Karar Künyesi
Belediyenin emlak vergisi tarh ve tahakkuk işlemlerinde mevzuata aykırı uygulamalar bulunmaktadır.
1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu’nun “Mevzu’’ başlıklı 1’inci maddesinde, Türkiye
sınırları içinde bulunan binaların bu Kanun hükümlerine göre Bina Vergisine tabi olacağı; “Mükellef’’ başlıklı 3’üncü maddesinde, Bina Vergisini, binanın maliki, varsa intifa hakkı sahibi, her ikisi de yoksa binaya malik gibi tasarruf edenlerin ödeyeceği; “Matrah’’ başlıklı 7’nci maddesinde, Bina Vergisinin matrahının, binanın bu kanun hükümlerine göre tesbit olunan vergi değeri olduğu; Nispet başlıklı 8’inci maddesinde, yeni inşa edilen bina veya binaların vergisinin, arsasının (veya arsa payının) vergisinden az olamayacağı; Bildirim verme ve süresi başlıklı 23’üncü maddesinde vergi değerini tadil eden nedenlerin bulunması emlâk vergisi bildirimi verilmesinin zorunlu olduğu; Bildirim verilmemesi halinde yapılacak işlemler başlıklı 32’nci maddesinde de bildirimin süresinde verilmemesi halinde, verginin idarece tarh edileceği belirtilmiştir.
Mevzuat hükümlerinden de anlaşılacağı üzere binalar bina vergisine tabidir ve bu binaların vergi değerini tadil eden sebeplerin bulunması halinde (yeni bina inşa edilmesi, malikinin el değiştirmesi, binada değişiklikler yapılması vb.) bina maliki bu durumu Kanunda belirtilen süre içerisinde Belediyeye bildirmek durumundadır. Belirtilen süre içinde bildirimde bulunulmaması halinde vergi Belediye tarafından tarh edilmelidir. 1319 sayılı Kanun her ne kadar maliklere bildirim yükümlülüğü getirse de bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde Belediyenin resen tarhiyat görevi vardır zira binanın vergi değerini tadil eden sebeplerin tamamından Belediye haberdardır.
Ortahisar Belediyesi sınırları içerisinde su aboneliği bulunan ancak yapı kullanma belgesi bulunmayan binaların ada parsel bilgileri TİSKİ’den temin edilerek bu yerlerin emlak vergisi beyannamelerinin mevzuata uygunluğu araştırılmıştır. Toplam 4.716 su aboneliğinin olduğu söz konusu listedeki yerler için, İmar ve Şehircilik Müdürlüğü biriminden bu ada parsel üzerinde fiilen kaç adet bağımsız bölüm olduğu bilgisi ve Gelir biriminden bu ada parsel üzerindeki mükelleflerin vergi matrahlarının detaylarına ilişkin bilgiler alınmıştır. Yapılan çalışmalarda tespit edilen hususlar aşağıdaki gibidir;
A- Emlak vergisi mükellefi olması gereken bazı binalar için emlak vergisi mükellefiyeti tesis ettirilmemiştir. (Örneğin …. Mahallesi 111 ada 6 parsel, …… Mahallesi 167 ada 54 parsel, …… Mahallesi 419 ada 10 parsel, 355 ada 1 parsel, 356 ada 9 parsel,
428 ada 12 parsel, 451 ada 1 parsel, 175 ada 12 parsel, …… Mahallesi 2292 ada 682
parsel, 2971 ada 9 parsel, ………. Mahallesi 198 ada 12 parsel, Mahallesi
1310 ada 11 parsel, 1080 ada 5 parsel vb. )
B- Binaların bazı bağımsız bölümlerine arsa payı üzerinden mükellefiyet tesis
ettirilmiştir. (Örneğin … Mahallesi 419 ada 10 parsel, 132 ada 7 parsel, ……
Mahallesi 2922 ada 1313 parsel, ….. Mahallesi 1080 ada 5 parsel, ……. Mahallesi
1318 ada 9 parsel, 1153 ada 25 parsel, …… Mahallesi 132 ada 105 parsel, 132 ada
112 parsel vb….)
C- Son yıllarda Trabzon’da artan Arap turizmine paralel olarak yabancılara yapılan mülk satışlarında ciddi artışlar yaşanmaktadır. Ancak yabancıların almış oldukları bazı mülklere emlak vergisi bildiriminde bulunulmadığı gibi süresi içinde bildirimde bulunulmayan mülkler için Belediye tarafından resen tarhiyat yapılarak mükellefiyet tesis ettirilmiştir. (Örneğin … Mahallesi 407 ada 1 parsel, 356 ada 9
parsel, 407 ada 871 parsel, 440 ada 3 parsel, 352 ada 1 parsel, 439 ada 9 parsel, ….
Mahallesi 2010 ada 14 parsel, …. Mahallesi 208 ada 4 parsel, …. Mahallesi 208 ada
4 parsel, 174 ada 6 parsel vb…)
2010 sonrası yapılan yeni binalar seçilerek yapılan inceleme sonucunda, aynı binada bulunan aynı nitelikteki bağımsız bölümlere farklı sınıflardan mükellefiyet tesis ettirildiği görülmüştür. Emlak Vergisi Kanunu’na istinaden 15.3.1972 tarih ve 14129 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Emlak Vergine Matrah Olacak Vergi Değerlerinin Takdirine İlişkin Tüzük’ün 7’nci maddesinde, Binaların vergi değerinin; kullanılış tarzı, inşaatın nevi ve sınıfına göre takdir olunacağı; 10’uncu maddesinde, Binaların lüks, birinci sınıf, ikinci sınıf, üçüncü sınıf ve basit inşaat olarak beş sınıfa ayrıldığı; Bu sınıflamanın, binanın yapılış tarzı, işçiliği, çeşitli kısımlarında kullanılan malzemenin cinsi, kalitesi ve benzeri hususlar nazara alınarak yapılacağı ve İnşaat sınıflarının tayinine esas alınacak niteliklerin Maliye Bakanlığınca tespit ve ilan edileceği belirtilmiştir. Tüzük’ün 10’uncu maddesine istinaden Maliye Bakanlığınca 15.12.1982 tarih ve 17899 sayılı Resmi Gazete’de Bina İnşaat Sınıflarının Tespitine Dair Cetvel yayımlanmıştır. Emlak vergisi matrahının hesaplanmasında son derece önemli bir unsur olan bina inşaat sınıflarının belirtilen mevzuat hükümlerine uygun olarak tespit edilmesi gerekmektedir. Ancak örnek seçilen bazı mahallelerdeki 2010 yılı sonrasında yapılan binalarda, aynı binada bulunan aynı nitelikteki bağımsız bölümlere farklı sınıflar üzerinden mükellefiyet tesis ettirilmiştir (Örneğin … Mahallesi 183 ada 7 parsel, ... Mahallesi 154 ada 1 parsel, 180
ada 10 parsel, 156 ada 6 parsel, 132 ada 112 parsel vb…).
Kamu idaresi cevabında; "Emlak vergisi tarh ve tahakkuk işlemlerinde eksik ve hatalı uygulamalardan kaynaklanan hataların düzeltilmesi işlemi ile ilgili 457 adet sınıf farkı ve 741 adet TİSKİ'den alınmış olan bilgilerle ilgili olarak, sınıf farklarından 275 adedine tahakkuk
yapılmış olup; tahsiline başlanmıştır. Geri kalanların tahakkuk işlemleri devam etmektedir." denilmektedir.
Sonuç olarak Belediye emlak vergisi tahakkuk ve tahsilatına ilişkin eksik ve hatalı işlemleri düzeltmeye başlamıştır. TİSKİ verilerinden yola çıkarak örnekleme yöntemiyle incelediğimiz belediyenin emlak vergi sisteminin; mükellef sayısının olması gerekenden az sayıda olması, bazı binaların arsa üzerinden vergilendirilmesi, benzer nitelikteki bağımsız bölümler için farklı sınıflardan mükellefiyet tesisi ettirilmesi, zamanında bildirim yapmayanlar için bir takip sisteminin olmaması gibi aksayan birçok yönünün olduğu anlaşılmaktadır. Belediyenin önemli öz kaynaklarından biri olan emlak vergisinin, oluşturacak güçlü bir bilgi sistemi altyapısıyla etkin bir şekilde yönetilmesi gerekmektedir.