Yapım işleri ile mal ve hizmet alımı ihaleleri kapsamında mevzuata aykırı olarak taşıt edinildiği; ihale dokümanlarında bu araçların kullanım amacı ve şeklinin belirtilmediği; bu taşıtların şoförlü ve akaryakıt dahil olarak tahsis edilmesinin şart koşulduğu; taşıtların işin süresi boyunca katedeceği mesafeler ile araç şoförlerinin yapacakları mesainin belirsiz olduğu; taşıtların Cumartesi-Pazar ve resmi tatil günlerinde bile sınırlamaya tabi olmaksızın her türlü işte kullanıldığı; bütün bu mevzuata aykırı uygulamalar sonucunda, ihalelerde rekabetin sınırlandırıldığı ve yapım işleri ile mal ve hizmet alımlarının yüksek maliyetle gerçekleşmesine neden olunduğu tespit edilmiştir.

4734 sayılı Kanun'un 'Temel İlkeler' başlıklı 5'inci maddesinde, idarelerin, bu Kanuna göre yapılacak ihalelerde; saydamlığı, rekabeti, eşit muameleyi, güvenirliği, gizliliği, kamuoyu denetimini, ihtiyaçların uygun şartlarla ve zamanında karşılanmasını ve kaynakların verimli kullanılmasını sağlamakla sorumlu oldukları vurgulanmıştır.


Anılan Kanunu’nun “Şartnameler” başlıklı 12’nci maddesinde ise, ihale konusu mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinin teknik kriterlerine teknik şartnamelerde yer verileceği; teknik kriterlerin, verimliliği ve fonksiyonelliği sağlamaya yönelik olması, rekabeti engelleyici hususlar içermemesi ve bütün istekliler için fırsat eşitliği sağlamasının zorunlu olduğu belirtilmiştir.

Öte yandan Kamu İhale Genel Tebliği'nin "Yapım işinin yürütülmesinde ihtiyaç duyulan araç, gereç ve malzemelerin yüklenicilere aldırılması" başlıklı (49.1.) numaralı maddesinde,

" İdareler tarafından, ihale dokümanında ihale konusu işin yürütülmesi sırasında kontrol aracı, bilgisayar, telefon, faks vb. araç, gereç ve malzemelerin yüklenici tarafından temin edileceği yönünde düzenlemeler yapıldığı görülmektedir.

İhale konusu iş kapsamında yer almayan hususların yerine getirilmesi yükleniciden istenilemez. Ancak ihale konusu işin yürütülmesi ile doğrudan ilgili olması, kullanım süre ve şekillerinin ihale dokümanında belirtilmesi kaydıyla, ihale dokümanında araç, gereç ve malzemelerin yüklenici tarafından temin edileceğine ilişkin düzenleme yapılması mümkündür." denilmektedir.

Bu hükme göre, ihale konusu iş kapsamında yer almayan hususların yerine getirilmesi yükleniciden istenilemez. İhale kapsamına dahil edilecek taşıtların işin yürütülmesi ile doğrudan ilgili olması zorunludur. Ayrıca işin yürütülmesi ile doğrudan ilgili olan taşıtların (kontrol aracı) kullanım süre ve şekillerinin ihale dokümanında açık olarak belirtilmesi de zorunludur.

Yapım işleri ile mal ve hizmet alımı ihaleleri kapsamında İdareye tahsis edilecek taşıtların (şoförlü ve yakıt dahil olarak) hangi amaçla ve ne şekilde kullanılacağı; yaklaşık kaç kilometre yol katedecekleri; taşıt şoförlerinin ne kadar mesai yapacağı belirsizdir. Bu belirsizlikler ihalelerde rekabeti sınırlandırmakta ve tekliflerin yüksek tutulmasına yol açmaktadır.

Oysa İdareye daha önce benzeri işleri yapmış olan yükleniciler, taşıtların ne şekilde kullanıldığını; yaklaşık olarak kaç kilometre yol gideceklerini; taşıtların iş süresince yaklaşık ne kadar yakıt tüketeceklerini; taşıt şoförlerinin yaklaşık olarak kaç saat çalıştırılacağını ve personel maliyetinin ne kadar olacağını bilmektedir. Diğer isteklilerin ise, sözleşme tasarıları


ve şartnamelerde yer alan taşıt tahsisi konusundaki hükümleri inceleyerek bu sonuçlara ulaşma imkanı bulunmamaktadır.

İhale dokümanlarında araç tahsisi konusunda;


" İdare, tahsis edilen bu araçların her türlü kullanım hakkına sahiptir.


Yüklenici tarafından tahsis olunan otoların sürücü, bakım, yakıt ve diğer tüm masrafları işin devamı süresince yükleniciye aittir.

Cumartesi, Pazar ve Resmi tatil dahil 3 (üç) adet oto idarenin altında çalışacak ve yine her türlü masrafı yükleniciye ait olacaktır" ifadeleri yer almaktadır.

Yapım işleri ile mal ve hizmet alımı ihale dokümanlarında, benzeri ifadeler bulunmaktadır. Ayrıca ihale dokümanlarına,

"İşin devamı süresince ve çalışılmayan devrede oto arıza, kaza vs. nedenlerle işe çıkmazsa yüklenici bu araç yerine yine aynı sınıfta yeni araç tahsis edecektir. Bu işlem yapılmadığı takdirde yine her bir gün için 300 TL para cezası kesilir ve iade olunmaz." şeklinde hükümler konulmaktadır.

Buna göre, çalışılmayan dönemde arıza, kaza vs. nedenlerle işe çıkamayan araç yerine anında aynı özelliklere sahip yeni araç tahsis edemezse yüklenici her gün 300 TL ceza ödeyecektir. Bu durumda, çalışılmayan dönemde kaza nedeniyle işe çıkamayan araç yerine anında aynı özelliklere sahip yeni araç tahsis edememenin cezası ile işin şartname ve sözleşme hükümlerine uygun olarak yapılmamasının cezası aynıdır.

Muğla İli Muhtelif İlçe Ve Mahallelerinde Kanalizasyon Şebeke Hattı Kesin Projelerinin Hazırlanması Hizmeti Alımı (2018/638312) işine ilişkin Sözleşme Tasarısının (36.2.) numaralı "Hizmet Otoları" başlıklı maddesinde,

"İhale konusu işin denetim amacıyla, yüklenici sözleşmenin imzalanmasından itibaren on gün içinde kabul yapılıncaya kadar, işte kullanılmak üzere idarenin emrine; 1 (bir) adet en az 2016 model, üzerlerine yakıt için taşıt tanıma sistemi takılmış, 4x4 şoförlü SUV arazi aracı tahsis edecektir.

... İdare, tahsis edilen bu araçların her türlü kullanım hakkına sahiptir. Yüklenici tarafından tahsis olunan otoların sürücü, bakım, yakıt ve diğer tüm masrafları işin devamı süresince yükleniciye aittir.


Cumartesi, Pazar ve Resmi tatil dahil 1 (bir) adet oto idarenin altında çalışacak ve yine her türlü masrafı yükleniciye ait olacaktır. ... " denilmekte olup, bu işe ilişkin özel teknik şartnamenin (13.6.) numaralı maddesinde, İdarenin şoförlü ve yakıt dahil olarak her türlü kullanım hakkına sahip olduğu bu aracın bir gün içinde yaklaşık 250 kilometre yol gideceği vurgulanmaktadır.

Projelerin hazırlanması hizmeti için 25.02.2019 tarihinde 515.955 TL bedelli sözleşme imzalanmıştır. Bir yıl boyunca İdarenin şoförlü ve yakıt dahil olarak her türlü kullanım hakkına sahip olduğu bu aracın (4x4 şoförlü SUV arazi aracı) iş süresince yaklaşık 100.000 kilometre yol gidecektir. Bu nedenle, aracın sürücüsünün personel maliyeti ile bakım, yakıt ve diğer tüm masrafların sözleşme bedeli içindeki yeri azımsanamayacak kadar yüksektir. Ayrıca yüklenici istenilen özellikte aracı anında tahsis edemediği takdirde her gün 300 TL ceza ödeyecektir.

Kamu idaresinin cevabında, 2018/638312 ihale kayıt numaralı proje hazırlama hizmeti kapsamında yükleniciye herhangi bir ödeme yapılmadığı iddia edilmekte ise de; bir yıl boyunca İdarenin şoförlü ve yakıt dahil olarak her türlü kullanım hakkına sahip olduğu 4x4 şoförlü SUV arazi aracı, iş süresince yaklaşık 100.000 kilometre yol gidecektir. Bu araca ilişkin bütün giderler sözleşme bedeline dahil olup, istekliler tekliflerini buna göre vermektedir.

05.01.1961 tarih ve 237 sayılı Taşıt Kanunu’nun “Kanunun şümulü” başlıklı 1’inci maddesinde; belediyeler tarafından kullanılacak taşıtların, kapsam dahilinde olduğu belirtilmiştir. Aynı Kanun’un 12'nci maddesine dayanılarak, Bakanlar Kurulu tarafından “Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller” yürürlüğe konulmuş olup söz konusu Esas ve Usuller’in “Kapsam” başlıklı 2'nci maddesinde de; 237 sayılı Kanun’a tabi olan kurumlar ve taşıtların kapsam dahilinde olduğu vurgulanmıştır.

Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Esaslar’ın; “Temel Amaç” başlıklı 5’inci maddesinde; “Kamu hizmetlerinin gerektirdiği taşıt ihtiyacının hizmet alımı yoluyla karşılanmasının temel amacı, kamudaki taşıt giderlerinin asgari seviyeye indirilmesi ve kaynakların savurganlığa yol açılmadan, bütçe olanaklarıyla uyumlu bir biçimde kullanımının sağlanmasıdır.” hükmü yer almaktadır.

02.10.2014 tarihli 2014/6814 sayılı “Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usullerde Değişiklik Yapılması Hakkında Karar” ile anılan Usul ve Esaslar’ın “Genel esaslar” başlıklı 6’ncı maddenin (1) ç) bendinde; “Taşıtlar, yakıt hariç, şoförlü veya şoförsüz


olarak edinilebilecektir.” denilmek suretiyle yakıt dahil araç kiralama uygulamasına son verilmiştir.

Ayrıca söz konusu maddenin (1) c) bendinde, "Kanuna ekli (1) ve (2) sayılı cetvellerde yer alanlar ile güvenlik önlemli (zırhlı) araçlar ve koruma altına alınanlarla ilgili yönetmelik hükümlerine göre tahsis olunan araçlar dışında kullanılacak binek ve station-wagon cinsi taşıtların motor hacmi 1600 cc'yi geçmeyecektir." hükmü yer almaktadır.

Söz konusu maddenin (2) a) bendinde ise, "Şoför giderleri hariç yapılan taşıt kiralamalarında aylık kiralama bedeli (katma değer vergisi hariç, her türlü bakım-onarım, sigorta ve benzeri giderler dahil), taşıtın Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği tarafından yayımlanan ve harcama talimatının verildiği yılın ocak ayı itibarıyla uygulanacak Motorlu Kara Taşıtları Kasko Değer Listesinde yer alan kasko sigortası değerinin

%2’sini aşmayacaktır." denilmektedir.


İdare tarafından yapım işleri ile hizmet alımları kapsamında mevzuatta yer alan sınırlamalara tabi olmaksızın taşıt edinilmiş ve bu taşıtlar "kamudaki taşıt giderlerinin asgari seviyeye indirilmesi ve kaynakların savurganlığa yol açılmadan, bütçe olanaklarıyla uyumlu bir biçimde kullanımının sağlanması" amacına uygun olmayan şekilde kullanılmıştır.

31.05.2017 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen sodyum hipoklorit (sıvı klor) alımı ihalesine ilişkin olarak açılan davada, "idareye ayrıca 7 adet 4x4 arazi aracı tahsis edilmesine ilişkin hükümlerin hukuka aykırı olduğu" gerekçesiyle, davacı tarafın iddiaları yerinde bulunarak bahse konu ihalenin iptaline karar (Ankara 17. İdare Mahkemesi 27.11.2017 tarihli 2017/2356 E. 2017/3313 K. sayılı kararı) verilmiştir.

MUSKİ tarafından Yerel Mahkeme kararına karşı temyiz kanun yoluna başvurulmuş ve Danıştay 13. Daire tarafından 14.05.2018 tarihli ve 2018/951 E. 2018/1696 K. sayılı kararı ile Yerel Mahkeme kararının onanmıştır.

Bu kararda, " 4734 Sayılı Kamu İhale Kanunu’na göre, aralarında kabul edilebilir doğal bir bağlantı olmadığı sürece mal alımı, hizmet alımı ve yapım işlerinin bir arada ihale edilmesinin hukuken mümkün olmadığı" vurgulanmaktadır.

Bahse konu kararın gerekçesinde;


" ... idarenin kullanımına bırakılacağı belirtilen 7 adet aracın, ihale konusu hizmetin asli sorumlusu olan idarenin yürütmekle yükümlü olduğu asli hizmetlerden olan denetim ve


takip işlerinden olup, idarenin kendi personeli ve araçları ile bu hizmeti yerine getirmesi gerektiği, dağıtımı ve teslimatı yükleniciye ait olan sıvı klor alımı işi niteliği itibariyle idarenin yürütmekle yükümlü olduğu asli hizmetlerden olan denetim ve takip işlerinde kullanılacak araçların temini işi arasında doğal bir bağlantı olmadığından iddianın hukuki bulunduğu ...’ şeklinde hüküm kurularak Yerel Mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Kamu idaresinin cevabında, taşıtların denetim amacıyla kullanıldığı savunuluyorsa da, proje hazırlama hizmetinin denetimi için 4x4 şoförlü SUV arazi aracının bir yıl boyunca yaklaşık 100.000 kilometre yol gitmesinin hukuki ve teknik açıdan geçerliliği bulunmamaktadır. İdare yapım işleri ile mal ve hizmet alımları kapsamında edindiği taşıtları, Cumartesi-Pazar ve resmi tatil günleri dahil hiçbir sınırlamaya tabi olmaksızın her türlü işte kullanılmaktadır.

Kamu idaresinin cevabında, tahsis edilen taşıtların kimler tarafından, hangi tarihlerde, hangi yerlerde, hangi işler için kullanıldığı, kaç kilometre yol gittikleri ve araç şöferlerinin ne kadar mesai yaptığına ilişkin hiçbir belge de sunulmamıştır.

Yapım işleri ile mal ve hizmet alımı ihalelerinin saydamlık, rekabet, eşit muamele, güvenirlik, gizlilik, kamuoyu denetimi, ihtiyaçların uygun şartlarla ve zamanında karşılanması ve kaynakların verimli kullanılması ilkeleri çerçevesinde gerçekleştirilmesi zorunludur.

İdarenin taşıt ihtiyaçları için ise, mevzuatta belirlenen ilkeler ve kamudaki taşıt giderlerini asgari seviyeye indirmeyi amaçlayan sınırlamalara uyularak yapım işleri ile mal ve hizmet alımlarından ayrı olarak ihale yapılması gerekmektedir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?