Şirketin, vergi ve SGK prim borçlarını vadesinde ödemediği ve bu nedenle de gecikme cezası ödediği görülmüştür.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun “Kabul edilmeyen indirimler” başlıklı 11’inci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde, kurum kazancının tespitinde bu Kanun’a göre hesaplanan kurumlar vergisi ile her türlü para cezaları, vergi cezaları, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre ödenen cezalar, gecikme zamları ve faizler ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ödenen gecikme faizlerinin indirim konusu yapılamayacağı ifade edilmiştir.

Şirket tarafından bu şekilde ödenen gecikme zammı ve faizlerin Şirketin hasılatından indirimi kabul görmeyen giderler olması nedeniyle Şirketin kurum kazancına ilave edilerek vergi matrahına eklenmektedir. Dolayısıyla yapılan bir gider sonucunda bu tutarın kurum kazancından indirimi kabul edilmemesi ve kurum kazancına ilave edilmesi Şirketin vergi yükünü arttırmaktadır. Bu sebeple kanunen kabul edilmeyen giderler, Şirketin gelirlerinin azalmasına sebep olduğu gibi vergi matrahını artırarak dolaylı olarak Şirketin öz sermayesinde azalışa sebep olmaktadır.

Şirket tarafından 2023 yılında vergi ve SGK prim ödeme tarihlerinin geçirilmesi sebebiyle toplamda 20.910.912,34 TL gecikme zammı ödenerek kanunen kabul edilmeyen gider yapıldığı tespit edilmiştir.

Ayrıca 31.12.2023 tarihi itibariyle ödenmeyen vergi ve SGK prim borçları ile ilgili olarak Şirket tarafından hesaplanan (ödenmeyen) gecikme zammı toplam tutarı da 230.289.484,12 TL olarak belirlenmiştir. Buna ek olarak söz konusu tutarlar her geçen gün artmakta olup 19.02.2024 tarihi itibariyle ilgili tutar 345.255.751,56 TL’ye ulaşmıştır.

Sonuç olarak, Şirket tarafından vergi ve SGK primlerinin ödenmesinde temerrüde düşmeyecek şekilde nakit planlaması yapılarak gecikme zammı olarak ödenen ve kanunen kabul edilmeyen gider olarak hesaplara alınan tutarların ortadan kaldırılmasına yönelik önlemlerin alınması gerekmektedir.

Kararla ilgili sorunuz mu var?