Karar Künyesi
Antalya Su ve Atıksu İdaresi Genel Müdürlüğü abone bilgi sistemi, tahakkuk-tahsilat işlemleri ile tarife cetvellerinin incelenmesinde, "hayır kurumu, dernek ve vakıf abonesi" kapsamında yer alan dernek ve vakıf aboneliklerinin, merkez ilçeler dışındaki ilçelerde tenzilatlı abone grubunda sayılan (şehir ve gazi, amatör sporcular ve engelliler) aboneler için belirlenen tarifeyle aynı belirlendiği, bu durumun da ilgili yasal düzenlemelerin öngördüğü kişi ve kuruluşlara indirimli/bedelsiz mal ve hizmet sunulması esasına uygun olmadığı tespit edilmiştir.
4736 sayılı Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Ürettikleri Mal ve Hizmet Tarifeleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 1’inci maddesinin birinci fıkrasında belediye ve bağlı kuruluşların da içinde bulunduğu kamu kurum ve kuruluşlarınca üretilen mal ve hizmet bedellerinde herhangi bir kişi veya kurum lehine indirimli veya ücretsiz tarife uygulanamayacağı belirtilmiş, altıncı fıkrasında ise birinci fıkra hükmünden muaf tutulacak kişi ve kurumları tespit etmeye Cumhurbaşkanının yetkili olduğu ifade edilmiştir. İlgili Kanun'larla ya da Cumhurbaşkanı kararı dışında indirimli ya da ücretsiz tarife uygulanması söz konusu olamayacaktır. Nitekim 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 15’inci maddesiyle, mabetlere, eğitim kurumlarına, yurtlara, okul pansiyonlarına ve hastanelere indirimli/ücretsiz içme ve kullanma suyu sağlanabileceği düzenleme altına alınmıştır. Görüleceği üzere sınırlı düzeyde ve çizilen çerçevede indirimli/ücretsiz su teminine yasal düzenlemeler izin vermiş, bunun dışında başkaca kişi ve kuruluşlara bu imkânın sağlanması yolu kapatılmıştır.
Yapılan incelemelerde; ASAT tarifeler cetvelinde, Antalya merkez dışında kalan ilçelerde, dernek ve vakıfların su birim fiyatları, tenzilatlı abone grubunda sayılan "engelliler" ve "amatör sporcuların" birim su fiyatlarıyla aynı olduğu, tenzilatlı abone grubuna dâhil edilmek suretiyle indirimli su tarifesi uygulanarak daha az tahakkuk ve tahsilat gerçekleştirildiği görülmüştür. Anılan mevzuat hükümlerinden, "indirim" uygulanması ile tenzilatlı ya da avantajlı grubun tarifesi ile su satış yapılması arasında fark olmadığı açıkça anlaşılmaktadır. Gerek 5216 ve 5393 sayılı gerekse de 4736 sayılı Kanun ve başkaca düzenlemeler, dernek ve vakıflara indirimli su tarifesi uygulanmasına cevaz vermemektedir.
Antalya Merkez dışındaki ilçelerde, dernek ve vakıflara ait yerlerin tenzilatlı mesken abone grubunda tarifelendirilmesi, dolaylı yoldan mevzuatın öngördüğü düzenlemenin dışına çıkılmasına yol açmıştır. Tarife cetvelinin en alt grubunda yer alan tenzilatlı tarife üzerinden su
tahakkuk ve tahsilatının yapılması gelirlerin daha düşük kalmasına yol açmıştır. Başka bir sorun ise, dernek ve vakıfların iktisadi işletmeleri ya da ticari faaliyete konu olacak yerlerinin su bedellerinin de, dernek ve vakıf tarifesi üzerinden, bahsedildiği gibi tenzilatlı tarife üzerinden, hesaplanması riski bulunmasıdır. "İşyeri" abone grubuna dâhil edilmesi gereken bu yerler için "hayır kurumu dernek ve vakıf aboneliği" yapılması halinde yine gelir kaybı yaşanacaktır.
Kamu idaresi de bulguda belirtilen hususlara iştirak etmiş olup gerekli düzeltmelerin devam ettiğini belirtmiştir. Bu yönde tesis edilecek işlem, sonraki denetimlerde takip edilecektir.
Sonuç olarak, mevzuatın öngördüğü ve sınırları çerçevesinde indirimli/ücretsiz tarife uygulanması gerekmektedir. Dernek ve vakıflar için indirimli/ücretsiz tarife uygulanabilmesi mümkün görülmemektedir.