Belediye bünyesinde yer alan sözleşmeli personellerin mevzuata aykırı olarak müdür kadrolarında vekâleten görevlendirildiği görülmüştür.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın Kamu hizmeti görevlileriyle ilgili hükümlere ilişkin genel ilkeleri açıklayan 128’inci maddesinin ilk fıkrasında devletin, kamu iktisadi teşebbüsleri ve diğer kamu tüzelkişilerinin genel idare esaslarına göre yürütmekle yükümlü oldukları kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevlerin, memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle gördürülmesi hüküm altına alınmış, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun “İstihdam Şekilleri” başlıklı 4’üncü maddesinde de Devlet ve diğer kamu tüzel kişiliklerince


genel idare esaslarına göre yürütülen asli ve sürekli kamu hizmetlerini ifa ile görevlendirilenlerin memur sayılacağı belirtilmiştir.

99 Seri no.lu Devlet Memurları Kanunu Genel Tebliği’nde; bir görevin vekâleten yürütülmesi halinde görevin gerekleri ve nitelikleri değişmeyeceğinden bu görevi vekâleten yürütecek olanların asil memurda aranan şartlara sahip olmaları gerektiği, asilde aranan şartlara sahip vekil memur bulunamadığı takdirde ise hizmetin aksamadan yürütülebilmesi bakımından herhangi bir şekilde boşalmış veya boş bulunan bir görevin öncelikle varsa yardımcıları yoksa asilde aranan şartlara en yakın personel tarafından tedviren gördürülmesinin mümkün olduğu açıklaması yer almıştır.

Ayrıca, Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar’ın 6’ncı maddesinde ilgililerin sözleşmelerinde belirtilen görev dışında başka bir işte çalıştırılamayacağı belirtilmiş, 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun “Norm kadro ve personel istihdamı” başlıklı 49’uncu maddesinin üçüncü fıkrasında da sözleşmeli olarak çalışılabilecek unvanlar arasında müdür kadroları yer almamıştır.

Genel idare esaslarına göre yürütülen asli ve sürekli kamu hizmetlerinin yerine getirilmesiyle görevli birim yetkililerinin, 657 sayılı Kanun’a tabi devlet memuru olmaları gerekmektedir. Söz konusu istihdam ihtiyacının 657 sayılı Kanun'a göre istihdam edilen devlet memurları arasından veya 5393 sayılı Kanun’un 49’uncu maddesinin altıncı fıkrası kapsamında diğer kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan memurlar arasından karşılanması gerekmektedir. 657 sayılı Kanuna göre memur ve amir arasında hiyerarşik bir ilişki bulunmaktadır. Dolayısıyla sözleşmeli personelin, memurun hiyerarşik ve amiri konumuna getirilmesinin mevzuat hükümlerine aykırı olduğu ve memur tarafından yürütülmesi gereken müdürlük görevinin vekâleten de olsa sözleşmeli statüsündeki bir personel eliyle yürütülmesinin mevzuata aykırı olduğu düşünülmektedir. Zira memur ile sözleşmeli personel farklı statülere sahip olup farklı kanunlara tabidirler.

Yapılan incelemede, mevzuat hükümlerine aykırı olarak sözleşmeli personelin Kent Tarihi ve Tasarımı Müdürlüğü ile Kültür İşleri Müdürlüğü kadrolarına vekâleten görevlendirildiği görülmüştür.

Kamu idaresi cevabında, aynı vasıfta görevlendirilecek personel olmadığı, bundan dolayı sözleşmeli personelin tedviren müdürlük kadrosunda görevlendirildiği ve söz konusu kişilere bu görevlendirme için herhangi bir ödemede bulunulmadığı ifade edilse de Belediyede


657 sayılı Kanun'a göre istihdam edilen veya 5393 sayılı Kanun’un 49’uncu maddesinin altıncı fıkrası kapsamında diğer kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan memurlardan müdürlüklere vekaleten atanabilme şartlarını sağlayan kişilerin bulunduğu ve söz konusu ihtiyacın bu kişiler arasından karşılanması gerektiği değerlendirilmektedir.

Sonuç olarak, müdürlüklere yapılan görevlendirmelerin yürürlükte bulunan yasal mevzuatın izin verdiği şekilde yapılması, sözleşmeli personelin müdür kadrolarına vekâleten görevlendirilmesi uygulamasına son verilmesi gerekmektedir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?