Fen İşleri Daire Başkanlığında yapılan denetimlerde; ASKİ (Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü) tarafından gerçekleştirilen su ve kanal abonelik uygulamalarından dolayı Büyükşehir Belediyesinin yapmış olduğu asfalt ve kaldırımların sık sık tahrip edildiği, bu tahribatlardan dolayı asfalt yama işlerinin ve kaldırım tamir işlerinin bir hayli fazla olduğu, ayrıca bu uygulamalardan dolayı Başkanlığa bağlı AYKOME Şube Müdürlüğünün iş yükünün ciddi anlamda arttığı tespit edilmiştir.


ASKİ tarafından temiz su ve pis su kanal hatları döşenirken, ana hat boruları döşenmekte, parsel bağlantıları ise abonelere bırakılmaktadır. Ana hatlar genellikle sokakların ve caddelerin ortasından geçmektedir. Boru hatları döşendikten sonra cadde ve sokakların asfaltlanması ve kaldırım döşenmesi için o cadde ve sokaktaki tüm yapıların bitmesi haliyle beklenmemektedir. Hal böyle iken yeni abone olacak kişi tarafından pis su kanal aboneliği ve şebeke suyu aboneliği için müracaat edildiğinde, ana hattan kendi parseline kadar yapılması gereken imalatlar da Belediye tarafından değil, kendisi tarafından yapılmaktadır. Ana hatlardan parsele kadar da bir bağlantı olmadığından, bu bağlantıları müracaat sahibi kendi imkânlarıyla yapmakta, Kurum sadece kontrol ve izin işlemlerini yürütmektedir. Müracaat sahibi bu bağlantıları yaparken haliyle asfalt ve kaldırımı bozmakta, bozulan asfalt ve kaldırım da ilgisine göre ilçe belediyesi veya Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılmaktadır. Bu uygulama, yapılmış asfalt ve kaldırımların kullanım ömürlerini kısalttığı gibi şehrin estetiğini de bozmaktadır.


2019 yılında abonelik için 6351 müracaat olmuş, zemin tahrip ücreti olarak müracaat sahiplerinden toplam 6.387.054,34 TL tahsil edilmiştir. Yapılan incelemelerde, Büyükşehir Belediyesinin bozulan asfalt ve kaldırım için yaptığı masrafın tahsil ettiği zemin tahrip bedellerinden fazla olduğu görülmüştür. AYKOME Şube Müdürlüğünün iş yükü de bu uygulamalardan dolayı ciddi anlamda artmaktadır. Bu uygulama ayrıca bir yer için iki defa masraf yapılmasına yol açmaktadır ki bu da milli ekonomi için bir kayıptır.


Konu ile ilgili İSKİ (İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü) ve SASKİ (Sakarya Su ve Kanal İdaresi Genel Müdürlüğü) uygulamaları incelenmiş; buradaki


uygulamaların, asfalt ve kaldırımı bozmadan ve tamamen kurum tarafından gerçekleştirildiği görülmüştür. Ayrıca bu örneklerde müracaat sahibi tek bir yere müracaat etmekte ve o yerde işlemleri nihayetlenmektedir. ASKİ uygulamasında ise müracaat sahibi ASKİ ve Büyükşehir Belediyesi arasında gidip gelmektedir.


5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun 18’inci maddesinde belediye teşkilatının en üst amiri olarak belediye teşkilâtını sevk ve idare etmenin, beldenin ve belediyenin hak ve menfaatlerini korumanın, büyükşehir belediyesinin etkin ve verimli yönetilmesini sağlamanın belediye başkanının görev ve yetkisi olduğu ifade edilmiş,


5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 38’inci maddesinde ise belediyenin taşınır ve taşınmaz mallarını idare etmek görevinin belediye başkanlarına ait olduğu belirtilmiştir.


5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun 1’inci maddesinde kamu kaynaklarının etkili, ekonomik ve verimli bir şekilde elde edilmesi ve kullanılmasını sağlamanın Kanun’un temel amaçlarından olduğu, “Üst Yöneticiler” başlıklı 11’inci maddesinde ise belediyelerde belediye başkanlarının üst yönetici olduğu, sorumlulukları altındaki kaynakların etkili, ekonomik ve verimli şekilde elde edilmesi ve kullanımını sağlamaktan meclislerine karşı sorumlu oldukları belirtilmiştir.


Yukarıda yapılan açıklamalar ve anılan mevzuat hükümleri çerçevesinde, atık su ve şebeke suyu hat döşemelerinde gerçekleştirilen mevcut uygulamalar kamu kaynağının etkin ve verimli kullanılmasını engellemekte, ayrıca müracaat sahibinin abonelik sürecini zorlaştırmaktadır.


Kararla ilgili sorunuz mu var?