Karar Künyesi
Üniversitenin mülkiyetinde bulunan taşınmazlar üzerindeki irtifak hakkı işlemlerinin mevzuata uygun olarak tesis edilmediği görülmüştür.
Üniversite mülkiyetindeki taşınmazlar üzerinde irtifak hakkı tesis edilmesi işlemleri, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu hükümleri çerçevesinde yürütülmektedir. Anılan Kanun’un 2’nci maddesinde ihalelerde açıklık ve rekabetin sağlanmasının esas olduğu ifade edilmiş olup devam eden maddelerinde de ihale süreci bu ilkeleri tesis edecek şekilde düzenlenmiştir.
Taşınmazlar üzerinde irtifak hakkı, 2886 sayılı Kanun’un 9’uncu maddesine göre belirlenen tahmin edilen bedel üzerinden yine aynı Kanun’un 36’ncı maddesinde öngörülen usule uygun olarak yapılacak ihale sonucunda teklif edilen en yüksek bedel üzerinden tesis edilmelidir. Kanun’da mülkiyet üzerinde tesis edilecek haklar, ihale ile belirlenen bedel mukabilinde yapılan işlemler olup istisnasına yani bedelsiz irtifak hakkına yer verilmemektedir.
Yapılan denetimlerde; muhtelif tarihlerde tesis edilmiş olmakla beraber denetim yılında da kullanılmaya devam edilen irtifak haklarında yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerine aykırılık teşkil ettiği tespit edilen hususlar aşağıda özetlenmiştir:
Üniversitenin mülkiyetinde olan toplamda 49.818 metrekare taşınmaz üzerinde, 2886 sayılı Kanun’un yukarıda belirtilen hükümlerine uyulmaksızın protokol ile doğrudan ve bedelsiz olarak bir Dernek lehine Sosyal ve Spor Tesislerinin Yapımı ve İşletilmesi için irtifak hakkı tesis edilmiştir.
Üniversitenin mülkiyetinde olan 339 adet taşınmaz üzerinde 2886 sayılı Kanun’un yukarıda belirtilen hükümlerine uyulmaksızın doğrudan ve bedelsiz olarak bir vakıf lehine 49 yıl süre ile bedelsiz intifa hakkı tesis edilmiştir.
Üniversite mülkiyetindeki 30.932 metrekare arsanın tamamında 30.08.1999 tarihinde yapılan protokol ile bir vakıf lehine 99 yıl süre ile üst hakkı tesis edilmiş, karşılığında ise Üniversite kampüs alanı içinde 42 blok lojman binası ve 24.817 metrekare Hizmet Binası inşaat yapımı maliyeti vakıf tarafından karşılanmıştır. 2886 sayılı Kanun’un yukarıda belirtilen hükümlerine uyulmaksızın doğrudan tesis edilen irtifak hakkının konusu arsa karşılığı inşaat olup söz konusu arsanın kullanım karşılığı olarak mevzuatta öngörülen yıllık bedel de vakıftan alınmamaktadır.
Kamu İdaresi tarafından, bedelsiz verilen üst haklarının karşılığında ilgili Vakıf ve Derneklerin taşınmazlar üzerinde çeşitli binalar yaptığı, sürenin bitiminde arazinin tüm müştemilatı ile birlikte bedelsiz olarak Üniversiteye devredileceği, araziyi değerlendirerek elde edilen gelirin ise ilgili Vakıf ve Dernekçe Üniversite için kullanıldığı, üst hakkı bedeli ve süresi ile kamu kurum ve kuruluşlarının üçüncü şahıslara arazi tahsisinde uygulanacak özgün hukukî düzenlemeler bulunmadığı, bu sebeple protokol yöntemi ile işlem tesis edildiği ifade edilmiştir.
Her ne kadar Kamu İdaresince, kamu kurum ve kuruluşlarının üçüncü şahıslara taşınmazlar üzerinde tesis edilecek haklarla ilgili uygulanacak özel bir düzenleme olmadığı ifade edilmişse de 5018 sayılı Kanun'un 44’ncü maddesinde kamu idarelerinin taşınmazları üzerinde tesis edilecek işlemlerin ilgili kanunlarında düzenleneceği belirtilmiş olup bu kapsamda üst hakkı, 2886 sayılı Kanun'da öngörülen usullere göre tesis edilmektedir. Nitekim Kanun'un kapsam maddesinde de özel bütçeli kamu idarelerinin mülkiyetin gayri ayni hak tesisi işlemlerinin bu kanuna tabi olduğu açıkça hükme bağlanmıştır.
Hakkın içeriği ise 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun üst hakkının içeriğini, kapsamını ve sona erme sonuçlarını düzenleyen 826, 827 ve 829’uncu maddelerinde yer alan
hükümlere göre belirlenmekte ve bu Kanun'da öngörüldüğü üzere üst hakkı tesisi, işlemin karşı tarafı olan hak lehtarına taşınmazı kullanma ve üzerinde yapı yapma hakkı vermektedir. Bunun karşılığında da bir bedel ödeme sorumluluğu bulunmaktadır. Söz konusu hakkın bedelinin ise taşınmazın konusu kamu taşınmazı olduğu için 2886 sayılı Kanun hükümlerine göre belirlenmesi gerekmektedir.
Kamu İdaresi tarafından 4721 sayılı Kanun'un ilgili maddelerine yer verilerek üst hakkının ve intifa hakkın çerçevesine dikkat çekilmiştir, ancak bulgu konusu tespitler tesis edilen hakkın içeriğine değil tesis edilme usulüne ilişkindir.
Özetle; üst hakkının içeriği ve kapsamı 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'na göre taşınmazı kullanma, yapı yapma ve bu yapıyı süre sonunda iade etme şeklinde belirlenirken, bunun bedelinin ise 2886 sayılı Kanun hükümlerine göre belirlenmesi gerekmektedir. İdarenin taşınmazlar üzerindeki tasarruf yetkisinin çerçevesi kanunlarla çizilmiş olup bunları aşacak şekilde işlem tesis etmesi imkân dâhilinde değildir.
Sonuç olarak; irtifak hakkı tesis edilen taşınmazlarda 2886 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanması gerekmektedir.