Karar Künyesi
İdare tarafından borçlarını ödemeyen abonelerin su kullanımının TİSKİ Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliği’nde öngörüldüğü şekilde kapatılmadığı; bu durumun, abonelik teminatını aşan borç tutarlarının tahsil edilememesine neden olduğu tespit edilmiştir.
TİSKİ Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliği’nin “Zamanında ödenmeyen borçlar” başlıklı 26’ncı maddesinde;
“(1)Aboneler, tahakkuk eden fatura bedellerini bildirimde belirtilen son ödeme gününe kadar ödemekle yükümlüdürler.
Borcunu ödemeyen abonelere aşağıdaki yaptırımlar uygulanır:
Fatura bedellerini bildirimde belirtilen son ödeme tarihine kadar ödemeyen abonelerin suları kapatılır.
Süresinde ödenmeyen fatura bedelleri genel hükümler kapsamında yasal yollardan tahsil edilir. Bu husus abonelik sözleşmelerinde açıkça belirtilir.
Su kapanmasına rağmen, kapama tarihinden itibaren en geç 6 (altı) ay içerisinde borç tahsil edilemezse güvence bedeli borcuna mahsup edilmek suretiyle kesin hesap faturası düzenlenerek sözleşmesi feshedilir, tasfiyesi mümkün olmayan alacaklar için yasal yollara başvurulur. Bu durumda gerek görülürse ayrıca sayacı da sökülür.
ç) Yeraltı suyu kullandığı halde atık su bedelini ödemeyen abonenin su kaynağı kullanıma kapatılarak mühürlenir. Borç yasal yollardan tahsil edilir.
Borcunu ödemeden aboneliği terk edenlerin diğer bir abonelikte kullandıkları su, borçlu aboneliğinin borcu ödeninceye kadar kapatılabilir.
Kapamaya esas borcu olacak borcun miktarı ve kıstasları yönergeyle belirlenir.” şeklinde düzenlenme yapılmıştır.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca; fatura bedellerini bildirimde belirtilen son ödeme tarihine kadar ödemeyen abonelerin sularının kesilmesi gerekmektedir.
Yapılan incelemede; ödenmeyen 4 ve üzeri faturası bulunan 12.947 abone bulunduğu, bu abonelerden 3.190 adetinin on dönem ve üzerinde ödenmemiş faturası bulunduğu ancak buna karşın İdare tarafından bu abonelerin su kullanımına ilişkin herhangi bir kesinti işleminin yapılmadığı anlaşılmıştır.
Kamu idaresi cevabında bulgu konusu hususa katılındığı ve gerekli çalışmaların başlatıldığı ifade edilmiştir.
Sonuç olarak; İdare alacaklarının güvence altına alınabilmesi ve hukuki ihtilaf sayısının azaltılarak kamu kaynaklarının verimli kullanılabilmesini teminen abonenin mevcut borcunun, teminat bedelini aşmasından önce harekete geçilerek aboneliğin sona erdirilmesi gerekmektedir.