Karar Künyesi
Şirketin 236 Diğer Çeşitli Alacaklar hesabında takip edilen alacaklarından tahsili şüpheli hale gelenlerin 238 Şüpheli Diğer Alacaklar hesabına aktarılmadığı tespit edilmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun “Defter tutma yükümlülüğü” başlıklı 64'üncü maddesinde, her tacirin, ticari defterlerini işletmenin faaliyetleri ve finansal durumu hakkında fikir verebilecek şekilde tutmak ve bu amaçla defterlerinde, ticari işlemleriyle ticari işletmesinin iktisadi ve mali durumunu, borç ve alacak ilişkilerini açıkça görülebilir bir şekilde ortaya koymak zorunda olduğu; böylece işletme faaliyetlerinin oluşumu ve gelişmesinin bu defterlerden izlenebileceği belirtilmiştir. Ancak, Kanun'un defter tutma, envanter, mali tabloların düzenlenmesi, saklama ve ibraz hükümlerinin 213 sayılı Vergi Usul Kanunu (VUK) ile diğer vergi kanunlarının aynı hususları düzenleyen hükümlerinin uygulanmasına engel teşkil etmeyeceği de hüküm altına alınmıştır.
26.12.1992 tarih ve 21447 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 1 Seri No’lu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’nin “Tekdüzen Hesap Çerçevesi, Hesap Planı ve Hesap Planı Açıklamaları” başlıklı (c) bendinde, senetli veya senetsiz diğer alacakların, tahsil edilememe ihtimalinin kuvvetlenmiş olması durumunda, alacağının Şüpheli Diğer Alacaklar Hesabına alınması ve risklerin giderilmesini önlemek için karşılık ayrılması gerektiği belirtilmektedir.
Yapılan incelemede, Şirket muhasebe kayıtlarında yer alan ödeme süresi geçmiş, dava veya icra safhasına aktarılmış detayı tabloda gösterilen alacakların şüpheli alacak olarak izlenmediği görülmüştür.
Tablo 2: Şüpheli Diğer Alacaklar Hesabına Alınması Gereken Şirket Alacakları
Sıra No | Hesap Kodu | Borç Bakiye(TL) |
1 | 236.01 | 39.400,00 |
2 | 236.02 | 30.216,53 |
3 | 236.03 | 16.310.683,00 |
4 | 236.04 | 1.375.721,39 |
5 | 236.05 | 138.903,43 |
Toplam 17.894.924,35 |
Şirket yetkilileri tarafından bulguda belirtilen alacakların şüpheli diğer alacaklar hesabına aktarılmamasının gerekçesi olarak davaların halen devam etmesi gösterilmiştir.
Oysaki dava konusu olmuş ve tahsil edilememe ihtimali ortaya çıkmış alacakların şüpheli alacaklar hesabına aktarılarak, bu alacaklar için karşılık ayrılması hem ihtiyatlılık hem de mali tabloların doğru ve güvenilir bilgi sağlayabilmesi için bir gerekliliktir.
Şirketin mali yapısı, faaliyet ve bunların sonuçlarıyla yalnızca Şirket ile doğrudan ilgili olan işletme sahip ve ortakları değil, aynı zamanda o işletme ile ticari, mali ve ekonomik ilişkiler kuran işletmeler, toplum bireyleri, kredi, finans ve yatırım kuruluşları, çeşitli kamu kurum ve kuruluşları da ilgilenmektedir. Söz konusu hususta sağlıklı ve güvenilir bilgi sahibi olmanın kaynağı ise o işletmenin muhasebe kayıt ve belgeleri ile bunlara dayanılarak hazırlanmış mali tablolardır. Bu nedenle mali tablolar hazırlanırken yukarıda bahsedilen ilke ve uygulamalara riayet edilmeli, Şirket ortakları ve diğer ilgili tüm kesimler için Şirketin mevcut ve muhtemel tüm durum, risk, gider ve zararları mali tablolara yansıtılmalıdır.
Sonuç olarak, Şirketin 236 Diğer Çeşitli Alacaklar Hesabında takip edilen alacaklarından tahsili şüpheli hale gelen 17.894.924,35-TL tutarındaki alacağın 238 Şüpheli Diğer Alacaklar Hesabına aktarılması ve ihtiyatlılık gereği ilgili alacaklar için karşılık ayrılması gerekmektedir.