İdare tarafından ihale edilen bazı yapım işlerinde mevzuata aykırı olarak zorunlu olmayan proje değişikliklerinin yapıldığı, yapılan iş artışlarının bir kısmının proje aşamasında öngörülmesi gerekirken bu hükme uygun hareket edilmediği görülmüştür.

Yapım İşleri Genel Şartnamesi’nin 12’nci maddesinde;

“ İdare, sözleşme konusu işlerle ilgili proje v.b. teknik belgelerde, değişiklik yapılmaksızın işin tamamlanmasının fiilen imkansız olduğu hallerde, işin sözleşmede belirtilen niteliğine uygun bir şekilde tamamlanmasını sağlayacak şekilde gerekli değişiklikleri yapmaya yetkilidir.”

21’inci maddesinde ise;

“ Yapım sözleşmelerinde, öngörülemeyen durumlar nedeniyle bir iş artışının zorunlu olması halinde, artışa konu olan işin;

  1. Sözleşmeye esas proje içinde kalması,

  2. İdareyi külfete sokmaksızın asıl işten ayrılmasının teknik veya ekonomik olarak mümkün olmaması, şartlarıyla, anahtar teslimi götürü bedel ihale edilen yapım işlerinde sözleşme bedelinin

% 10’una, birim fiyat teklif almak suretiyle ihale edilen yapım işleri sözleşmelerinde ise %

20’sine kadar oran dahilinde, süre hariç sözleşme ve ihale dokümanındaki hükümler çerçevesinde aynı yükleniciye yaptırılabilir.” hükümleri yer almaktadır.

Bu hükümlere göre; idare tarafından yapılacak proje değişiklikleri ancak işin fiilen tamamlanmasının imkansız olduğu durumlarda yapılabilecektir. Diğer bir ifadeyle; idare keyfi olarak projeleri değiştiremeyecek, sınırsız bir takdir yetkisine sahip olamayacaktır. Ayrıca yapılacak iş artışları önceden öngörülemez durumların mevcudiyeti halinde yapılabilecektir. Yine diğer bir ifadeyle; idare ihale öncesi gerekli çalışmaları düzgün bir şekilde yapacak ve gereksiz iş artışlarının önüne geçecektir.

Yapılan incelemelerde ise; Otogar işinde çatı kaplaması malzeme temininde yaşanan gecikme nedeniyle projenin değiştirildiği, kullanılan mobilyaların, döşeme kaplamalarının zorunlu bir neden olmaksızın değiştirildiği tespit edilmiştir. Yine aynı işte bütün peyzaj imalatlarının bölge iklim şartları nedeniyle tamamen değiştirildiği, ip sistemlerinin ana merkezle uyumlu olmaması nedeniyle değiştirildiği ve iş artışına gidildiği tespit edilmiştir. Bu hususların yani bölge iklim şartlarının ve sistem uyumsuzluğunun önceden öngörülebileceği aşikardır.

Kamu idaresi cevabında özetle; çatı kaplama değişikliğini pandemiye bağlamıştır. Pandemiden iki yıl sonra hala pandeminin öngörülemez olduğunu iddia etmek mümkün değildir. Kent mobilyaları değişikliklerini kent estetiği, insan sirkülasyonu gibi gerekçelerle açıklamışlardır. Bu hususun da herhangi bir objektif niteliğinin olmadığı değerlendirilmektedir. Peyzaj değişikliklerini coğrafya ile açıklamışlardır. Coğrafyanın önceden öngörülememiş olması iddiası her türlü izahtan varestedir. IP sistemleri değişikliklerinin gerekçesinin ise sürekli gelişen teknoloji olduğunu ifade etmişlerdir. Bulgumuzda da belirttiğimiz üzere bu değişikliğin sebebi idarenin iddiasının aksine ana merkezle olan uyumsuzluktur.

Sonuç olarak; keyfi proje değişikliklerinin yapılmamasının ve önceden öngörülebilir hususlar konusunda daha hassas hareket edilmesi gerekmektedir.

Kararla ilgili sorunuz mu var?