Büyükşehir Belediyesinde 120 Gelirlerden Alacaklar Hesabında bulunan kira alacaklarından tahsilatı süresi içinde yapılamayanlara yılsonu itibarıyla gerekli faiz tahakkuk işleminin yapılmadığı görülmüştür.

Mahalli İdareler Bütçe ve Muhasebe Yönetmeliği’nin “Tanımlar” başlıklı 4'üncü maddesinde tahakkuk esası, “bir ekonomik değer yaratıldığında, başka bir şekle dönüştürüldüğünde, mübadeleye konu edildiğinde, el değiştirdiğinde veya yok olduğunda muhasebeleştirilmesi” şeklinde tanımlanmıştır.


Aynı Yönetmelik’in Gelirlerden Alacaklar Hesabının işleyişini gösteren 88’inci maddesinin birinci fıkrasının dördüncü bendinde;

“ 4) Bu hesapta kayıtlı alacaklar için tahakkuk ettirilen faiz tutarları bu hesaba borç, 600-Gelirler Hesabına alacak kaydedilir.” denilmektedir.

Buna göre gelirlerden alacaklar hesabında kayıtlı alacaklar için tahakkuk ettirilen faiz tutarlarının bu hesaba borç ve karşılığında 600 Gelirler Hesabına alacak kaydedilmesi gerektiği belirtilmektedir.

Yönetmelik hükümlerinden de anlaşıldığı üzere tahakkuk esasına dayanan muhasebe sistemimizde işlemler ve olaylar, nakit akımlarının gerçekleşmesine bağlı olmaksızın, işlem ve olayların ortaya çıktıkları anda muhasebe sistemine aktarılmasını gerektirmektedir. Taşınmaz kiralarının süresinde tahsil edilmemesine bağlı olarak ortaya çıkan gecikme faizi tutarlarının da, asıl alacak gibi nakit akışına bakılmaksızın muhasebe kayıtlarına alınması ve yılsonunda mali tablolarda gösterilmesi gerekmektedir.

Yapılan incelemelerde; Belediyenin 120 Gelirlerden Alacaklar Hesabında bulunan kira alacaklarından tahsilatı süresi içinde yapılamayanlara yılsonu itibarıyla gerekli faiz tahakkuk işleminin yapılmadığı tespit edilmiştir. Bir fer’i alacak olan gecikme faizi tutarlarının tahakkuk ettirilerek muhasebe sisteminde kayıt altına alınması hem mali şeffaflık hem de hesap verme sorumluluğu açısından önem arz etmektedir.

Söz konusu denetim tespiti sonrasında, İdare tarafından;


Tahsili gerçekleşmemiş bir kira alacağına belli bir dönem belirleyerek dönem sonunda her bir borçlu bazında gecikme zammı tahakkuk ettirmenin muhasebe uygulamaları açısından telafisi mümkün olmayan hatalara yol açacağı,

Alacağın aslından bağımsız çalışmayan gecikme zammına dönem sonunda yapılacak tahakkuk yıl açılışında 121 hesaba aktarılacağı, aynı yıl içerisinde ana borç üzerinden yapılacak tahsilatla birlikte gecikme zammında vade başlangıç tarihinden bu yana işleyecek tutar üzerinden muhasebeleşeceği düşünüldüğünde 120 hesaba yeni bir gecikme zammı tahakkuku olması kaçınılmazdır. Bu halde dönem sonunda 120 hesaba yapılacak tahakkuk mükerrer hale geleceğinden tahsili mümkün olmayacağı,

“Tutarlılık” ve “Özün Önceliği” kavramlarına aykırı olacağı,


ifade edilmiştir.


Öncelikle vadesinde ödenmeyen kira alacakları için tahakkuk ettirilmesi gereken faizlerin sadece ödenmeyen kısım için yapılacağı bulgumuzda belirtilmiştir. Ayrıca yılı geçtikten sonra 121 hesabına aktarılan tutar için tahakkuk ettirilecek faiz sadace bu hesapta kayıtlı miktar için geçerli olacaktır. Dolayısyla mükerrerlik söz konusu olmayacaktır.

Yine cevapta belirtilen tutarlılık ve özün önceliği ilkesine aykırılık söz konusu değildir. Zira bulguda tespit edilen husus vadesinde ödenmeyen kira alacakları için olup sadece bu alacaklar için faiz tahhakkuk ettirilmesi gerektiği ifade edilmemiştir. Kaldı ki mezkûr Yönetmeliğin “Gelirlerden Alacaklar” hesabının işleyişini gösteren 88’inci maddesinde, gelirlerden alacaklar hesabında kayıtlı alacaklar için tahakkuk ettirilen faiz tutarlarının bu hesaba borç ve karşılığında 600-Gelirler Hesabına alacak kaydedilmesi gerektiği açıkça ifade edilmiştir.

Bu itibarla sadece kira alacakları için faiz tahakkuk ettirmek yerine, gelirlerden alacaklar hesabında kayıtlı alacaklardan vadesinde ödenmeyen alacakalardan tahakkuk ettirilmesi gereken her bir faiz tutarının bu hesaba kaydedilmesi gerekmektedir.

Yukarıda yapılan açıklamalar ve mevzuat hükümleri çerçevesinde, kira ödemelerinin süresinde yapılmadığı, diğer bir ifadeyle borçlunun temerrüde düştüğü durumlarda, mali yılın son ayı olan aralık ayında da gecikme faiz hesaplanarak tahakkuk kayıtlarının yapılması ile mali tabloların doğru ve gerçek durumu yansıtması sağlanmalıdır.


Kararla ilgili sorunuz mu var?