Karar Künyesi
Gayrimenkul değerleme şirketiyle yapılan sözleşmede, 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu uyarınca yer alması gereken zorunlu unsurlardan olan yükleniciye ödenecek ücretin belirlenmediği görülmüştür.
4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’nun “Sözleşmede yer alması zorunlu hususlar” başlıklı 7’nci maddesinde, bu Kanun’a göre düzenlenecek sözleşmelerde bulunması gereken 23 zorunlu husus belirlenmiştir. Bunlardan birisi de, söz konusu 7’nci maddenin birinci fıkrasının (e) bendinde belirtilen sözleşmenin bedeli ve türüdür.
Şirketle yapılan sözleşmenin “Ücret” başlıklı 4’üncü maddesinde, “Değerleme (ekspertiz) ücretleri, Asgari Ücret Tarifesine belirtilen sınırların altında uygulama yapmamak koşuluyla ve her işlem bazında BELEDİYE ve FİRMA mutabık kalarak belirlenecektir.” hükmü yer almıştır.
Ödeme aşamasında ise, belediye ile firmanın herhangi bir mutabakatı olmadan şirketin düzenlediği fatura ödenmiştir. Belediyeden mutabakat metni istendiğinde, söz konusu belge ibraz edilememiş, ancak şirketin fatura fiyatlamasına ilişkin bir çalışma sunulmuştur.
Esasen, bir sözleşmede tarafların edimlerinin açıkça belirlenmiş olması gerekir. Eğer taraflardan birinin edimi tam ve açık olarak belirlenmemişse, o sözleşmenin geçerli bir sözleşme olarak kabulü bile mümkün olmayabilir.
Özel olarak, anılan 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu hükümleri uyarınca düzenlenecek sözleşmelerde yükleniciye ödenecek bedelin tam ve sarih olarak belirlenmesi sözleşmenin zorunlu unsurudur. Yani firmaya ödenecek değerleme bedelinin sonradan taraflar arasında yapılacak bir mutabakata bırakılması 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’na aykırıdır.
İbraz edilen şirketin fatura fiyatlamasına ilişkin yaptığı çalışma incelendiğinde ise, 2022 Yılı Gayrimenkul Değerleme Asgari Ücret Tarifesinde belirtilen ücretlere katma değer vergisi ve gayrimenkul bilgi merkezi payı eklenerek faturalandırılacak ücretin bulunduğu anlaşılmıştır.
Esas olarak belirtilen Tarifede ücreti bulunan değerleme hizmetleri için ödenen bedelde bir fazlalık bulunmamakta ve her ne kadar taraflar arasında bir mutabakat söz konusu değilse de, sözleşmede yer alan asgari tutara yakın bir ödeme yapılmıştır.
Ancak, 2022 Yılı Gayrimenkul Değerleme Asgari Ücret Tarifesinde ücreti bulunmayan Gemlik/Hamidiye mahallesindeki 860/3, 861/4 ve 862/3 numaralı parsellerdeki pazar yeri değerlemesinde, pazar yerindeki 238 tezgâh için ayrı ayrı ücretlendirme yapılarak %18 katma değer vergisi ve gayrimenkul bilgi merkezi payı eklenmesi sonucunda toplam 50.000 TL olarak faturalandırılmıştır.
Oysa, ödenen faturada Gemlik’in çeşitli mahallelerindeki farklı arsaların değerlemesi için parsel başına toplam 2.284,48 TL ücret belirlenmiştir. Aynı şekilde Cihatlı mahallesindeki
1437/12 numaralı parselde bulunan beş blokta yer alan 130 bağımsız bölüm için ödenen ücret toplam 23.159,62 TL’dir.
Görüleceği üzere, 2022 Yılı Gayrimenkul Değerleme Asgari Ücret Tarifesinde ücreti bulunmayan üç parseldeki pazar yeri değerleme ücreti, belirtilen Tarifede ücreti bulunan gayrimenkullerin değerleme ücreti yanında fahiş sayılabilecek tutardadır.
Bu itibarla, esasen 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu hükümleri uyarınca akdedilecek sözleşmelerde yükleniciye ödenecek ücretin behemehal açık bir şekilde belirlenmesi gerekir. Yoksa sözleşmenin geçerliliği tartışmalı hale gelir. Söz konusu sözleşme bazında ise, en azından 2022 Yılı Gayrimenkul Değerleme Asgari Ücret Tarifesinde ücreti bulunmayan gayrimenkul değerlemeleri için, Tarifede ücreti bulunan benzer bir gayrimenkulün değerleme ücretinin esas alınarak faturalandırma yapılacağı hususuna yer verilmesi, meselenin çözümüne yardımcı olacağı gibi, hakkaniyete de uygun olacaktır.