Çayeli Belediyesi sınırları içerisinde faaliyet gösteren servis, toplu taşıma ve taksilere ilişkin ruhsat, imtiyaz ve kiralama işlemlerinin 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu kapsamında gerçekleştirilmediği görülmüştür.

5393 sayılı Belediye Kanunu’nun “Belediyenin yetkileri ve imtiyazları” başlıklı 15’inci maddesinin birinci fıkrasının (p) bendi uyarınca, kara, deniz, su ve demiryolu üzerinde işletilen her türlü servis ve toplu taşıma araçları ile taksi sayılarını, bilet ücret ve tarifelerini, zaman ve güzergâhlarını belirlemek; durak yerleri ile park yerlerini tespit etmek ve işletmek, işlettirmek veya kiraya vermek belediyenin yetki ve imtiyazları arasında sayılmıştır. Buna göre, her türlü servis ve toplu taşıma araçları ile taksilere ilişkin işletme hakkı belediyeye ait olup belediyeler bunları kendileri işletebileceği gibi işlettirme ve kiraya verme imkanına da sahiptirler.

Öte yandan yukarıda yer verilen Kanun maddesinin 5’inci fıkrasında ile toplu taşıma hizmetlerine münhasır olmak üzere ayrı bir düzenleme yapılarak belediyelerin, toplu taşıma hizmetlerini, Danıştayın görüşü ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığının kararıyla süresi kırkdokuz yılı geçmemek üzere imtiyaz yoluyla devretmesine veya imtiyaz veya tekel oluşturmayacak şekilde ruhsat suretiyle yerine getirebileceği gibi toplu taşıma hatlarını kiraya vermesine veya 67’nci maddedeki esaslara göre hizmet satın almaya yoluyla yerine getirilmesine imkân tanınmıştır.

Belediyelerin haklarının kiraya verilmesi işlemleri ise yasal olarak 2886 sayılı Kanun’a tabi olup, söz konusu kiralamaların bu Kanun’da yer alan hükümler çerçevesinde ihale yolu ile yapılması zorunludur.

Konu ile ilgili olarak Danıştay 13’üncü Dairesinin 2015/985 esas ve 2015/3164 karar numaralı kararında, “…belediyelerin yürütmekle görevli ve yetkili oldukları toplu taşıma hizmetini bizzat yapmak yerine imtiyaz suretiyle devrine karar verilmesi için Danıştayın görüşü ile İçişleri Bakanlığının onayının alınmasının ön koşul olduğu, kiralama yoluna seçmesi halinde ise hem taşınır hem taşınmaz için kira süresinin 10 yılla sınırlı olduğu ve her iki durumunda Devlet İhale Kanunu hükümlerine tabi olduğu anlaşılmakta ve toplu taşıma


hizmetlerinin ruhsat vermek suretiyle yerine getirilmesi usulde ise ruhsat verilecek sürenin, tespit edilen tespit edilen muhammen bedelin yıllık mı yoksa ruhsat verilen süre için mi öngörüldüğünün, yıllık olarak tespit edilmiş ise her yıla ilişkin artış oranının nasıl belirleneceğinin vb. hususların açık bir şekilde ortaya konularak söz konusu ihalenin yine Devlet İhale Kanunu hükümlerine göre yapılması gerektiği, toplu taşıma hizmetlerinin gördürülmesinde ruhsat verme yönteminin seçilmesi hâlinde verilecek olan ruhsatın süresiz bir şekilde verilemeyeceği, belli bir süre dâhilinde ruhsat verilmesi gerektiği görülmektedir. … Bu durumda, ilgili mevzuat ve dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesi sonucunda; toplu taşıma hizmetinin yerine getirilmesinde ruhsat verme yönteminin seçilmesi hâlinde, süresiz olarak ruhsat vermenin söz konusu olmadığı, belli bir süre dâhilinde ruhsatın verilmesi gerektiği, bu süreye göre muhammen bedelin belirlenmesinin şart olduğu, bu hususlar ortaya konulduktan sonra Devlet İhale Kanunu hükümlerine uygun bir şekilde ihalenin yapılması gerektiği” ifadelerine yer verilmiştir.

Konu ile ilgili mevzuat hükümleri yukarıdaki gibi olmakla birlikte, Kurumun servis ve toplu taşıma ile ticari taksilere ilişkin işlemlerinin incelenmesi neticesinde; otobüs hatlarının ve taksi plakalarının ihalesiz olarak üçüncü kişilere kullandırılmaya devam edildiği görülmüştür. Bu durum yukarıda verilen mevzuat hükümlerine aykırılık teşkil etmekle birlikte, Kurumun söz konusu haklarından rekabetin sağlandığı bir ortamda en uygun şekilde gelir elde etmesini de engellemektedir.

Bu itibarla; Çayeli Belediyesinin servis ve toplu taşıma hizmeti ile taksilere ilişkin Kanunla kendisine verilen haklarını 2886 sayılı Kanun çerçevesinde rekabetin ve saydamlığın sağlandığı bir ihale ile süreli olarak kiraya vermesi; toplu taşıma hizmetine münhasır olarak ruhsat verilmesi yönteminin seçilmesi durumunda buna ilişkin işlemlerin de yine 2886 sayılı Kanun çerçevesinde yürütülmesi; bu hizmetin imtiyaz yoluyla devredilmesi yönteminin seçilmesi durumunda ise Danıştayın görüşü ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığının kararına göre işlem tesis ettirilmesi gerekmektedir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?