Şirketin yurtdışında iki taşınmaz kiralayarak bunlar için kira bedeli ödediği görülmüştür.

5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun “Şirketin kurulması” başlıklı 26’ncı maddesinin “Büyükşehir belediyesi kendisine verilen görev ve hizmet alanlarında, ilgili mevzuatta belirtilen usullere göre sermaye şirketleri kurabilir.” hükmü ile belediye şirketlerinin sadece belediyenin görev ve hizmet alanı ile sınırlı olarak faaliyette bulunabileceği düzenlenmiştir.

5393 sayılı Belediye Kanunu’nun “Belediyenin görev ve sorumlulukları” başlıklı 14’üncü maddesinde sayılan görevlere ilişkin işlerin ancak mahallî müşterek nitelikte olmak şartıyla yapabileceği düzenlenmiştir. Anılan Kanunun “Belediyenin yetkileri ve imtiyazları” başlıklı 15’inci maddesinin “Belediyenin yetkileri ve imtiyazları şunlardır: a) Belde sakinlerinin mahallî müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla her türlü faaliyet ve girişimde bulunmak.” şeklindeki hükmü de belediye faaliyetlerinin mahalli müşterek nitelikteki ihtiyaçları karşılamak ile sınırlı olduğunu düzenlemiştir.

Bununla birlikte, anılan Kanun'larda belediyelerin uluslararası nitelikte faaliyetlerde bulunabileceği ve bu amaçla gider yapabileceğine izin veren herhangi bir hüküm yer almamaktadır.

Yapılan incelemede, Şitketin 2023 yılında yurt dışında iki taşınmaz kiraladığı ve yıl sonu itibarıyla bu taşınmazlar için toplam 32.060 avro karşılığı 809.640,44 TL tutarında kira bedeli ödediği tespit edilmiştir.

Kamu İdaresi cevabında, yurtdışı temsilciliğinin Şirketin faaliyetine genel olarak katkı sağladığı ifade edilmiş ise de, bu çerçevede her hangi bir somut bilgi ve belge sunulmamıştır. Ayrıca bahsedilen yurt dışı temsilcilik aracılığıyla yerine getirildiği belirtilen İzmir'in yurtdışında tanıtılması gibi bazı faaliyetler Belediyelerin görev ve yetki alanı dışındadır.

Şirketin sermayesinin korunması için anılan mevzuata aykırı olarak yapılan şirketi zarara uğratıcı nitelikteki yurtdışı kiralama giderlerinin sonlandırılması gerekmektedir.

Kararla ilgili sorunuz mu var?