Karar Künyesi
Belediye tarafından yapılan çekici ve dorse kiralama hizmet alımlarının 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu hükümlerine uygun olarak yapılmadığı görülmüştür.
4734 sayılı Kanun’un kapsam maddesinde belediyelerin kullanımında bulunan her türlü kaynaktan karşılanan mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinin ihalelerinin bu Kanun hükümlerine göre yürütüleceği,
Kanun’un “Temel ilkeler” başlıklı 5’inci maddesinde; İdarelerin, bu Kanun’a göre yapılacak ihalelerde; saydamlığı, rekabeti, eşit muameleyi, güvenirliği, gizliliği, kamuoyu denetimini, ihtiyaçların uygun şartlarla ve zamanında karşılanmasını ve kaynakların verimli kullanılmasını sağlamakla sorumlu olduğu ayrıca bu Kanun’a göre yapılacak ihalelerde açık ihale usulü ve belli istekliler arasında ihale usulünün temel usuller olduğu,
Kanun’un “Yaklaşık maliyet” başlıklı 9’uncu maddesinde; Mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinin ihalesi yapılmadan önce idarece, her türlü fiyat araştırması yapılarak katma değer vergisi hariç olmak üzere yaklaşık maliyetin belirleneceği ve dayanaklarıyla birlikte bir hesap cetvelinde gösterileceği,
Kanun’un 18’nci maddesinde, idarelerce mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinin ihalelerinde açık ihale usulü, belli istekliler arasında ihale usulü veya pazarlık usulü yolunu kullanmaları gerektiği,
Kanun’un doğrudan temin başlıklı 22’nci maddesinin (d) fıkrasında büyükşehir belediyesi sınırları dâhilinde bulunan idarelerin 97.008,00 TL’sini aşmayan ihtiyaçlarına ilişkin alımların ilan yapılmaksızın ve teminat alınmaksızın doğrudan temin usulü ile karşılanabileceği,
Hüküm altına alınmıştır.
Kamu İhale Genel Tebliği’nin 22.5.1.1. numaralı maddesinde belirlenen parasal limitlere bağlı olarak yapılacak ihtiyaç teminlerinde, piyasada yapılan fiyat araştırması sonucunda öngörülen parasal limitin aşılacağının tespit edilmesi halinde, ihtiyacın Kanun’un ilgili hükümlerine göre ihale yoluyla temin edilmesi gerektiği vurgulanmıştır.
Yapılan incelemede 2020 yılı içerisinde 3 ayrı çekici ve dorse kiralama sözleşmesi yapıldığı görülmüştür. Benzer nitelikteki bu sözleşmeler incelendiğinde; idarenin ilgili firmalara yapılacak ödemeyi belirleyebilmek için piyasa fiyat araştırması yaptığı ve sonrasında en düşük fiyatı veren firma ile sözleşme imzaladığı görülmüştür.
İlgili sözleşme ve şartnameler incelendiğinde firmalara ödemelerin nakliye mesafesi göz önünde bulundurularak yapılacağı, buna göre;
-10-20 km mesafedeki seferler,
-20-50 km mesafedeki seferler,
-50-120 km mesafedeki seferler,
İçin ayrı fiyat teklifi alındığı görülmüştür.
Ayrıca firmalarla imzalanan sözleşmelerin süreleri incelendiğinde;
-A firması ile 12 aylık,
-B firması ile 6 aylık,
-C firması ile 5 aylık,
Sürelerle sözleşme imzalandığı görülmüştür.
Ancak ne piyasa araştırma tutanaklarında ne teknik şartnamede ne de sözleşmelerde hangi mesafeler için toplam kaç sefer yapılacağına ve toplam sözleşme tutarının ne kadar olacağına ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır. Yalnızca sefer bedellerinin belirlendiği, ancak sefer sayısı ve dolayısıyla sözleşme bedelinin belirlenmediği görülmüştür.
Firmalara yapılan ödemelere bakıldığında;
-A firmasına toplam 350.000,00 TL, (KDV hariç)
B firmasına toplam 390.000,00 TL, (KDV hariç)
C firmasına toplam 203.280,00 TL, (KDV hariç) Ödeme yapıldığı görülmüştür.
Yukarda belirtilen açıklamalar dikkate alındığında; Belediyenin doğrudan temin limitini aşan söz konusu hizmet alımlarını ihale yapılmaksızın yüklenicilerle yapılan sözleşme ile temin ettiği tespit edilmiştir.
Bu tarz bir uygulama gerek 5018 sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanunu’nun kaynakların etkili, ekonomik ve verimli şekilde kullanımını sağlama amacına ve gerekse 4734 sayılı Kanun hükümlerine aykırılık teşkil etmektedir. Bu itibarla söz konusu hizmet alımlarının yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri doğrultusunda ihale yoluyla temin edilmesi uygun olacaktır.