Karar Künyesi
Şirketin, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na göre tutulması zorunlu defterlerden olan envanter defteri bulundurmasına karşın, envanter defterinde şirket envanterine ilişkin bilgilerin yer almadığı görülmüştür.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 66’ncı maddesinde her tacirin ticari işletmesinin açılışında, taşınmazlarını, alacaklarını, borçlarını, nakit parasının tutarını ve diğer varlıklarını eksiksiz ve doğru bir şekilde gösteren ve varlıkları ile borçlarının değerlerini teker teker belirten bir envanter çıkaracağı ve açılıştan sonra her faaliyet döneminin sonunda da böyle bir envanter düzenleyeceği hüküm altına alınmıştır.
Söz konusu Kanun’un “Defter tutma yükümlülüğü” başlıklı 64’üncü maddesinde ise her tacirin, ticari defterlerini işletmenin faaliyetleri ve finansal durumu hakkında fikir verebilecek şekilde tutmak ve bu amaçla defterlerinde, ticari işlemleriyle ticari işletmesinin iktisadi ve mali durumunu, borç ve alacak ilişkilerini açıkça görülebilir bir şekilde ortaya koymak zorunda olduğu; böylece işletme faaliyetlerinin oluşumu ve gelişmesinin bu defterlerden izlenebileceği belirtilmiştir. Ancak bu Kanun’un defter tutma, envanter, mali tabloların düzenlenmesi, saklama ve ibraz hükümlerinin 213 sayılı VUK ile diğer vergi kanunlarının aynı hususları düzenleyen hükümlerinin uygulanmasına engel teşkil etmeyeceği de hüküm altına alınmıştır.
Bu bağlamda, 213 sayılı VUK'un 182’nci maddesi bilanço esasında tutulacak defterleri yevmiye defteri, defteri kebir ve envanter defteri olarak saymış ve 185’inci maddesi ise envanter defterinin nasıl olması gerektiğine ilişkin açıklamalara yer verilmiştir. Buna göre; envanter defterine işe başlama tarihinde ve müteakiben her hesap döneminin sonunda çıkarılan envanterler ve bilançoların kaydedileceği ve envanter defterinin ciltli ve sayfalarının müteselsil sıra numaralı olacağı açıkça belirtilmiştir.
Yine 213 sayılı Kanun’un 186’ncı maddesi bilanço günündeki işletmeye dâhil mevcutları, alacakları ve borçları saymak, ölçmek, tartmak ve değerlemek suretiyle kesin bir şekilde ve müfredatlı olarak tespit etme işlemini envanter çıkarmak olarak tanımlamıştır.
Anılan Kanun’un 188’nci maddesinde ise, envanter esas itibariyle defter üzerine çıkarılmakla birlikte, işlerinde geniş ölçüde ve çeşitli mal kullanan büyük müesseselerin envanterlerini listeler halinde tanzim edebilmesine imkan vermiş ve bu durumda envanter listelerinin sayfa üzerinden numaralanarak sıralanması; envanterin tanzim tarihine göre tarihlenmesi; envanteri çıkaran memur ile işletme sahibi veya vekili tarafından imzalanması ve envanter defteri tutulması gibi şartlar getirilmiştir. Ayrıca bu esaslar doğrultusunda envanter listeleri düzenleyenlerin liste içeriklerini envanter defterine icmalen kaydetmelerini emretmiştir.
Yapılan incelemede EJDER A.Ş.'nin yevmiye defteri, defteri kebir ile birlikte envanter defteri de düzenlediği ve kanuni süreler içerisinde notere onaylattığı tespit edilmiş; ancak defterde işletmenin taşınmazları, alacakları, borçları, nakit parası, maddi ve maddi olmayan duran varlıkları vs. olması gerekirken, bu bilgilere yer verilmediği görülmüştür. Ancak şirket cevabında, envanter defterinin mevzuatın öngördüğü şekilde tutulacağını ifade etmiştir.
Şirketin envanter defterinde envanter bilgilerine yer verilmemiş olması, envanter çıkarmadan beklenen şirketin mevcut malvarlığı, alacakları, stokları, faaliyetleri ve finansal durumunu izlemek; kısaca şirketin sürdürülebilirliğini değerlendirmek ve düzeltici tedbirler almak için ihtiyaç duyulan bilgilerin karşılanmamasına yol açmaktadır. Bu çerçevede, envanter defteri tutulmasından beklenen faydanın sağlanabilmesinin, şirketin durumunu ve faaliyetlerini değerlendirilmesine imkan verecek şekilde mevzuatta öngörülen bilgileri içermesine bağlı olduğu açıktır.