüğü vasıtasıyla Hazine ve Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğünden

görüş sorularak düzeltme işlemlerinin yapılacağı ifade edilmiştir.

Bu itibarla, yapılan yanlış kayıtların düzeltilmesi hususunda; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Yerel Yönetimler Genel Müdürlüğü ve Hazine ve Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğünden görüş sorularak düzeltme kayıtlarının bu doğrultuda yerine getirilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.