Karar Künyesi
Belediye sınırları içindeki bazı park alanları vatandaşların kullanımına kapatılarak kiraya verilmiştir.
5393 Sayılı Belediye Kanunu’nun “Belediye Başkanının Görev ve Yetkileri” başlıklı 38’inci maddesinin (e) bendinde belediyenin taşınır ve taşınmaz mallarını idare etme yetki ve görevi belediye başkanına verilmiştir.
Aynı Kanun’un “Belediye Tasarrufundaki Yerler” başlıklı 79’uncu maddesinde ise dinlenme yerleri, meydanlar ve benzeri yerlerin de belediyenin tasarrufunda olduğu belirtilmiştir.
Öte yandan 03.07.2017 tarihli ve 30113 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği’ne göre umumi hizmet alanları; Millî Eğitim Bakanlığına bağlı ilk ve orta öğretim kurumları ile yol, meydan, park, otopark, çocuk bahçesi, yeşil saha, ibadet yeri, karakol, pazar yeri, semt spor alanı gibi kamusal hizmete ayrılan alanları ifade etmektedir.
Belediye sınırları dâhilinde bulunan parklar belediyenin mülkiyetinde olan yerler değildir. Bu yerlerin sadece tasarruf yetkisi Kanun ile belediyelere verilmiş olup, söz konusu yerler tapuda Belediye adına tescil edilmemiştir. Dolayısıyla imar planlarında kamu ortak kullanımı amacıyla park yeri olarak ayrılan alanların, imar planına aykırı alarak kullanılmaması ve farklı uygulamalara tabi tutulmaması gerekmektedir.
İdarenin hesap ve işlemleri incelendiğinde, İdarece İstinye mah. 380 ada 42 parsel terki park alanı üzerindeki yapıların bir site yönetimine, Uskumruköy mah. 196 ada 16-17 parsel terki park alanı üzerindeki yapıların da 2 şirkete 2886 sayılı Kanun’un 45’inci maddesine göre ihale ile verildiği; sitenin etrafının duvarlar ile kapatıldığı, giriş ve çıkışların ise özel güvenlik görevlilerinin bulunduğu nizamiye kapısının yapıldığı, site sakinleri haricinde siteye girişe izin verilmediği tespit edilmiştir. Bu durumda, kiraya verilmiş olan park alanları halkın kullanımına kapatılmış olup belediye park alanları yalnızca site sakinlerine ve şirkete hizmet vermektedir.
Yukarıda yer alan denetim tespitine binaen, Kamu idaresi cevabında özetle;
-Uskumruköy 16 ve 17 parsel terki park alanının çevresinde bulunan 8 adet farklı imar adası üzerinde yer alan 273 adet bağımsız birimde yaşayan nüfus tarafından müştereken kullanıldığı, İstinye 380 ada 42 parsel terki park alanının bu parkın komşuluğunda yer alan konut adaları tarafından müştereken kullanıldığı,
-Kiraya verilen kısımların park içinde yer alan işletmeden ibaret olup, parkın yakın Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği’nde park alanlarında belirli ölçülerde yapılaşmaya izin verilmekte olup, belediye bünyesinde işletme imkanı olmayan yapıların ilgili mevzuat doğrultusunda site içerisinde kalmış park alanı içindeki tesisisin kiraya verilmesinde bir aykırılık bulunmadığı,
-Belediyenin tasarrufu altında bulunan park alanının da amacı dışında kullanılmadığı,
-Mevzuata göre kiraya verilen işletmelerin yer aldığı park alanlarına erişim konusunda gerekli takibin belediye tarafından yapılacağı
ifade edilmiştir.
Ancak, kamu idaresi cevabında bulguda mevzuata aykırı kullanıldığı belirtilen park alanının yakınındaki konut adaları tarafından kullanıldığı, kiraya verilen kısımlar Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği’ne uygun olduğundan mevzuata aykırılık olmadığı ve en sonunda bulgu konusu hususun doğru olduğu kabul edildiği ifade edilmiş ise de;
Belediyelerin taşınmazlarını kiraya verme işlerini 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nda yazılı hükümlere göre yürüteceği konusunda tereddüt bulunmamaktadır. Belediyelerin tasarrufunda bulunan ve mahalli müşterek ihtiyaçlara cevap vermesi gereken park alanları ve bu alanların içindeki tesisler amaçları dışında kullanılamayacağı gibi, halkın kullanımına da kapatılamaz. Söz konusu tesisler 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’na göre kiraya verilmiş olsa bile halkın kullanımına sunulması kanuni bir gerekliliktir. Bu yerlerin, site yönetimlerince güvenlik bariyerleri koymak ve sitenin etrafı duvarla çevrilerek halkın girişini kısıtlamak suretiyle kullanımının yalnızca site sakinlerine sağlanması kabul edilebilir bir uygulama değildir.
Kaldı ki, idarenin cevabında ayrıca kiraya verilen işletmelerin yer aldığı park alanlarına erişim konusunda gerekli takibin yapılacağı ifade edilmek suretiyle yapılan uygulamanın yanlış olduğu kabul edilmiştir.
Yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde; Kamu ortak kullanımı için ayrılan taşınmazların tüm vatandaşların kullanımına açılmasının sağlanması gerektiği düşünülmektedir.