MASKİ tarafından aşağıda ayrıntısına yer verilen yerlere mevzuata aykırı olarak “kamu yararına faaliyet gösteren aboneler” adı altında indirimli su tarifesi ve hizmet bedeli belirlendiği görülmüştür.

08.01.2002 tarih ve 4736 sayılı Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Ürettikleri Mal ve Hizmet Tarifeleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile kamu kurum ve kuruluşlarınca üretilen hizmet bedelleri hakkında köklü değişiklikler yapılmış, bir kısım kişi ve kurumların kamu hizmetlerinden faydalanmada diğer kişi ve kurumlardan daha avantajlı olmasının önüne geçilmiştir.

Kanun'un 1'inci maddesinin birinci fıkrasında belediye ve bağlı kuruluşların da içinde bulunduğu kamu kurum ve kuruluşlarınca üretilen mal ve hizmet bedellerinde herhangi bir kişi veya kurum lehine indirimli veya ücretsiz tarife uygulanamayacağı belirtilmiş, altıncı fıkrasında ise birinci fıkra hükmünden muaf tutulacak kişi ve kurumları tespit etmeye Bakanlar Kurulunun yetkili olduğu ifade edilmiştir.

Kanun'un yayımı tarihinden itibaren birçok Bakanlar Kurulu kararı çıkarılmış ve çeşitli kişi ve kurumlara muafiyetler tanınmıştır. 4736 sayılı Kanun sonrasında çıkarılan Bakanlar Kurulu kararları her işlem için ayrıntılı şekilde düzenlenmiş, Kanun'a ilişkin uygulamanın tam olarak yerine getirilebilmesi için hizmetten yararlanmada kamu-özel ayrımı yapılmaksızın gerekli tüm detaylara yer verilmiştir. Mesela söz konusu kararlardan bazılarında gerek Meteoroloji Genel Müdürlüğü, gerek TRT (Türkiye Radyo Televizyon Kurumu) gerekse de Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce verilen hizmetlerden kamu kurumlarının ücretsiz veya indirimli yararlanabilmesi için gerekli muafiyet hükümleri düzenlenmiştir. Bir başka deyişle söz konusu muafiyet kararları alınmamış olsaydı kamu kurumlarının dahi Meteoroloji Genel Müdürlüğünün hava tahminleri ile alakalı verilerinden ücretsiz yararlanması mümkün


olmayacaktı.


Kanun'un yayımı tarihinden itibaren Bakanlar Kurulunca çıkarılan muafiyet kararlarında su ve kanalizasyon idarelerine özgü herhangi bir Karara rastlanılamamıştır. Oysaki benzer bir kuruluş olan TEDAŞ hakkında Kanun'un yayım tarihinden hemen sonra Bakanlar Kurulu Kararı çıkarılmış ve uygulanacak tarife ve indirimler hakkında muafiyet hükümleri getirilerek ilgili Kurumun tarifesi mevzuata uygun hale getirilmiştir.

Su ve Kanalizasyon idarelerine özgü herhangi bir karar ve muafiyet hükmü bulunmadığından Kurum tarafından hazırlanacak tarife yönetmelikleri ve uygulanacak tarife kararlarında sadece genel nitelikte çıkarılan Kararlar ile diğer kanunlarda belirtilen muafiyet hükümlerinin uygulanabilmesi mümkündür. Mesela şehit aileleri, gaziler ve engelliler için indirimli tarife uygulanması mevzuata aykırı değildir. Zira mezkûr kişiler hakkında gerek 4736 sayılı Kanun'un 1 inci maddesinde gerekse de 2002/3654 sayılı Bakanlar Kurulu Kararında genel muafiyet hükmü tanınmış ve bu kişilere her türlü işlemde indirimli ve ücretsiz tarife uygulanabilmesinin önü açılmıştır. Aynı şekilde mabetlere ücretsiz su verilmesi de mevzuata aykırı değildir. Zira 5393 sayılı Kanun'un 15’inci maddesinde 2012 yılında yapılan değişiklikle mabetlere indirimli veya ücretsiz içme ve kullanma suyu verilebileceği hüküm altına alınmıştır.

Ancak haklarında herhangi bir muafiyet hükmü bulunmayan dernek, vakıf ve şirketlerin indirimli tarifeden yararlanması mümkün olmadığı gibi diğer kamu kurumları, kamu yararına çalışan dernek veya vergi muafiyeti tanınmış vakıfların da indirimli bir tarifeden yararlanması mümkün değildir.

Yapılan incelemelerde; hamamlara, umumi tuvaletlere, kamu yararına faaliyet gösteren vakıf ve derneklere, Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı veya bunların denetimindeki kurslar ve özel eğitim kurumlarına, dernek ve vakıflar tarafından eğitim ve öğretime destek ve katkı amacıyla kurulan yurt, pansiyon, hizmet binası ve tesislerine, amatör spor kulüplerine ait abonelikler ve bunlara bağlı ticari amaçla işletilmeyen lokal ve tesislere, siyasi parti ve şubelerine, sanat ve kültürün gelişimine hizmet etmek amacıyla kurulmuş konferans, opera, tiyatro, sergi vb. etkinliklerin yapıldığı yerlere kamu yararına faaliyet gösteren aboneler adı altında indirimli su tarifesi belirlendiği; umumi tuvaletlere ve hamamlara faturalarda kademelendirme sisteminin dahi uygulanmadığı tespit edilmiştir.

Her ne kadar 2560 sayılı İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Kuruluş Ve Görevleri Hakkında Kanun’da su satışı ve kullanılmış suların uzaklaştırılmasına ilişkin


tarifeleri yapma yetkisi Genel Kurula (Manisa Büyükşehir Belediye Meclisi) verilmiş ise de Genel Kurulun herhangi bir kişi veya kuruma indirimli tarife belirleyebileceği veya değişik gruplara zımni indirim anlamına gelen değişik tarifeler uygulayabileceğine ilişkin bir hükme yer verilmemiştir.

Kamu kurum ve kuruluşları ile kanunla teşkil edilen kurullar (belediye meclisleri dâhil) kendilerine kanunla verilen yetkileri kullanırken sınırsız takdir yetkisine sahip değillerdir. Alınan kararlarda başta Anayasa olmak üzere diğer kanunlarda yer alan kısıtlayıcı hükümlerin de dikkate alınması gerektiği açıktır. Bilhassa hem “sonraki kanun” ( lex posterior) hem de “özel kanun” (lex specialis) niteliğinde bulunan kanunların uygulamada önceliği bulunduğundan yapılan iş ve işlemlerde bu kanunların amir hükümlerine riayet edilmesi bir zorunluluktur. 4736 sayılı Kanun 2560 sayılı Kanun'a göre hem sonraki kanun niteliğindedir hem de indirimli veya ücretsiz tarife belirleme konularında daha özel nitelikli bir kanun’dur. Bu nedenle sadece tarife belirleme yetkisine dayanılarak 4736 sayılı Kanun'un göz ardı edilmesi mümkün değildir.

Sonuç olarak; 4736 sayılı Kanun veya bu Kanun'un verdiği yetkiye dayanılarak çıkarılan Bakanlar Kurulu Kararları ile muafiyet tanınan kurumlar haricinde hiçbir kurum, şirket, dernek, vakıf veya spor kulübüne kamu kurumları tarafından üretilen hizmetlerden ücretsiz veya indirimli faydalanma hakkı verilemeyeceği gibi buna sebebiyet verebilecek tarifeler belirlenmesi de mümkün değildir. Kaldı ki kamu kurumları dahi kendileri hakkında muafiyet hükmü olmaksızın diğer kamu kurumlarınca üretilen mal ve hizmetlerden indirimli veya ücretsiz yararlanamamaktadır. Yukarıda bahsedilen hiçbir kurum, şirket, dernek, vakıf veya spor kulübü hakkında bir muafiyet hükmü bulunmamaktadır. Kanun'da ancak Bakanlar Kurulu Kararı ile olabileceği belirtilen bir hususun Kurum Genel Kurulu tarafından çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenmesi ise mümkün bulunmamaktadır.

Yukarıda bahsedilen vakıf, dernek ve amatör spor kulüpleri ve bunlara bağlı tesisler için İdare tarafından 4962 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Vakıflara Vergi Muafiyeti Tanınması Hakkında Kanun’un 20'nci maddesinde "Gelirlerinin en az üçte ikisini nev'i itibariyle genel, katma ve özel bütçeli idarelerin bütçeleri içinde yer alan bir hizmetin veya hizmetlerin yerine getirilmesini amaç edinmek üzere kurulan vakıflara, Cumhurbaşkanlığınca vergi muafiyeti tanınabilir." hükmüne istinaden kamu yararına çalışan aboneler adı altında indirim uygulanmaya devam edileceği belirtilmişse de bu hüküm söz konusu vakıflara Cumhurbaşkanlığınca vergi muafiyeti tanınması ile ilgili bir düzenlemedir.


Su ve kanalizasyon idarelerinin tarifeleri hakkında bir muafiyet düzenlemesi bulunmamaktadır.


Bu nedenle herhangi bir muafiyet hükmü olmadan söz konusu yerlerin MASKİ tarafından sağlanan su ve diğer hizmetlerden indirimli olarak yararlandırılması hem mevzuata aykırılık teşkil etmekte hem de gelir kaybına sebebiyet vermektedir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?