İdarede görevli hukuk müşavirlerinin adli ve idari yargı ile icra mercilerinde vekil sıfatıyla idareyi temsil etmedikleri görülmüştür.

659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin "Takip ve temsil yetkileri ile bunların kapsamı, niteliği ve kullanılması" başlıklı 6'ncı maddesinde yer alan hüküm gereğince hukuk müşavirleri yargı tarafından vekil sıfatıyla kabul edilmektedirler.

Mahalli İdareler Personelinin Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Yönetmelik’te 2019 yılındaki haliyle hukuk müşaviri kadrosuna atanabilmek için Hukuk

Fakültesi mezunu olmak gerektiği, bunun dışında avukat kadrolarından hukuk müşaviri kadrolarına yapılacak atamaların görevde yükselme sınavına tabi olmadığı belirtilmiştir. Adı geçen Yönetmelik’e göre zaten mahalli idarelerin hukuk müşavirleri hukuk fakültesi mezunu olmak zorundadır. Kaldı ki ASKİ bünyesinde görev yapan hukuk müşavirleri avukatlık stajlarını yapmışlar ve avukatlık ruhsatına sahiptirler. Görevli hukuk müşavirlerinin dava ve icra dosyası takip etmelerine engel herhangi bir durum yoktur.

Hukuk müşavirlerinin, yıllık ortalama 35 mütaala vermesinin yanında, hukuki diğer işlemleri de yerine getirmeleri pek tabi ki gereklidir. ASKİ Hukuk Müşavirliği Kuruluş Görev ve Yetki Yönetmeliği’nin 8’inci maddesinde "diğer mevzuat ile verilen görevleri yapmak ve yetkileri kullanmak" da Hukuk Müşavirlerinin görev ve yetkileri arasında sayılmıştır. 659 sayılı KHK ile verilen bir yetkinin kullanılması aynı zamanda idarenin çıkarmış olduğu Yönetmelik’in de gereğidir.

5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun 11'inci maddesinde, üst yöneticilerin kaynakların etkili, ekonomik ve verimli şekilde elde edilmesi ve kullanımını sağlamaktan, kayıp ve kötüye kullanımının önlenmesinden sorumlu olduğu ifade edilmektedir.

Avukat(personel) yetersizliğinden dolayı icra takipleri için özel avukatlardan hizmet satın alındığı dikkate alındığında, kadrolu hukuk müşavirlerinin mahkeme ve icra dairelerinde idareyi temsil etmemeleri personel kaynağının etkili, ekonomik ve verimli şekilde kullanılmaması sonucunu ortaya çıkarmaktadır.

Sonuç olarak personel kaynağının daha etkin ve verimli kullanılması açısından hukuk müşavirlerinin idareyi, adli ve idari yargı yerinde temsil etmesi ASKİ Genel Müdürlüğü tüzel kişiliğinin lehine olacaktır. Yasal dayanağı olmadığı halde İcra takiplerinin personel yetersizliğinden hareketle özel avukata yaptırılması uygulamasının da son bulması sağlanmalıdır.